12. Ceza Dairesi 2020/10864 E. , 2021/5111 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık, 3621 sayılı Kanuna muhalefet
Hüküm : 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan; beraat
3621 sayılı Kanuna aykırılık suçundan; zamanaşımı nedeniyle düşme
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine, 3621 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanık hakkında açılan davanın zamanaşımı nedeniyle düşmesine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Katılan vekilinin, 3621 sayılı Kanuna aykırılık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde:
5326 sayılı Kabahatler Kanununun 29. maddesi uyarınca idari yaptırım kararlarına karşı Ceza Muhakemesi Kanununa göre itiraz edilmesi mümkün olup, kararın temyizi kabil olmadığından bu karara yönelen temyiz istemi itiraz mahiyetinde kabul edilerek gereği mahallinde değerlendirilmek üzere incelenmeksizin mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
2- Katılan vekilinin, 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince:
Muğla Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 18/09/2008 tarih ve 4305 sayılı kararı ile 1. derece doğal sit alanında ve aynı zamanda kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan 102 ada 41 nolu parselde sanık ... tarafından iskele yapıldığı ve daha önceden 83,95 metrekare olan ahşap iskelenin toplam 99 metrekareye çıkarıldığı iddiasıyla sanık hakkında dava açıldığı, Muğla ... Tabiat Varlıklarını Koruma 2. Şube Müdürlüğüne sunulan 07/05/2015 tarihli raporda, 01/01/1991 tarihinden 02/05/2013 tarihine kadar işgal nedeniyle ecrimisil ödendiğinin belirtildiği, sanığın aşamalardaki savunmalarında, davaya konu iskelenin 2001 yılında babası tarafından yapıdığını beyan ettiği, dosya kapsamında mevcut 26/06/2015 havale tarihli bilirkişi raporunda, 24 yıllık sürede iskeleye bir takım ilaveler yapılarak büyütüldüğünün tespit edildiği, bu itibarla suç tarihinin 1991 yılı olduğunun kabulünde zorunluluk bulunduğu anlaşılmakla,
Sanığa isnat edilen ve daha ağır bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan eylem 2863 sayılı Kanunun 65. maddesinde yaptırıma bağlanmış olup, anılan suç 5237 sayılı TCK’nın 7/2. maddesi yollamasıyla lehe neticeler doğuran (mülga) 765 sayılı TCK"nın 102/4. maddesi uyarınca 5 yıllık zamanaşımına tabidir. Dava zamanaşımını kesen nedenlerin varlığı halinde süre yeniden işlemekte ise de, bu süre 104/2. maddesi uyarınca en fazla yarı oranında uzayacağından, suç tarihi olan 1991 yılından itibaren 765 sayılı TCK’nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık zamanaşımı inceleme tarihinden önce gerçekleşmiş ve 5271 sayılı CMK"nın 223/9. maddesindeki şartların da oluşmadığı anlaşılmakla, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olup, hükmün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 765 sayılı TCK’nın 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince kamu davasının isteme aykırı olarak DÜŞMESİNE; 22/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.