Esas No: 2005/18-657
Karar No: 2005/623
Karar Tarihi: 16.11.2005
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2005/18-657 Esas 2005/623 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi |
: |
Pozantı Asliye Hukuk Mahkemesi |
Günü |
: |
14.2.2005 |
Sayısı |
: |
2004/2020-21 |
|
|
|
|
|
|
Taraflar arasındaki “kamulaştırma bedelinin artırılması” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Pozantı Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 22.9.2002 gün ve 2002/361-1702 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 18.Hukuk Dairesinin 8.3.2004 gün ve 367-1780 sayılı ilamı ile,
(...Dava, kamulaştırma bedelinin artırılması istemine ilişkindir.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 24.6.1994 gün ve 1993/3-1994/2 sayılı kararı uyarınca kamulaştırma üzerine ferağ verilmiş taşınmazlarda,Kamulaştırma Yasasının 14.maddesindeki kamulaştırma bedelinin artırılması davası açılması için kabul edilen 30 günlük hak düşürücü süre, daha önce kamulaştırma işlemiyle ilgili olarak yasaya uygun bir bildirim yapılmamış olması durumunda tapuda bu devir (ferağ) işleminin yapıldığı tarihte başlar.
Dosyaya getirtilen dava konusu taşınmaza ilişkin tapu kaydı, resmi senet (akit tablosu) ve ilgili Tapu Sicil Müdürlüğünün 6.11.2002 gün 2248 ve 15.11.2002 gün 2333 sayılı yazıları içeriğinden taşınmazın tapu kayıt maliki ile kamulaştırmayı yapan idare arasında 23.10.2000 gün ve 1772 yevmiye sayılı resmi senedin düzenlenip buna göre taşınmazın ferağının belirtilen tarihte verildiği, ancak bu sözleşme uyarınca yapılan devir (ferağ) işleminin tapu siciline aynı gün değil daha sonra (1.11.2000 tarihinde) işlendiği anlaşılmaktadır.
Saptanan bu duruma göre taraflarca tapu memuru huzurunda devir işleminin yapıldığı (resmi senedin düzenlendiği) 23.10.2000 tarihinde taşınmazın ferağının verildiğinin kabulü ile davanın süresinde açılıp açılmadığının bu tarihe göre belirlenmesi gerekirken tapu idaresinin devir işlemini gecikmeli olarak tapuya siciline işlediği tarihin esas alınması doğru değildir.
Yukarıda açıklanan nedenler gözönünde bulundurularak ferağ gününden itibaren 30 günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı saptanan davanın süre yönünden reddine karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan yazılı gerekçeyle işin esası hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir...)
Gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN: Davalı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre,Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken,önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ:Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile,direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429. Maddesi gereğince BOZULMASINA,istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 16.11.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.