Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/627 Esas 2015/2522 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/627
Karar No: 2015/2522
Karar Tarihi: 25.06.2015

Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/627 Esas 2015/2522 Karar Sayılı İlamı

20. Ceza Dairesi         2015/627 E.  ,  2015/2522 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi(CMK 250. maddesi ile görevli)
    Suç :Uyuşturucu madde ticareti yapma
    Hükümler :Beraat-sanık ...

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
    1-Sanık ... müdafiine 08.02.2007 tarihinde tefhim edilen hükmün, 1412 sayılı CMUK"nın 310/1. maddesinde öngörülen bir haftalık süreden sonra 29.03.2007 tarihinde temyiz edildiği anlaşıldığından, sanık müdafinin temyiz isteğinin CMUK’nın 317. maddesi gereğince reddine, karar verilerek ... hakkında Cumhuriyet savcısının temyizine hasren yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenin dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Hükmolunan adli para cezasının, 5083 sayılı Kanun"un 1. maddesi ile hükümden sonra 01.01.2009 tarihinde yürürlüğe giren Bakanlar Kurulu"nun 04.04.2007 tarih ve 2007/11963 sayılı kararının 1. maddesi uyarınca Türk Lirası (TL) olarak belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA; ancak bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; YTL olarak hükmolunan adli para cezasının TL"ye dönüştürülmesi suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    2-... hakkında kurulan beraat hükmüne yönelik Cumhuriyet savcısının temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığına ilişkin vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından; Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
    3-Sanıklar ..., ... ve ... haklarında kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenin dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Hükmolunan adli para cezalarının 5083 sayılı Kanun"un 1. maddesi ile hükümden sonra 01.01.2009 tarihinde yürürlüğe giren Bakanlar Kurulu"nun 04.04.2007 tarih ve 2007/11963 sayılı kararının 1. maddesi uyarınca Türk Lirası (TL) olarak belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısının ve sanıklar Kazım ve Mustafa müdafileri ile sanık Enver"in temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükümlerin BOZULMASINA; ancak bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; YTL olarak hükmolunan adli para cezalarının TL"ye dönüştürülmesi suretiyle, hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    4- ... hakkında kurulan hükme yönelik Cumhuriyet Savcısı ve sanık müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Sanık ..."in hükümden sonra UYAP sistemi üzerinden MERNİS"ten alınarak dosyasına konulan nüfus kayıt örneğinde; sanığın 01.01.2015 tarihinde öldüğünün anlaşılması karşısında, sanığın ölüp ölmediğinin Mahkemece araştırılarak, ölmüş olduğunun tespiti halinde hakkındaki kamu davasının 5237 sayılı TCK’nın 64/1. maddesi uyarınca düşmesine karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş Cumhuriyet savcısı ve sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
    5-Sanık ... ve ... hakkında kurulan hükümlere yönelik Cumhuriyet savcısı ve sanıklar müdafilerinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilen dışındaki yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    a-Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, sanık ..."in diğer sanıklar ile birlikte uyuşturucu madde nakletme fiilini işlediğinin anlaşılması karşısında, sanığın TCK"nın 37. maddesi gereğince "fiili birlikte gerçekleştiren kişiler" konumunda olduğu gözetilmeden, hakkında TCK"nın 39. maddesinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini,
    b-Sanık ..."nin diğer sanıklar yakalandıktan ve haklarında dava açıldıktan yaklaşık iki ay sonra yakalandığı ve savunmasının mahkemece alındığı, sanığın beyanının suçun ortaya çıkmasına hizmet ve yardım niteliğinde sayılamayacağı, ayrıca diğer sanıkların beyanı ile de sanığın suça katıldığının anlaşılması karşısında, hakkında TCK"nın 192/3. maddesinde öngörülen etkin pişmanlık hükmünün uygulanamayacağının gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, Cumhuriyet savcısı ve sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 25.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara