Esas No: 2005/15-132
Karar No: 2005/203
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2005/15-132 Esas 2005/203 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : Ankara Asliye 24.Hukuk Mahkemesi
Günü : 06.07.2004
Sayısı : 2004/137 E- 233 K.
Taraflar arasındaki “alacak” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara Asliye 24.Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 20.02.2002 gün ve 2000/468-2002/100 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 15.Hukuk Dairesinin 07.11.2003 gün ve 2003/5653-5314 sayılı ilamı ile;
(...Dava, Atatürk Barajının Korunması projesiyle ilgili protokolün feshi nedeniyle açılmış alacak istemine ilişkin olup, mahkemece mükerrer açıldığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.
Taraflar arasında Ankara 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2000/470 esas sayılı dosyasında devam eden dava, Van Gölü Havza Koruma Planı projesiyle ilgilidir. Her iki davanın konusu ayrı olmakla mükerrer dava bulunduğundan söz edilemez. Kaldı ki, davalı cevap dilekçesinde derdestlik itirazında da bulunmamıştır.
Davanın başka bir mahkemede görülmekte olduğu itirazı, ilk itirazlardan olup, dava dilekçesinin tebliğinden başlayarak 10 gün içinde bildirilmek gerekir. Bu süre hakim tarafından doğrudan doğruya gözetilir. Bunun yanında ayrıca her iki davanın konusunun da aynı olması gerekir (HUMK. 187/4 ve 194. maddeleri) . Yukarıda açıklandığı üzere somut olayda bu koşulların oluşmadığı anlaşıldığından davanın mükerrer açıldığından bahisle reddi doğru olmamıştır. 0 halde mahkemece yapılacak iş, uyuşmazlığın esası incelenerek diğer davayla bu davada mükerrer talepler var ise bunlar dikkate alınarak hükme varılmalıdır.
Kabule göre de, davanın HUMK. 194. maddesi hükmünce açılmamış sayılması yerine reddine dair hüküm kurulması da usule aykırı olmuştur...)
Gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN :Davacı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
S O N U Ç : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine 30.03.2005 gününde, oybirliği ile karar verildi.