Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2006/6-717 Esas 2006/758 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2006/6-717
Karar No: 2006/758
Karar Tarihi: 29.11.2006

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2006/6-717 Esas 2006/758 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2006/6-717 E.  ,  2006/758 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Elmadağ Sulh Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 27/07/2006
    NUMARASI : 2006/230 E- 288 K.

    Taraflar arasındaki “Paydaşlığın giderilmesi” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Elmadağ Sulh Hukuk Mahkemesi’nce davanın kabulüne dair verilen 29/12/2005 gün ve 164-513 sayılı kararın incelenmesi davacı tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 6.Hukuk Dairesi’nin 16/05/2006 gün ve 2006/3334-2006/5441 sayılı ilamıyla; (...Uyuşmazlık borçlu ortakların borcu nedeniyle alacaklı tarafından yapılan icra takibi sonucu alınan yetki belgesine dayanılarak ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmiş, hüküm davalı borçlu K. H. K..K..ile davalılar M.., H., A.., A.. K..ve V.. D..vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Borçlu ortağın alacaklısı İcra Hakimliğinden İ.İ.K.nun 121.maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. Bunun için icra hakiminden yetki belgesi alması zorunludur. İcra hakiminden yetki belgesi almadan doğrudan doğruya veya yetkisi olmayan İcra Müdürünün verdiği yetki belgesine dayanılarak dava açılması halinde dava hemen reddedilmeyip, icra hakiminden yetki belgesi almak üzere önel verilmelidir.
    Bu şekilde açılacak davada borçlu ortak dahil tüm ortakların davaya dahil edilmeleri zorunludur.
    Borçlu ortağın alacaklısı tarafından açılan davada birden fazla taşınmaz dava konusu edilmiş ise icra takibine konu borç miktarına göre dava tarihi itibariyle taşınmazlardan borçlu ortağın payına düşecek değerin tespit edilerek borca yetecek miktarda taşınmazın ortaklığının giderilmesine karar verilmesi, fazlaya ilişkin istemin reddedilmesi gerekir.
    Olayımıza gelince; uyuşmazlığın niteliği itibariyle mahkemece borca yetecek miktardaki taşınmazda ortaklığın giderilmesine karar vermek gerekirken keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporundan anlaşıldığı üzere satışına karar verilen taşınmazların değeri çok fazla olduğundan mahkemece bu husus gözardı edilerek dava konusu tüm taşınmazların satışına karar verilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
    TEMYİZ EDEN : Davalılar M..K.., H..K.., A.. A.., A.. K.., V.. D.., A.. K.., A..K..ve A.. K..vekili
    HUKUK GENEL KURULU KARARI
    Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek, dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    1)Davalı A..K..vekili Av.H.. G.., 27.07.2006 gün ve E: 2006/230 K: 2006/288 sayılı direnme kararını 04.09.2006 harç tarihli dilekçesi ile temyiz etmiş ise de; direnme kararının adı geçen davalıya 22.08.2006 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.
    1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 437/1. maddesinde; “Sulh Mahkemesi kararlarına karşı temyiz süresi sekiz gündür. Bu süre, ilamın usulen taraflardan her birine tebliği ile işlemeye başlar.” Hükmü öngörülmüştür.
    Bu durumda temyiz dilekçesinin, HUMK nun 437/1. maddesi uyarınca sekiz günlük temyiz süresinden sonra verildiği anlaşılmakla, davalı Atıl Kayar vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    2)Yerel Mahkemece verilen 27.07.2006 gün ve E: 2006/230 K: 2006/288 sayılı direnme kararı, davalılar M.. K.., H.. K.., A.. A.., A.. K.. ve Va..D..vekili Av.H..G..’e 24.08.2006 tarihinde tebliğ edilmiş; adı geçen davalılar vekilince, 04.09.2006 tarihinde direnme kararını temyiz talebinde bulunulmuştur.
    Mahkemenin, “davalılar vekilinin temyiz isteminin süre yönünden reddine” dair verdiği 04.09.2006 tarihli ek karar, anılan davalılar vekili tarafından temyiz edilmektedir.
    1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 437/1.maddesi uyarınca Sulh Mahkemesi kararlarına karşı temyiz süresi sekiz gün olup; bu süre, ilamın usulen taraflardan her birine tebliği ile işlemeye başlar.
    Gerçekten; davalılar M.. K.., H..K.., A.. A.., A...K. ve V.. D..vekilince temyiz dilekçesinin, direnme hükmünün tebliğ edildiği 24.08.2006 tarihinden itibaren sekiz günlük temyiz süresi geçirildikten sonra, 04.09.2006 tarihinde verildiği anlaşılmaktadır.
    O halde; Yerel Mahkemece, anılan davalılar yönünden temyiz isteminin süre nedeniyle reddine dair verilen 04.09.2006 tarihli ek kararı usul ve yasaya uygun olup, onanmalıdır.
    3) Davalılar A.. K..ve A.. K.. vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
    Dava, paydaşlığın giderilmesi istemine ilişkindir.
    Mahkemenin, “davanın kabulü ile, dava konusu edilen tüm taşınmazlardaki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine” dair verdiği karar; Özel Daire’ce, “borca yetecek miktardaki taşınmazda ortaklığın giderilmesine karar verilmesi gereğine” işaretle, esasa ilişkin nedenle bozulmuş, Yerel Mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
    Hukuk Genel Kurulundaki görüşme sırasında, dava konusu taşınmazların tüm paydaş ve ortaklarının davada taraf olarak gösterilip gösterilmediği, bir başka ifadeyle taraf teşkilinin sağlanıp sağlanmadığı, ön sorun olarak incelenmiş ve şu sonuca varılmıştır:
    Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı ve elbirliği mülkiyet hükümlerine tabi taşınır ve taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasındaki hukuki ilişkiyi sona erdiren, birlikte mülkiyetten ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı ve taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
    Davanın bu özelliği ve Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 569/2.maddesi gereğince tüm paydaşların (ortakların), davada taraf olmaları zorunludur.
    Somut olayda, birden fazla taşınmazda ortaklığın giderilmesi talep edilmiş olup; dava konusu edilen ve satışına karar verilen taşınmazlardan, Elmadağ Hasanoğlan köyü 119 ada 1 parsel sayılı taşınmazda 600/815 pay maliki Memduh Erdemir, davada taraf olarak gösterilmemiştir.
    Bu itibarla Yerel Mahkemece; 119 ada 1 parsel sayılı taşınmazda paydaş Memduh Erdemir’in davaya dahil edilerek, taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken; esasa ilişkin olarak verilen önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
    S O N U Ç : 1-Yukarıda (1) numaralı bentte yazılı nedenle davalı A..K.. vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE,
    2-Yukarıda (2) numaralı bentte yazılı nedenle; davalılar M.. K.., H.. K..., A.. A.., A.. K.. ve V. D..in temyiz isteminin süre nedeniyle reddine dair verilen 04.09.2006 tarihli ek kararın ONANMASINA, gerekli temyiz ilam harcı peşin alınmış olduğundan başkaca harç alınmasına mahal olmadığına,
    3-Davalılar A.K. ve A. K.’ın temyiz itirazlarının kabulü ile, yukarıda (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerden dolayı direnme kararının H.U.M.K.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA; bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcın iadesine, 29.11.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Hemen Ara