Esas No: 2006/19-650
Karar No: 2006/615
Karar Tarihi: 4.10.2006
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2006/19-650 Esas 2006/615 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir 5.Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİH :22.9.2005
NUMARASI :2005/421-534
Taraflar arasındaki davadan dolayı, bozma üzerine direnme yoluyla; İzmir Asliye 5.Ticaret Mahkemesinden verilen 22.9.2005 gün ve 2005/421-534 sayılı kararın bozulmasını kapsayan ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"ndan çıkan 19.4.2006 gün, 2006/19-165 Esas, 2006/213 Karar sayılı ilamın, karar düzeltilmesi yoluyla incelenmesi davalı vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla; Hukuk Genel Kurulu"nca dilekçe, düzeltilmesi istenen ilam ve dosyadaki ilgili bütün kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Düzeltilmesi istenen Hukuk Genel Kurul ilamında gösterilen gerektirici nedenlere göre, HUMK.nun 440.maddesinde yazılı sebeplerden hiç birisine dayanmayan ve yerinde olmayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE, 3506 sayılı Yasa"nın 4.maddesinin b-1 fıkrası hükmüne göre takdiren (137.25) YTL para cezasının ve (25.10) YTL harcın düzeltme isteyenden alınmasına, 4.10.2006 gününde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY
Uyuşmazlık, davacı şirket adına bonolar düzenleyip imzalayan dava dışı S.. T..’ın ticari vekil mi yoksa ticari mümessil mi olduğu noktasında toplanmaktadır.
Bilindiği gibi, BK.nun 453/2.maddesi uyarınca ticari vekil , açık yetki verilmedikçe kambiyo taahhütlerinde bulunamayacağı halde aynı yasanın 450/1.maddesine göre ticari mümessil iyiniyetli üçüncü kişilere karşı müessese sahibi hesabına kambiyo taahhütlerinde bulunmak yetkisini haiz sayılır.
Somut olayda davacı şirket tarafından dava dışı S.. T..’a İzmir ...Noterliğince düzenlenen 11.2.2002 tarih 2915 yevmiye sayılı vekaletname ile sadece ihalelere yönelik işlemler konusunda değil, vekaletnamenin 2.paragrafında da belirtildiği gibi “Şirketin imal ederek satışını yapmış bulunduğu ve ileride satışını yapacak olduğu mallar ile ilgili dilediği özel ve tüzel kişiler, şirketler, resmi kurum ile kuruluşlar, protokoller yapmaya, şartlarını tayin ve tespite ek ve düzeltmeler yapmaya; dilerse sözleşmeleri feshetmeye, fesihnameleri imzalamaya, taahhütlerde bulunmaya, sözleşmeye mukabili satılacak olan malları nakil ettirmeye, satış ve nakil yapılmış ve yapılacak olan mallar ile ilgili olarak doğmuş belgeli ve belgesiz her türlü alacakları tahsil etmeye, ahzu kabza, sulh ve ibraya, imzalanması gereken evrak ve talepleri imzalamaya, ibra vermeye, icabında çek kabul etmeye, çekleri ilgili bankalardan tahsil etmeye vs. gibi işlemler için” şirketi temsil konusunda açık ve kapsamlı yetki verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, anılan vekaletname kapsamı gözetildiğinde bonoları düzenleyen S..T..’ın davacı şirketin ticari mümessili olduğunun ve BK.nun 450/1. maddesi uyarınca kambiyo senedi düzenleme yetkisi bulunduğunun kabulü gerekir.
Nitekim Yüksek Hukuk Genel Kurulunun 30.01.1980 tarih ve 1979/12-1692 Esas 1980/170 sayılı kararında belirtildiği üzere “Borçlar Kanununun 449.maddesine göre ticari mümessil, bir ticarethane veya fabrika veya ticari şekilde işletilen diğer bir müessese sahibi tarafından işlerini idare ve müessesesinin imzasını kullanarak bilvekale imza vazetmek üzere sarih veya zımni kendisini mezuniyet verilen kimsedir. Aynı Kanunun 450/1 maddesinde ticari mümessilin hüsnüniyetli üçüncü şahıslara karşı müessese sahibi hesabına kambiyo taahhüdünde bulunmak ve onun namına müessesenin gayesine dahil olan bilumum tasarrufları yapmak selahiyetine haiz sayıldığı belirtilmiştir. Yasada ticari mümessilin iyiniyetli üçüncü kişilere karşı kambiyo taahhütlerinde bulunacağından söz edilmesinin nedeni ticari senetlerin niteliklerinden doğmaktadır. Ticari senetlerin ticari işletme ile olan ilgisi iyi niyetli üçüncü kişilerce kolaylıkla anlaşılamayacağından ticari mümessilin imzaladığı senetlerin iyiniyetli üçüncü kişiler bakımından işletmeyi bağlayacağı” öngörülmüştür.
Davalı alacaklının kötüniyetli olduğu da iddia ve ispat edilememiştir.
Açıklanan nedenle davacı şirket adına bono düzenleyen, imzalayan dava dışı S..T..’ın ticari mümessil olduğunun kabulü gerektiği düşüncesiyle bunun aksine oluşan sayın çoğunluğun görüşüne katılamıyoruz.
KARŞI OY YAZISI
Davaya konu 11.02.2002 tarihli vekaletnamede kambiyo senedi düzenleme yetkisi verilmemiştir. Vekaletname kapsamına göre bonoyu düzenleyen Sıtkı Talas’ın davacı şirketin ticari mümessili olduğunun kabulü mümkün olmayıp BK’nun 453/2. maddesi hükmüne göre ticari vekildir. Ticari vekil özel bir yetki verilmediği halde, bir kimse nam ve hesabına kambiyo taahhüdünde bulunursa, bu senetden dolayı şahsen sorumlu olur. Yalnız, yetkisi bulunmadığı halde, bu kimsenin imzaladığı senet benimsenmişse o takdirde adına senet düzenlenen sorumlu olur. Yetkisi olmayanın imzaladığı senede icazet verilmişse adına senet düzenlenen sorumludur. Bu nedenlerle, davacı şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, dava konusu senetlerin davacının ticari defterlerinde borç hanesinde kayıtlı olup olmadığı, senetlerin davacı şirketçe benimsenip benimsenmediği, ticari vekil Sıtkı Talas’ın davaya konu senetlerin düzenlendiği tarihler ve yakın tarihlerde başka kambiyo senetleri de düzenleyip bu kombiyo senetlerinin de davacı şirketçe benimsenip benimsenmediği araştırılmalıdır. Nitekim Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin emsal kararları da aynı yöndedir. (Y.11 HD,23.03.1990 tarih 94-1337 s. Ve 19.12.1985 tarih 6563-777 s.) Davalı, S.. T..’ın geniş yetkili temsilci olduğunu, dava konusu senetlerin, dava dışı bir firma ile davacı arasında mutfak yapımına ilişkin alım ve montaj sözleşmesi işinin bedeli karşılığında tanzim edildiğini ve davalıya, alacağına karşılık senet lehdarınca ciro edildiğini savunarak davanın reddini istemekle, savunması kapsamında, yukarıda belirtilen araştırmaya yönelik bozma nedenleri de bulunduğundan mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılıp sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik inceleme sonucu verilen direnme kararının, belirtilen değişik gerekçeyle bozulması gerektiği düşüncesiyle karar düzeltme talebinin kabulü gerekir. Sayın çoğunluğun ret kararına bu gerekçelerle muhalifim.
.