Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2006/12-535 Esas 2006/600 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2006/12-535
Karar No: 2006/600
Karar Tarihi: 27.09.2006

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2006/12-535 Esas 2006/600 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2006/12-535 E.  ,  2006/600 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ     : Manisa İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ     : 09/05/2006
    NUMARASI     : 2006/141-185

     Taraflar arasındaki "şikayet" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Manisa İcra Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 4.10.2005 gün ve 199-451 sayılı kararın incelenmesi taraflar vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 26.12.2005 gün ve 23081 -26033 sayılı ilamı ile, (1 -Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE,
     2-Şikayetçiler vekillerinin sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
     Şikayetçiler vekillerinin İcra Mahkemesine başvuru dilekçelerinde haciz konulan taşınmazların müvekkillerine ait olduğu ve bu nedenlerle söz konusu taşınmazlara konulan hacizlerin kaldırılmasının talep edildiği görülmektedir. Adı geçenlerin açıklanan bu istemleri şikayet niteliğinde olup mahkemece ihtilafın şikayet prosedürü içerisinde sonuçlandırılması gerekirken, öne sürülen iddiaları istihkak davası olarak değerlendirilip yazılı şekilde sonuca gidilmesi ve vekalet suretinin ve karar harcının maktu olarak tayini yerine nisbi olarak hesaplanması isabetsizdir(HGK.nun 13.06.2001 tarih ve 2001/12-461 esas - 2001/516 karar sayılı kararı) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
     TEMYİZ EDEN: Davacılar vekilleri
      HUKUK GENEL KURULU KARARI
     Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
     İstek, haciz konulan taşınmazların şikayetçilere ait olduğu gerekçesiyle, söz konusu taşınmazlara konulan hacizlerin kaldırılmasına ilişkin olup, tanımlanan niteliğiyle icra müdürlüğü işlemini şikayete ilişkindir.
     I-Mahkemenin davanın reddine dair verdiği karar, yukarıda açıklanan nedenle Özel Dairece bozulmuş, birleşen 2005/229 Esas-244 Karar sayılı dosyada davacı vekili duruşmaya katılmamış ise de, birleşen diğer davalar ve ana dosyanın tarafları bozma kararına uyulmasını talep etmelerine karşın mahkemece, önceki kararda direnilmiştir.
     Uyuşmazlık, çekişmeli yargıda tarafların Özel Daire bozma kararına uyulmasını istemelerine karşın hakimin önceki kararda direnmesinin usulen mümkün olup olmadığı noktasındadır.
     Somut olayda, borçlu Yapı Kooperatifi tarafından kura yoluyla kendilerine tahsis edilen dairelerinin tapu kaydına, kooperatifin borçları nedeniyle konulan hacizlerin, bağımsız bölümlerin kendilerine kura ile tahsis edilmiş olduğu nedenle kaldırılması ile icra müdürlüğünce yapılan işlemin iptali istenmektedir. Uyuşmazlığın kamu düzeni ile ilgisi bulunmamaktadır.
     Bilindiği gibi çekişmeli yargıda H.U.M.K.nun 429.maddesi hükmüne göre, Yargıtay bozma kararı üzerine hakim, tarafları duruşmaya davet edip dinledikten sonra bozma ilamına uyulup uyulmayacağına karar verir. Görülüyor ki hakim, kural olarak Yargıtay bozma ilamına uymak yada bu karara karşı direnme kararı vermek konusunda tarafların istekleri ile bağlı olmayıp serbest takdir yetkisine sahiptir. Eş anlatımla, hakim bozma ilamına uymak zorunda olmayıp eski kararında direnebilir.
     Ne var ki, bozma nedenlerinin kamu düzenine ilişkin ve dolayısıyla hakimin kendiliğinden (resen) göz önünde bulundurması gereken nedenlerden olmaması halinde taraflar veya vekilleri, bozma kararına uyulmasını istemişlerse, artık mahkeme bozma ilamına uymak zorunda olup önceki kararda direnemez.
      Yargıtay"ın çekişmeli yargıda yerleşmiş ve ilkeleşmiş uygulaması da bu doğrultudadır.
     (Hukuk Genel Kurulu"nun 25.6.1997 gün E:1997/11-313 K:1997/569, 18.10.1989 gün 541-534 , 21.2.1990 gün 10-117, 19.2.1992 gün 635-82, 23.2.1994 gün 936-94, 27.1.1999 gün 26-4 sayılı kararları)
      Temyize konu uyuşmazlıkta, davacı E.. A.. vekili dışındaki taraf vekilleri 9.5.2006 tarihli  oturumda bozma ilamına uyulmasını istemişlerdir. Bozma sebebi ise kamu düzenine ilişkin değildir.
      Hal böyle olunca, birleşen 2005/229-244 sayılı dosya dışındaki davalar nedeniyle mahkemece bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi doğru değildir. Belirtilen dosyalar yönünden direnme kararı bu nedenle bozulmalıdır.
     II- Birleşen 2005/229-244 sayılı dosyada şikayetçi vekilinin direnme kararına uyulması
     yönünde bir beyanına rastlanmamış olması karşısında, sadece anılan şikayetçi yönünden yerel icra mahkemesince direnme kararı verilebilir.
     Anılan direnme kararının esastan incelenmesine gelince;
     Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara ve özellikle dilekçede tanımlanan uyuşmazlığın hukuki nitelikçe şikayete ilişkin olması, istihkak davası olarak ele alınarak sonuçlandırılmasının mümkün bulunmaması karşısında, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu"nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
     SONUÇ: Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının I ve II numaralı bentlerde gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, 27.09.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.
     

    Hemen Ara