Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/2009 Esas 2015/1353 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/2009
Karar No: 2015/1353
Karar Tarihi: 03.06.2015

Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/2009 Esas 2015/1353 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sulh Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanık uyuşturucu madde bulundurmak suçundan mahkum edildi. Ancak mahkeme kararı, uzman bir kurum veya kuruluşa bilirkişi incelemesi yaptırılmadan hazırlanan ziraat mühendisi raporuyla verildiği için, Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından bozuldu. Ayrıca, sanığın uyuşturucu kullanmış olması durumunda, hapis cezası verilmesi ya da tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine hükmedilmesi gibi seçenekler arasında, detaylı bir gerekçe belirtilmeden cezaya hükmedilmesi de hatalı olarak değerlendirildi. Kararda belirtilen kanun maddeleri ise şöyle:
- 5271 sayılı CMK'nın 63. maddesi
- 5237 sayılı TCK'nın 188. ve 191. maddeleri
- 5560 sayılı Yasa ile değişik 5237 sayılı TCK'nın 191. maddesi
- 28.06.2014 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun'un 68. ve 85. maddeleri
- 5320 sayılı Kanun'a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası
- CMK'nın 223. maddesinin 8. fıkrası.
20. Ceza Dairesi         2015/2009 E.  ,  2015/1353 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : Sulh Ceza Mahkemesi
    Suç :Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
    Hüküm :Mahkûmiyet


    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
    1- 5271 sayılı CMK"nın 63. maddesi uyarınca, suç konusu maddenin niteliği ile 5237 sayılı TCK"nın 188. maddesi kapsamında uyuşturucu veya uyarıcı madde olup olmadığı konusunda, uzman bir kurum veya kuruluşa bilirkişi incelemesi yaptırılmadan, ziraat mühendisi tarafından düzenlenen ve net miktarı da belirtilmeyen rapor ile yetinilerek hüküm kurulması,
    2- Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 21.05.2013 tarih ve 2013/280-250 sayılı, aynı tarih 2012/1536 esas, 2013/251 karar sayılı ve 01.10.2013 tarih ve 2013/444-402 sayılı kararında da belirtildiği üzere 5560 sayılı Yasa ile değişik 5237 sayılı TCK"nın 191. maddesinde, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmış olan sanık hakkında, birinci fıkraya göre doğrudan hapis cezası verilmesi veya birinci fıkraya göre cezaya hükmedilmeden ikinci fıkra gereğince sadece tedaviye ve denetimli serbestlik tedbirine hükmedilmesi ya da altıncı fıkranın yollaması uyarınca birinci fıkradaki ceza ile birlikte ikinci fıkradaki tedaviye ve denetimli serbestlik tedbirine hükmedilmesi öngörülmüş olup; bu üç seçenekten biri uygulanırken yasal gerekçe gösterilmesi, gerekçenin somut olgulara ve sanığın davranışlarına bağlı olarak değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, sanık hakkında gerekçesi belirtilmeden TCK"nın 191/1. maddesi uyarınca uygulama yapılması,
    3-Sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra;
    a)Sanık hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse, bu suç nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan sanık hakkında, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanun"un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına",
    b) Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine”
    Karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısı ve sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 03.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara