Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2021/457 Esas 2021/4974 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/457
Karar No: 2021/4974

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2021/457 Esas 2021/4974 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Tapu iptali ve tescil davası açılmıştır. Davacılar, kök mirasbırakanları adına tespit ve tescil edilen taşınmazın muvazalı olarak yapıldığını ileri sürerek tapu iptal ve tescile karar verilmesini istemişlerdir. Mahkeme davacıların iddiasının ispatlanamaması sebebiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak, davacıların dava değerini yanılgılı bir şekilde göstermeleri sebebiyle, düzenleyici Harçlar Kanunu'nun gerekliliklerine uyulmamıştır. Harçlar Kanunu uyarınca, dava değeri taşınmazın gerçek değerine göre belirlenir ve taşınmazın başında keşif yapılması gerekmektedir. Bu nedenle, karar, Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesi tarafından bozulmuştur. Harçlar Kanunu'nun ilgili maddeleri, 16. madde (gayrimenkulün dava değerinin belirlenmesi) ve 30. ile 32. maddeler (peşin karar ve ilam harcının tamamlanması için ödemelerin yapılması) olarak belirtilmektedir.
1. Hukuk Dairesi         2021/457 E.  ,  2021/4974 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine karar verilmiş, davacılar vekilinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesince 6100 sayılı HMK’nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan kesin olmak üzere reddine karar verilmiş, anılan kararın davacılar vekili tarafından temyizi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince 23.12.2020 tarihli ek karar ile verilen hükmün kesin nitelikte olduğu, temyiz kabiliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle temyiz isteğinin reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    -KARAR-
    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
    Davacılar, kök mirasbırakanları ..’ın ... ada ... parsel sayılı taşınmazını kadastro tespiti sırasında muvafakat beyanı ile davalı adına tespit ve tescil ettirdiğini, yapılan işlemin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla ve muvazaalı olarak yapıldığını ileri sürerek, tapu iptali ve tescile karar verilmesini istemişlerdir.
    Davalı, hak düşürücü sürenin geçtiğini, muvazaanın olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddianın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacılar vekilinin istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesince 6100 sayılı HMK’nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan kesin olmak üzere reddine karar verilmiş, anılan kararın davacılar vekili tarafından temyizi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince 23.12.2020 tarihli ek karar ile verilen hükmün kesin nitelikte olduğu, temyiz kabiliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle temyiz isteğinin reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davanın 10.000,00 TL değer gösterilmek suretiyle açıldığı, mahkemece 06.03.2018 tarihli oturumda davacılar vekiline çekişmeli taşınmazın değeri ile ilgili açıklamada bulunması için süre verildiği, davacılar vekilinin 07.03.2018 tarihli dilekçesi ile dava konusu taşınmazın değerinin 45.000,00-TL olduğunu beyan ettiği ve bu değer üzerinden de tamamlama harcını ikmal ettiği, bu haliyle çekişme konusu ... ada ... parsel sayılı taşınmazın değerinin keşfen saptanmadan sonuca gidildiği anlaşılmaktadır.
    Bilindiği üzere, 492 sayılı Harçlar Kanunu"nun 16. maddesi uyarınca, gayrimenkulün aynına taalluk eden davalarda dava değerinin gayrimenkulün değerine göre belirleneceği öngörülmüştür. Dava değerinin belirlenmesinde taşınmazın dava tarihindeki keşfen saptanacak gerçek değerinin esas alınacağı kuşkusuzdur.
    Aynı Yasanın 30. maddesi ise “Muhakeme sırasında tespit olunan değerin, dava dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğu anlaşılıyorsa, yalnız o celse için muhakemeye devam olunur, takip eden celseye kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmaz. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 409. maddesinde (HMK 150) gösterilen süre içinde dosyanın muameleye konulması noksan olan harcın ödenmesine bağlıdır.” şeklinde, 32. maddesi ise; “Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz. Ancak ilgilisi tarafından ödenmeyen harçları diğer taraf öderse işleme devam olunmakla beraber bu para muhakeme neticesinde ayrıca bir isteğe hacet kalmaksızın hükümde nazara alınır.” şeklinde düzenlenmiştir.
    Harçlar Kanununun uygulaması kamu düzenini ilgilendirmesi nedeniyle hakim tarafından re’sen gözetilmesi gereken bir husustur.
    Hal böyle olunca, taşınmaz başında keşif yapılarak Harçlar Kanunu 16. madde uyarınca taşınmazın dava tarihindeki değerinin belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
    Davacıların değinilen yön itibariyle yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 10.11.2020 tarihli asıl kararı ile ve 23.12.2020 tarihli ek kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda yazılı nedenlerden dolayı 6100 sayılı HMK’nın 371/1-a maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, dosyanın kararı veren ... 3.Asliye Hukuk Mahkemesine, kararın bir örneğinin ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesine gönderilmesine, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 30/09/2021 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara