Esas No: 2021/8393
Karar No: 2022/1236
Karar Tarihi: 07.02.2022
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2021/8393 Esas 2022/1236 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2021/8393 E. , 2022/1236 K.Özet:
Alacaklı tarafından yapılan ilamlı takipte, borçlu tarafından icra emrinin iptali talep edilmişti. İlk derece mahkemesi tarafından, takip talebinin düzeltilmesine karar verilmişti ancak Bölge Adliye Mahkemesi istinaf talebini esastan reddetmişti. Yapılan inceleme sonucunda, hükmün talep sonuçları ile bağlı olunacağı ve kabul edilmesi durumunda icra emrinin düzeltilmesi gerektiği yasal düzenlemelerine uygun olarak, kararın bozulması ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesi gerektiği kararlaştırılmıştır.
- İİK'nun 41 ve 16. maddeleri; borçlunun icra emrinin veya ilamlı icra takibinin iptali veya düzeltilmesi için icra mahkemesine şikayet yoluna başvurabileceğini belirtmektedir.
- HMK'nun 26. maddesi; hâkimin, talep sonuçlarıyla bağlı olduğunu ve duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebileceğini belirtmektedir.
- HMK'nun 297/2. maddesi; hükümün sonuç kısmında, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiğini belirtmektedir.
- İİK'nun 364/2. maddesi; eski hükümlerin öngördüğü işlemlerin yapılmaya devam edileceğini ve bu işlemlerde eski hükümlerin uygulanacağını belirtmektedir.
- HMK'nun 373/1. maddesi; kararın bozulması halinde, yeni bir karar verilene kadar eski kararın uygulanacağını belirtmektedir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından başlatılan ilamlı takipte, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; takibin dayanağı olan ilamda birleşen davadaki alacakların asıl davadaki alacaklarla tahsilde tekerrür olmamak üzere hükmedildiğini, buna rağmen her iki ilamdaki alacak kalemleri toplanarak takip yapılmasının ilama aykırı olduğunu ileri sürerek icra emrinin iptalini istediği, İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda; takip tarihi itibariyle ihbar tazminatı net miktarının 84,24 TL; işlemiş faizinin 28,06 TL; ikramiye ücreti net miktarının 35,75 TL; işlemiş faizinin 18,93 TL; ilave tediye ücreti net miktarının 35,75 TL; işlemiş faizinin 11,91 TL; yıllık izin ücreti net miktarının 71,49 TL; işlemiş faizinin 23,81 TL; yıllık izin ücreti net miktarının 2.352,10 TL; işlemiş faizinin 773,68 TL; kıdem tazminatı net miktarının 15.512,92 TL; işlemiş faizinin 5.102,69 TL; ilave tediye ücreti net miktarının 2.039,47 TL; işlemiş faizinin 670,85 TL; ikramiye ücreti net miktarının 1.560,71 TL; işlemiş faizinin 823,93 TL; ihbar tazminatı net miktarının 5.559,27 TL; işlemiş faizinin 1.828,62 TL olarak kabulüne, takip talebi ve icra emrinin bu şekilde düzeltilmesine karar verildiği, alacaklının istinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK'nun ''Taleple Bağlılık İlkesi'' başlıklı 26. maddesinin birinci fıkrasında; ''Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir'' hükmüne yer verilmiştir.
Aynı Kanunun 297/2. maddesinde; "Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir" hükmüne yer verilmiştir.
Diğer taraftan; borçluya gönderilen icra emri, ilama veya takip talebine aykırı ise, borçlu icra emrinin veya ilamlı icra takibinin iptali veya düzeltilmesi için icra mahkemesine şikayet yoluna başvurabilir (İİK.nun 41, 16.maddeleri).
Bu yasal düzenlemelere göre; somut olay değerlendirildiğinde; İlk Derece Mahkemesi kararında,
1) Borçlunun icra mahkemesine başvurusunda faiz oranlarına yönelik bir şikayeti bulunmadığı ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda faiz oranları yönüyle bir değerlendirme yapılmadığı halde hükmün gerekçesinde kıdem tazminatı alacağı yönünden faiz oranına yönelik değerlendirme yapılmış olması,
2) Hüküm yerinde icra emrindeki diğer alacak kalemlerine yönelik bir değerlendirme yapılmamış olması,
3) Kabule göre de, şikayetin kabulü halinde icra emrinin düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, takip talebinin düzeltilmesi yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, yukarıdaki yasal düzenlemelere uygun olarak infazda tereddüt oluşturmayacak biçimde yeniden hüküm tesisi için İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:
Alacaklının temyiz isteminin kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddesi uyarınca, ... Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi’nin istinaf talebinin esastan reddine ilişkin 17.06.2021 tarih ve 2019/1874 E. - 2021/1257 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA ve ... 16. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 26/03/2019 tarih, 2017/963 E. - 2019/279 K. sayılı kararının BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesi'ne, kararın bir örneğinin de, Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, 07.02.2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.