Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2021/10497 Esas 2022/3170 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/10497
Karar No: 2022/3170
Karar Tarihi: 14.03.2022

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2021/10497 Esas 2022/3170 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi tarafından verilen kararda, alacaklının yaptığı ilamlı icra takibinde borçlunun takibin iptalini istemesi üzerine, İlk Derece Mahkemesi borçlunun kısmi haklı olduğunu kabul etmiş ve takibin iptaline karar vermemiş ancak borçlu tarafından yapılan fazla ödemeyi dikkate alarak borcun yeniden hesaplanması gerektiği kararını vermiştir. Ancak bilirkişi raporunun usule uygun olmadığı sebebiyle karar bozulmuştur.
Türk Borçlar Kanunu'nun 100. maddesi, kısmi ödemelerin öncelikle faizden ve masraftan mahsup edileceğini hükme bağlamaktadır. Bu nedenle, öncelikle fer'i alacaklardan mahsup edilmesi ilkeleri doğrultusunda borcun yeniden hesaplanması gerekmektedir.
5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesi ve 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddesi uyarınca, istinaf talebinin esastan reddine karar veren Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi kararı kaldırılmıştır. Kararın bozulması sonucu, alacaklının sair temyiz itirazlarının incelenmesine henüz yer olmadığı belirtilmektedir.
12. Hukuk Dairesi         2021/10497 E.  ,  2022/3170 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Temyiz incelemesinin duruşmalı yapılmasına işin ivediliği ve niteliği nedeniyle 5311 Sayılı Kanunla değişik İİK'nin 366. maddesi hükmü uygun bulunmadığından bu yöndeki isteğin reddine oybirliği ile karar verildikten sonra işin esası incelendi:
    Alacaklı tarafından başlatılan ilamlı icra takibinde, borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvurusunda; takibe dayanak ilamın dosyaya yapılan ödemeler sonucu infaz edildiğini, ilamın istinaf incelemesi sonucu kaldırılması üzerine, yeniden verilen kararda hükmedilen tazminat miktarı azaltılmasına rağmen 130.812,28 TL bakiye dosya borcu hesaplandığını ileri sürerek takibin iptaline karar verilmesini istediği, İlk Derece Mahkemesince; hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, dosyaya 20.470,44 TL fazla ödeme yapıldığı gerekçesi ile istemin kısmen kabulü ile takip dosyasındaki 18.01.2021 tarihli borç muhtırasının iptaline, takibin iptali talebinin ve fazlaya ilişkin istemin reddine karar verildiği, alacaklının istinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
    6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 100 maddesinde kısmi ödemelerin öncelikle faizden ve masraftan mahsup edileceği hükmüne yer verilmiştir. Başka bir anlatımla kısmi ödemelerin öncelikle fer'i alacaklardan mahsup edileceği kuralı bulunmaktadır.
    Somut olayda, takibe dayanak Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/1402 E. 2017/365 K. sayılı ilamında diğer alacakların yanında 124.310,00 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 22.10.2007 tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline hükmedildiği, borçlunun takip dosyasına 24.05.2017 tarihinde 149.308,18 TL; 25.05.2017 tarihinde 49.530,00 TL; 23.08.2017 tarihinde 3.370,00 TL ve 19.10.2017 tarihinde 126.000,00 TL olmak üzere toplam 328.208,18 TL ödeme yaptığı, dayanak ilamın istinaf incelemesi neticesinde kaldırıldığı ve bu kez diğer alacakların yanında 124.310,00 TL maddi tazminatın (davalılar ... ve ...'nın 118.360,09 TL ile sorumlu olmak üzere) davalılar ... ve ... yönünden kaza tarihi olan 22.10.2007 tarihinden ... itibaren işleyecek avans faizi ile tahsili ile davacıya ödenmesine karar verildiği, bu ilama ilişkin olarak aynı dosyadan 14.01.2021 tarihinde yeniden icra emri düzenlendiği ve 20.01.2021 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, 15.01.2021 tarihli dosya hesabı ile de 130.812,28 TL bakiye borç hesaplandığı görülmüştür.
    Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda; icra emrinin düzenlendiği tarih itibariyle dosya borcu hesaplandıktan sonra hak ve nesafet ilkesi gereği dosyaya yapılmış ödemelerin bu tarihe kadar işlemiş faizi ile birlikte bu miktardan mahsup edilmesi işlemi TBK'nun 100. maddesindeki ilke ve usullere uygun olmayıp, bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli değildir.
    Buna göre, şikayete konu icra emrine dayanak teşkil eden ilamdaki alacak miktarı ve faiz türüne göre dosya alacağının TBK'nun 100. maddesi gereğince yapılmış olan kısmi ödemeler dikkate alınarak yeniden belirlenmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi için İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması cihetine gidilmiştir.
    SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddesi uyarınca, istinaf talebinin esastan reddine ilişkin Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi’nin 17.09.2021 tarih 2021/1307 E. - 2021/1349 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, Kayseri 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 10.06.2021 tarih 2021/41 E. - 2021/349 K. sayılı kararının BOZULMASINA, bozma nedenine göre alacaklının sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesi'ne, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmesine, 14.03.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara