Taraflar arasındaki "maddi ve manevi tazminat" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Bursa Asliye 5. Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 11.5.2004 gün ve 2002/530-2004/279 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 17.3.2005 gün ve 2004/12922-2005/4250 sayılı ilamı ile, (...Davacı, davalıya ait tesislerde 7.7.2001"de oğlunun sünnet düğününü yaptığını, düğüne katılan misafirlerin bir kısmının sonraki günlerde besin zehirlenmesi nedeniyle rahatsızlandığını, tedavilerine yardımcı olduğunu, büyük üzüntü duyduğunu ileri sürerek 10.000.000.000 TL maddi, 15.000.000.000 TL manevi tazminatın faizi ile ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, sorumlu olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, 8.000.000.000 TL manevi tazminat yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Borçlar Kanunu 49. maddesi uyarınca şahsiyet hakkı hukuka aykırı şekilde tecavüze uğrayan kişi, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat namıyla bir miktar para ödenmesini dava edebilir. Davacı, misafirlerin düğünde yediği yemeklerden zehirlendiğini ve şahsiyet haklarının tecavüze uğradığını iddia etmiş, ancak iddiasını açıkça ve yasal delillerle ispat edememiştir. Mahkemece davanın tümden reddine karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir ...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN: Davalı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara,bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre,Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire Bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ: Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile,direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429. Maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 10.5.2006 gününde oybirliği ile karar verildi.