Esas No: 2021/9968
Karar No: 2022/3692
Karar Tarihi: 22.03.2022
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2021/9968 Esas 2022/3692 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2021/9968 E. , 2022/3692 K.Özet:
Sanık hakkında alacaklıyı zarara uğratmak için mevcudu eksiltmek suçundan açılan davada, İlk Derece Mahkemesi mahkumiyet kararı vermiştir. Ancak, Bölge Adliye Mahkemesi istinaf başvurusunun kabulü ile sanığın beraatine karar vermiştir. Müşteki vekilinin temyiz başvurusu sonucunda, Yargıtay Ceza Dairesi kararı incelemiş ve Bölge Adliye Mahkemesi'nin kararını isabetsiz bulmuştur. Sanık hakkında İİK'nın 331. maddesinin birinci fıkrasında yer alan takibi şikayete bağlı olan suçun, alacaklıyı zarara sokmak maksadıyla mevcudu eksiltme şeklinde gerçekleştirildiği sabit olduğu için, Bölge Adliye Mahkemesi'nin verdiği beraat kararı bozulmuştur.
İİK'nın 331. maddesi, takibi şikayete bağlı olan suçları düzenlemektedir. Bu maddeye göre, borçlu, alacaklıyı zarara sokmak maksadıyla, mallarını veya bunlardan bir kısmını mülkünden çıkararak, telef ederek veya kıymetten düşürerek, hakiki surette yahut gizleyerek muvazaa yoluyla başkasının uhdesine geçirerek, asıl olmayan borçlar ikrar ederek mevcudunu suni surette eksiltirse, suç işlemiş olur. Ancak, bu suçun gerçekleşebilmesi için alacaklının, borçlu aleyhine aciz belgesi aldığını veya alacağını alamadığını ispat ettiği takdirde oluşabilir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Alacaklıyı zarara uğratmak için mevcudu eksiltmek
HÜKÜM : Beraat
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Ceza muhakemesinin amacının hukuken geçerli kanıtlarla hiç bir duraksamaya yer vermeden maddi gerçeğin ortaya çıkarılması olması ve temyiz kanun yolundaki hukuki denetimin maddi gerçeğin tespitinde muhakeme ve mantık kurallarına, bilimsel gerçeklik ve bulgulara uyulup uyulmadığını da kapsadığı gözetilerek yapılan incelemede,
İlk derece mahkemesince sanığın eyleminin sübut bulduğundan bahisle sanığın mahkumiyetine dair karar verildiği, kararın istinaf edilmesi sonucu, Bölge Adliye Mahkmesince, istinaf başvurusunun kabulü ile sanığın beraatine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığın üzerine atılı bulunan İİK'nın 331. maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen takibi şikayete bağlı olan bu suçun; "Haciz yolu ile takip talebinden sonra veya bu talepten önceki iki yıl içinde borçlu; alacaklısını zarara sokmak maksadıyla, mallarını veya bunlardan bir kısmını mülkünden çıkararak, telef ederek veya kıymetten düşürerek, hakiki surette yahut gizleyerek muvazaa yoluyla başkasının uhdesine geçirerek, asıl olmayan borçlar ikrar ederek mevcudunu suni surette eksilterek” şeklinde sıralanan seçimlik hareketlerden herhangi birisinin işlenmesiyle, diğer koşulların da (alacaklının, borçlu aleyhine aciz belgesi aldığını veya alacağını alamadığını ispat ettiği takdirde) gerçekleşmesi halinde oluşacağının yerleşik uygulamalarda benimsenmiş olması, somut olayımızda; sanığın adına kayıtlı olan aracın takip tarihinden önce satışının gerçekleştiği ve bu haliyle alacaklıyı zarara uğratmak için mevcudu eksiltmek suçunu işlediği sabit olan sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince mahkumiyet kararı verilmesi yerinde olup, Bölge Adliye Mahkemesince; istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup,
Bozmayı gerektirmiş ve müşteki vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesinin 2018/4639 E. 2019/2153 K. sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nin 302/2 ve 28.02.2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Yasa ile değişik CMK'nin 304. maddeleri gereğince tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesi'ne gönderilmesine, 22/03/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.