Taraflar arasındaki davadan dolayı, bozma üzerine direnme yoluyla;Eskişehir 2.Aile Mahkemesinden verilen 29.12.2004 gün ve 1082-1650 sayılı kararın onanmasını ve bozulmasını kapsayan ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"ndan çıkan 6.4.2005 gün, 2005/2-196 Esas,2005/239 Karar sayılı ilamın, karar düzeltilmesi yoluyla incelenmesi davalı vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla; Hukuk Genel Kurulu"nca dilekçe, düzeltilmesi istenen ilam ve dosyadaki ilgili bütün kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava boşanma, karşılık dava ise maddi ve manevi tazminat, yoksulluk nafakası istemine ilişkindir.
Mahkemenin, “boşanma davasının kabulüne, davalının maddi ve manevi tazminat talebi ile, aylık 100.000.000 TL yoksulluk nafakası talebinin reddine” dair verdiği karar, Özel Dairece “davalı yararına uygun miktarda yoksulluk nafakası ve maddi tazminata hükmedilmesi gereğine” işaretle bozulmuş; Yerel Mahkemece önceki kararda direnilmesi üzerine Hukuk Genel Kurulu, “davalının maddi tazminat isteminin reddine dair direnme kararının bozulmasına, yoksulluk nafakası talebinin reddine dair direnme kararının onanmasına” karar vermiştir.
Davalı vekilince karar düzeltme istemine konu edilen yoksulluk nafakasına ilişkin miktar aylık 100.000.000 TL, yıllık 1.200.000.000 TL dir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 06.04.2005 gün ve E:2005/3-169, K:2005/235 sayılı kararında da benimsendiği üzere, kesinlik sınırının belirlenmesinde, yıllık nafaka tutarının esas alınması gerektiği kuşku ve duraksamadan uzaktır.
21.07.2004 gün ve 25529 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak, öngördüğü istisnalar dışındaki hükümleri yayım tarihinde yürürlüğe giren, 14.07.2004 tarih ve 5219 sayılı “Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”; yürürlük tarihinden sonra Yerel Mahkemelerce verilen hükümler yönünden 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 427.maddesindeki temyiz (kesinlik) sınırını bir milyar TL.; yine yürürlük tarihinden sonra Yargıtay Daireleri ve Hukuk Genel Kurulunca temyiz incelemesi sonucunda verilen kararlara karşı karar düzeltme yoluna gidilebilmesi için 440/III-1. maddesinde aranan parasal sınırı da altı milyar TL. olarak değiştirmiştir.
Eldeki davada, karar düzeltme istemine konu Hukuk Genel Kurulu kararının verildiği 06.04.2005 tarihinde, 5219 Sayılı Kanun’un karar düzeltme sınırını altı milyar TL. olarak değiştiren hükmü yürürlükte bulunduğuna ve karar düzeltme istemine konu yoksulluk nafakasının miktarı bu sınırın altında olduğuna göre, anılan karara karşı karar düzeltme yoluna gidilmesi, miktar itibariyle mümkün değildir.
Hal böyle olunca, davalı vekilinin karar düzeltme istemli dilekçesinin reddi gerekir.
S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenle davalı vekilinin karar düzeltme dilekçesinin REDDİNE, istek halinde karar düzeltme harcının geri verilmesine, 3.5.2006 gününde oybirliği ile karar verildi.