Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2021/10605 Esas 2022/3949 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/10605
Karar No: 2022/3949
Karar Tarihi: 24.03.2022

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2021/10605 Esas 2022/3949 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi, bir alacaklı tarafından başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde, borçlunun konulan hacizlere itirazı sonucunda verilen kararın temyiz etmesi sonrasında incelemesinde, takip dosyasında konulan hacizlerin tamamının tedbirin devam ettiği veya takibin durması gereken tarihlerde konulduğu anlaşılmıştır. Bölge Adliye Mahkemesi borçlunun istinaf isteminin kabulü ile hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiğini, ancak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olduğunu belirterek kararı bozmuştur.
Kanun Maddeleri:
- 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesi
- 6100 sayılı HMK'nun 373/2. maddesi
12. Hukuk Dairesi         2021/10605 E.  ,  2022/3949 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Alacaklı tarafından başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; İstanbul ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/87 Esas sayılı dosyasında iflasın ertelenmesi davasında 12/03/2015 tarihinde tedbir kararı verildiğini, daha sonra yapılan yargılamada mahkemece dosyada 09.05.2018 tarihinde iflas kararı verildiğini, iflas kararının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesinin 13.12.2018 tarih ve 2018/2017 Esas - 2018/2171 Karar sayılı kararı ile kaldırıldığını, daha sonra asliye ticaret mahkemesince 21/12/2018 tarihli tensip kararı ile 12/03/2015 tarihli tedbir kararının aynen devamına karar verildiğini, tedbir kararına rağmen takip dosyasında haciz yapıldığını ileri sürerek hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği, ilk derece mahkemesince, şikayetin reddine karar verildiği, borçlu tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, kaldırılması talep edilen hacizlerin 27.03.2018 tarihinden önce konulan hacizler olduğu, şikayete konu hacizlerin ihtiyati haciz kararı ile uygulandığı, ihtiyati haciz yapılamayacağına ilişkin verilmiş bir tedbir kararı bulunmadığı ve bu hacizlerin itirazın iptali kararının kesinleştiği 27/03/2018 tarihinden öncesine ilişkin olduğu gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken HMK’nun 353/1-b-2. bendi uyarınca gerekçesi düzeltilerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür.
    Somut olayda, İstanbul ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/87 Esas sayılı dosyasında iflasın ertelenmesi davasında 12/03/2015 tarihinde verilen tedbir kararında borçlu “hakkında açılmış ve açılacak tüm icra takiplerinin ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına, yeni icra takibi başlatılmasının ihtiyati tedbir yoluyla önlenmesine, menkul ve gayrimenkul malların, banka hesaplarındaki paralarının, üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının üzerine ihtiyati haciz uygulanmasının ve ihtiyati haciz yoluyla muhafaza altına alınmasının ihtiyati tedbir yoluyla önlenmesine” karar verildiği, iflas kararının Bölge Adliye Mahkemesince kaldırılmasının ardından aynı mahkemenin 2018/1352 E. sayılı dosyasından 21.12.2018 tarihli ara kararı ile “Mahkememizin 12.03.2015 tarihli ara kararında verilen ihtiyati tedbirlerin davacı ... ... Endüstrisi İnşaat Gıda San. Tic. Ltd. Şti. yönünden aynen devamına” karar verildiği görülmüştür.
    Takip dosyasının incelenmesinde; 15.07.2015 tarihinde ihtiyati haciz kararı alındığı, daha sonra takibin 20.07.2015 tarihinde başlatıldığı ve takip başlatıldıktan sonra hacizlerin konulduğu, borçlu tarafından sadece faize ve faiz oranına itiraz edildiği, yani asıl alacak yönünden takibin kesinleşmiş olduğu, daha sonra asliye ticaret mahkemesince faize ve faiz oranına ilişkin itirazın 27.12.2017 tarihinde iptaline karar verildiği görülmüştür.
    Dosyadaki evrakların tamamı dikkate alındığında; 12.03.2015 tarihinde tedbir kararı verildiği, bu kararın iflas karar tarihi olan 09.05.2018 tarihine kadar devam ettiği, iflas kararı ile birlikte asliye ticaret mahkemesince tüm ihtiyati tedbirlerin kaldırılmasına karar verildiği, ancak İİK’nun 193/1. maddesi uyarınca iflasın açılması ile haciz yolu ile yapılan takipler duracağından yine haciz işlemlerine devam edilemeyeceği, daha sonra iflas kararının kaldırılması ile yeniden 12.03.2015 tarihli tedbir kararlarının devamına karar verildiği, bu hali ile takip dosyasında konulan hacizlerin tamamının tedbirin devam ettiği veya takibin durması gereken tarihlerde konulduğu anlaşılmıştır. Her ne kadar Bölge Adliye Mahkemesi gerekçesinde ihtiyati haciz yapılamayacağına ilişkin bir tedbir kararı bulunmadığı belirtilmiş ise de 12.03.2015 tarihli tedbir kararında ihtiyati haciz uygulanmasının önlenmesine karar verildiği görülmüştür.
    O halde, Bölge Adliye Mahkemesince borçlunun istinaf isteminin kabulü ile hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesinin 28.06.2021 tarih ve 2021/361 E. - 2021/1417 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 24/03/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara