Esas No: 2021/11876
Karar No: 2022/4052
Karar Tarihi: 28.03.2022
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2021/11876 Esas 2022/4052 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2021/11876 E. , 2022/4052 K.Özet:
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nin verdiği bir karar temyiz edilmiştir. Şikayetçi üçüncü kişi, kendisine gönderilen 89/2 haciz ihbarnamesinin iptal edilmesini talep etmektedir. İlk Derece Mahkemesi, itiraz olarak değerlendirilemeyeceğinden bahisle şikayeti reddetmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi ise istinaf başvurusunun esastan reddine hükmetmiştir. Ancak, şikayet dilekçesinde haciz ihbarnamesine itiraz edildiği açıkça belirtilmiştir. Dolayısıyla, yazılı şekilde hüküm tesisi yanlıştır ve şikayet kabul edilerek 2. Haciz ihbarnamesinin iptal edilmesi gerekmektedir. Kanun maddeleri olarak 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesi ve uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddesi belirtilmiştir. Karar, İstanbul 24. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 26/10/2020 tarihli kararının bozulması ve İlk Derece Mahkemesi'ne gönderilmesi şeklinde olmuştur.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi 3. Kişi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Şikayetçi üçüncü kişi, 89/1 haciz ihbarnamesine itiraz etmesine karşın kendisine 89/2 haciz ihbarnamesi gönderildiğini ileri sürerek ikinci haciz ihbarnamesinin iptaline karar verilmesini talep ettiği, İlk Derece Mahkemesince; verilen dilekçenin içeriğinin itiraz olarak değerlendirilemeyeceğinden bahisle şikayetin reddine karar verildiği, şikayetçi tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine dair hüküm kurulduğu görülmektedir.
Somut olayda şikayetçinin sunmuş olduğu itiraz dilekçesinde ''borçlu ile müvekkili şirket arasında bir alacak-borç ilişkisinin mevcut olmadığı, ancak aylık işgaliye bedeli ödendiği, işgaliye bedeline Belediye Kanunu 15. maddesi ve İİK. 82. madde gereği haciz konulamayacağı hükmünün amir olduğu, müdürlükçe işgaliye bedellerinin haczedilebilir nitelikte olduğu kabul edilecekse bu durumun ivedilikle taraflarına bildirilmesinin'' belirtildiği görülmüş ise de itiraz dilekçesi bir bütün olarak ele alındığında haciz ihbarnamesine itiraz mahiyetinde olduğu, dilekçede herhangi bir borç kabulünün bulunmadığı, gerek dilekçe başlığında konu kısmında gerekse sonuç kısmında '' haciz ihbarnamesine itiraz'' edildiğinin defalarca ve açıkça belirtildiği dolayısıyla dilekçenin haciz ihbarnamesine itiraz niteliğinde olduğu görülmekle şikayetin kabulü ile 2. Haciz ihbarnamesinin iptaline karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Şikayetçinin temyiz isteminin kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddesi uyarınca, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nin 07/10/2021 tarih, 2021/187 E. 2021/2643 K. Sayılı kararının KALDIRILMASINA ve İstanbul 24. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 26/10/2020 tarih, 2020/842 E. - 2020/1280 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesi'ne, kararın bir örneğinin de, Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, 28/03/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.