Esas No: 2021/13267
Karar No: 2022/4222
Karar Tarihi: 30.03.2022
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2021/13267 Esas 2022/4222 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2021/13267 E. , 2022/4222 K.Özet:
Gelecek Varlık Yönetimi A.Ş. tarafından istinaf başvurusu sonucunda, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 32. Hukuk Dairesi'nin verdiği bir kararın temyiz itirazları kısmen kabul edilerek bozulduğu belirtiliyor. Kararda, borçlunun meskeniyet şikayeti yaptığı taşınmazın üzerinde önceden ipotek bulunduğu ve bu ipoteğin zorunlu olmadığı vurgulanıyor. Bu sebepten dolayı, borçlu meskeniyet şikayetinden vazgeçmiş sayılıyor ve ilk derece mahkemesinin kararı onanıyor. Kararda, İcra ve İflas Kanunu'nun 364/2. maddesi ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 373/2. maddelerine atıfta bulunulduğu belirtiliyor.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 32. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklılardan Gelecek Varlık Yönetimi A.Ş. tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlunun icra mahkemesine başvurarak meskeniyet şikayetinde bulunduğu, ilk derece mahkemesince, şikayetin kabulü ile taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verildiği, alacaklı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, şikayetçinin sosyal ve ekonomik durumunun tespit ettirildiği, taşınmaz başında resen refakate alınan bilirkişi heyetiyle yapılan keşif sonucu alınan 14/01/2019 tarihli bilirkişi raporunda, dava tarihi itibariyle taşınmazın değerinin 260.000 TL olarak belirlendiği, keşif tarihi itibariyle borçlunun sosyo-ekonomik durumuna uygun münasip bir meskeni 130.000 TL'ye alabileceğinin belirtildiği, ilk derece mahkemesinin hükmünün İİK'nun 82/12. maddesi hükmüne uygun olmadığı gerekçesi ile alacaklının istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün 2015/23894 Esas sayılı dosyasında haczedilen davacıya ait 2091 ada 19 parsel 34 numaralı taşınmaza dair haczedilmezlik şikayetinin kısmen KABULÜNE, kısmen REDDİNE, şikayet konusu taşınmazın 130.000,00 TL’den az olmamak üzere satılmasına, 130.000,00 TL'nin borçluya, kalanının takip dosyası alacaklısı/hak sahibi davalı ...Ş.' ne verilmesine karar verildiği görülmüştür.
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin konut kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir.
Somut olayda, takip dosyasından borçlunun şikayete konu taşınmazı üzerine 04.07.2017 tarihinde haciz uygulandığı, haciz tarihinden önce taşınmazın tapu kaydında 3. kişi T. İş Bankası A.Ş. lehine her türlü krediden bankaya teminata, her türlü sözleşmeden, kefaletten, haksız fiilden, sebepsiz zengişlemeden ve diğer her türlü nedenden Bankaya karşı doğmuş doğacak tüm borçlarının teminatı olarak 23.10.2012 tarihli 1. derece ipotek tesis edilmiş olduğu, ipotek alacaklısı T. İş Bankası A. Ş.’nin 28.02.2022 tarihli yazı cevabında ipotek borcunun devam ettiğinin bildirildiği görülmüştür.
Her ne kadar Bölge Adliye Mahkemesince, ipoteğin konut kredisi nedeni ile kurulduğu ve zorunlu ipoteklerden olduğu değerlendirilmiş ise de; ipotek resmi senedi incelendiğinde ipoteğin konut kredisine özgülenmediği ve üst sınır ipoteği şeklinde kurulduğu, ipoteğin bu hali ile zorunlu ipoteklerden olmadığı anlaşılmıştır.
O halde, şikayete konu taşınmaz üzerinde hacizden önce tesis edilen ve haciz tarihi itibari ile ipoteğe bağlı borcu ödenmeyen, zorunlu olmayan ipotek mevcut olduğu anlaşılmakla, borçlu meskeniyet şikayetinden vazgeçmiş sayılacağından Bölge Adliye Mahkemesince şikayetin bahsi geçen nedenle reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ:
Temlik alan alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 32. Hukuk Dairesinin 20.01.2021 tarih ve 2020/770 E. - 2021/137 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 30/03/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.