Esas No: 2021/10487
Karar No: 2022/4250
Karar Tarihi: 31.03.2022
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2021/10487 Esas 2022/4250 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2021/10487 E. , 2022/4250 K.Özet:
Borçlu, alacaklının bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlattığı icra takibine karşı sair şikayetleri ile birlikte borca itirazlarını ileri sürerek takibin iptalini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, borçlunun istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir. Ancak, takibe konu belgenin kambiyo senedi niteliğinde olmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle, İcra ve İflas Kanunu'nun 170/a ve 170/a-2 maddeleri gereğince takibin iptaline karar verilmiştir.
İİK'nın 170/a maddesi uyarınca icra mahkemesi, süresinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin dayanağı olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak, bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 776/1-a maddesi gereğince, senet metninde \"bono\" veya \"emre yazılı senet\" kelimesi ve senet Türkçe’den başka
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklının bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlattığı icra takibine karşı borçlunun, sair şikayetleri ile birlikte borca itirazlarını ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, ilk derece mahkemesince; davanın reddine karar verildiği, borçlunun istinaf başvurusu üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; istinaf isteminin esastan reddine karar verildiği görülmektedir.
İİK'nın 170/a maddesi uyarınca icra mahkemesi, süresinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin dayanağı olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak, bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Buna göre, borçlunun İİK'nın 168. maddesi uyarınca yasal 5 günlük sürede borca ya da imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığının ve dolayısıyla alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkı bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin, İİK'nın 170/a maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir.
6102 sayılı TTK'nun 776/1-a maddesi gereğince, senet metninde “bono” veya “emre yazılı senet” kelimesi ve senet Türkçe’den başka bir dille yazılmışsa, o dilde bono veya emre yazılı senet karşılığı olarak kullanılan kelimeyi içermesi gerekir.
Öte yandan,senet metninde “bono” veya “emre yazılı senet”, "poliçe" ve "çek" kelimesi unsuru bulunmayan dayanak belge bono, poliçe veya çek olarak kabul edilemeyeceğinden, TTK'nun 776/1-a, 671/1-a ve 780/1-a maddelerinde öngörülen koşulu taşımayan bu belgeye dayanarak borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapılması da mümkün değildir.
Somut olayda, takibe dayanak yapılan senette “... bu senedim .... mukabilinde” ibaresi mevcut olup, “bono” veya “emre yazılı senet” kelimesini içermemektedir. Bu durumda, takibe konu belgenin kambiyo senedi niteliğinde olmadığı anlaşılmaktadır. Diğer taraftan, borçlunun İİK’nun 170/a maddenin son fıkrası anlamında borcu kısmen veya tamamen kabulü de söz konusu olmadığına göre, İİK'nun 170/a-son maddesi hükmünün uygulama yeri de yoktur.
O halde, İİK' nun 170/a-2. maddesi gereğince, takibe konu belgenin kambiyo senedi vasfı taşımadığı hususu re'sen nazara alınarak takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, ilk derece mahkemesince istemin reddi yönünde hüküm tesis edilmesi ve borçlunun istinaf başvurusunun da Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddedilmesi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ :
Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nin 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nin 373/1. maddesi uyarınca, ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin 02/09/2021 tarih, 2021/1228 E. - 2021/1197 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, ... 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 11/03/2021 tarih, 2021/10 E. - 2021/90 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 31/03/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.