Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2022/4710 Esas 2022/5699 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/4710
Karar No: 2022/5699
Karar Tarihi: 12.05.2022

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2022/4710 Esas 2022/5699 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Bir bankanın kredi sözleşmesinin asıl borçlusu olan bir şirket ile ipotekli taşınmaz maliki olan bir kişi aleyhine başlattığı ilamlı icra takibi sonucunda, satışa çıkarılan taşınmazlar satılmış ve satış sonrasında taşınmaz maliki tarafından ihalenin feshi istenmiştir. Ancak, mahkeme dosyayı değerlendirdikten sonra, taşınmaz malikinin talebinde aktif husumet ehliyeti bulunmadığına karar vererek, talebi reddetmiş ve para cezasına hükmetmiştir. Kararın temyizi sonucunda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararda yanılgı değerlendirmesi tespit edilerek, karar bozulmuştur.



İİK'nun 134. maddesi, ihalenin feshini sadece satış isteyen alacaklı, borçlu, tapu sicilindeki ilgililer ve ihalenin katılımcıları tarafından istenebileceğini belirtmektedir. Ayrıca, talebin reddedilmesi durumunda icra mahkemesinin, talep edilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına hükmedebileceği belirtilmiştir. Ancak, işin esasına girilmemesi nedeniyle talebin reddi halinde para cezasına hükmolunamayacağı hüküm altına alınmıştır. Kararda bahsedilen yanılgı değerlendirmesi, ihaleyi talep edemeyecek durumda olan bir tarafın talebinin para cezası ile reddedilmesi ile ilgilidir. Bu nedenle, kararın bozulması gerekmektedir.



5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesi ve 6100 sayılı HMK'nun 373/2. maddeleri uyarınca, ihalenin feshi talebinin aktif husumet yokluğundan reddi nedeniyle para cezasına hükmedilemeyeceği belirtilmiştir.
12. Hukuk Dairesi         2022/4710 E.  ,  2022/5699 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Borçlu ... Mühendislik Mim … Ltd. Şti.’nin tüm, ipotekli taşınmaz maliki ...’nın aşağıda bendin dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
    Alacaklı tarafından başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibinde, asıl borçlu ... Müh. Mim … Ltd. Şti. ile ipotek borçlusunun sair fesih nedenlerini ileri sürerek 2133 Ada 5 parsel 1 nolu bağımsız bölüm, 1296 ada 13 parsel 2 nolu bağımsız bölüm ile 25167 ada 2 parsel 40 nolu bağımsız bölümlere ilişkin ihalelerin feshi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, İlk Derece Mahkemesince, şikayetlerin reddi ile para cezasına hükmedildiği, karara karşı şikayetçiler tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, ihalenin feshi istemlerinin reddine, 2 numaralı bağımsız bölüm yönünden hükmolunan 3.210 TL para cezasının şikayetçilerden müştereken ve müteselsilen alınmasına, 40 numaralı bağımsız bölüm yönünden hükmolunan 7.720 TL para cezasının şikayetçilerden müştereken ve müteselsilen alınmasına, 1 numaralı bağımsız bölüm yönünden ise şikayetçiler hakkında para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına karar verildiği, kararın şikayetçiler tarafından temyiz edildiği görülmektedir.
    İİK'nun 134. maddesinin 2. fıkrasında; "İhalenin feshini, Borçlar Kanunu'nun 226. maddesinde yazılı sebepler de dahil olmak üzere, yalnız satış isteyen alacaklı, borçlu, tapu sicilindeki ilgililer ve pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenlerin" isteyebileceği hususu düzenlendikten sonra, aynı fıkrada ayrıca "...talebin reddine karar verilmesi halinde icra mahkemesi davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum eder. Ancak işin esasına girilmemesi nedeniyle talebin reddi halinde para cezasına hükmolunamaz" hükmüne yer verilmiştir.
    Somut olayda, ... 10. İcra Dairesi’nin 2020/1202 Esas sayılı dosyası ile alacaklı banka tarafından kredi sözleşmesinin asıl borçlusu ... Mühendislik Mim … Ltd. Şti. ile ipotekli taşınmaz maliki şikayetçi ... aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibine başlandığı, ... Gayrımenkul Satış İcra Dairesi’nin 2020/80
    talimat sayılı dosyası ile şikayete konu taşınmazların satışı yoluna gidildiği ve şikayete konu 2 ve 40 nolu taşınmazların asıl kredi borçlusu şirket adına kayıtlı olduğu, şikayetçi ...’nın kredi sözleşmesinin asıl borçlusu olmayıp, sadece asıl borçlu lehine taşınmazını ipotek veren taşınmaz maliki olarak takipte yer aldığı görülmektedir. Bu durumda anılan şikayetçinin kendi adına kayıtlı olmayan taşınmazlara ilişkin ihalenin feshini talep etmesinde aktif husumet ehliyetinin bulunmadığının kabulü gerekir.
    O halde; Bölge Adliye Mahkemesi’nce; şikayetçi ipotekli taşınmaz maliki yönünden 2 ve 40 nolu taşınmazlar yönünden ihalenin feshi isteminin aktif husumet yokluğundan reddi ile para cezasına yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, yanılgı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ: Şikayetçi ...'nın temyiz isteminin kısmen kabulü ile, ... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi’nin 19/01/2022 tarih ve 2021/3574 E. - 2022/137 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 12/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Hemen Ara