Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2022/4053 Esas 2022/6228 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/4053
Karar No: 2022/6228
Karar Tarihi: 24.05.2022

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2022/4053 Esas 2022/6228 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Bir borçlu, icra mahkemesine başvurarak ihalenin feshedilmesini talep etti. İlk derece mahkemesince reddedildi ve borçlu istinaf yoluna başvurdu. Bölge Adliye Mahkemesi, istinaf başvurusunu reddetti. Ancak borçlu, ihalenin kıymet takdirinin üzerinden 2 yıl geçtikten sonra yapıldığını ileri sürerek ihalenin feshedilmesi için başvurdu. Mahkeme, kesinleşen kıymet takdirinin yapıldığı tarihten itibaren 2 yıl geçmedikçe yeniden kıymet takdiri istenemeyeceğine dair İİK'nun 128/a-2. Maddesine atıfta bulundu. Mahkeme raporunda, ihalenin yapıldığı tarihten itibaren 2 yıl geçtiği belirtildiğinden borçlunun talebi reddedildi. Ancak İcra Hukuk Mahkemesi'nin kabul ettiği itirazın kök raporun tarihinden ve ek raporun tarihinden yapılması gerekiyordu. Kararda, İİK'nun 128/a maddesine göre kıymet takdirine itiraz davasının, taşınmazın gerçek değerini yansıtıp yansıtmadığını denetlemek için yapılması gerektiği belirtildi. İİK'nun 128/a-2. Maddesi, kesinleşen kıymet takdirinin yapıldığı tarihten itibaren 2 yıl geçmedikçe yeniden kıymet takdiri istenemeyeceğine işaret etmektedir. Kanun, ihale değerleme tarihinden itibaren iki yıllık süre geçtikten sonra yapılan ihalenin feshedilmesini gerektirir. Kararda İİK'nun 364/2 Maddesi'ne gönderme yapılarak 6100 Sayılı HMK'nun 373/1 Maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verildiği belirtildi.
12. Hukuk Dairesi         2022/4053 E.  ,  2022/6228 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi-borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
    Şikayetçi borçlunun sair sebepler yanında kıymet takdirinin üzerinden 2 yıl geçtikten sonra ihalenin yapıldığını ileri sürerek ihalenin feshi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesince, şikayetin reddine hükmedildiği, borçlunun istinaf yoluna başvurması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği görülmüştür.
    İİK'nun 128/a-2. maddesinde; "Kesinleşen kıymet takdirinin yapıldığı tarihten itibaren iki yıl geçmedikçe yeniden kıymet takdiri istenemez" hükmüne yer verilmiştir. Hukuk Genel Kurulu'nun 26.02.1992 tarih ve 1992/4-70 E. - 1992/130 K. sayılı kararında da vurgulandığı üzere, İİK'nun 128. maddesinde öngörülen iki yıllık sürenin başlangıcı, sonradan kesinleşmesi koşulu ile kıymet takdirinin fiilen yapıldığı keşif tarihidir.
    Kıymet takdirine itiraz davası; İİK'nun 128/a maddesinde düzenlenmiş olup, icra müdürlüğünce satışa konu malın bilirkişi marifetiyle yaptırılan değer tespitinin yerinde olmadığına yönelik bir şikayettir. Bu şikayette ilgili, müdürlükçe yaptırılan değer tespitinin yerinde olmadığı, malın belirlenen değerinin gerçek kıymetini yansıtmadığı iddiasıyla mahkemeye başvurmaktadır. Mahkemece yapılacak iş; icra müdürü tarafından belirlenen değerin taşınmazın gerçek değerini yansıtıp yansıtmadığı, bir başka ifadeyle memur işleminin doğru olup olmadığını denetlemektir. Dolayısıyla mahkeme, oluşturduğu bilirkişi kurulu ile, icra müdürünün kıymet takdiri yaptırdığı tarih itibariyle taşınmazın değerini belirleyerek memur işlemini denetler. Bu itibarla; mahkemece görevlendirilen bilirkişi tarafından düzenlenen raporda, değerlemenin yapıldığı tarih açıkça belirtilmediği sürece, kıymet takdirine itiraz davasındaki keşif tarihinin, İİK’nun 128/a-2 maddesinde düzenlenen 2 yıllık sürenin başlangıç tarihi olarak kabulü mümkün olmadığı gibi, bu yöntem şikayet işleminin ruhuna da uygun düşmeyecektir.
    Somut olayda, ihaleye konu taşınmazın kıymet takdiri işleminin, icra müdürlüğünce 26.04.2018 tarihinde yaptırıldığı, borçlunun taşınmaza takdir olunan değerin gerçek değerinin altında olduğunu ileri sürerek kıymet takdirine itiraz etmesi üzerine, ... İcra Hukuk Mahkemesinin 29.05.2019 tarih ve 2018/73 E. - 2019/64 K. sayılı dosyasında şikayetin dava konusu taşınmaz yönüyle kabulüne karar verildiği görülmüştür. Mahkemece hükme esas alınan
    28.12.2018 tarihli kök rapor ve 21.03.2019 tarihli ek raporlarda bilirkişilerce açıkça icra müdürlüğü rapor tarihi ve dava tarihi itibariyle değerleme yapılmış olduğu belirtilmiş olup, icra müdürlüğünce aldırılan rapordaki değerleme tarihi 26.04.2018, dava tarihi ise 11/07/2018 dir. Buna göre, belirtilen tarihler esas alındığında, ihale tarihi olan 14.10.2020 günü itibariyle İİK'nun 128/a-2. maddesinde öngörülen iki yıllık süre geçmiştir.
    O halde ihale değerleme tarihinden itibaren iki yıllık süre geçtikten sonra yapılmış olup, bu husus re'sen gözetilmesi gerektiğinden, ihalenin feshine karar verilmesi yerine, istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsiz olmakla Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ : Yukarıda yazılı nedenler ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesinin; 17/02/2022 tarih ve 2021/1897 E.- 2022/201 K. sayılı kararının, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA ve ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 28/05/2021 tarih ve 2020/95 E. - 2021/57 K. sayılı kararının re’sen BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesi'ne, kararın bir örneğinin de, Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, 24/05/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.





    Hemen Ara