Esas No: 2022/6172
Karar No: 2022/6879
Karar Tarihi: 07.06.2022
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2022/6172 Esas 2022/6879 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2022/6172 E. , 2022/6879 K.Özet:
Borçlu, ihaleye konu taşınmazın köyde ilan edilmediği gerekçesiyle ihalenin feshi için icra mahkemesine başvurdu. İlk derece mahkemesi şikayeti reddederken, istinaf başvurusu da reddedilen borçlu tarafından temyiz edildi. Kararı inceleyen Hukuk Dairesi, İİK'nun ilanla ilgili düzenlemelerine atıfta bulunarak mahallede ilan yapılmamasının yetersiz bir ilan olduğunu belirtti. Bu nedenle ihalenin feshine karar verilmesi gerektiği sonucuna vardı ve Bölge Adliye Mahkemesi'nin kararını kaldırdı, İcra Hukuk Mahkemesi'nin kararını ise bozdu. Kararda, İİK'nun 126/2 ve 114/2 maddeleri açıklandı.
İİK'nun 126/2. maddesi, ilanın en az bir ay önce yapılacağını düzenlemekte ve taşınmaz satışlarında da uygulanması gerektiğini belirtmektedir. Ayrıca, İİK'nun 114/2. maddesi, ilanın şekli, artırmanın tarzı, yer ve günü ve gazete ile yapılıp yapılmayacağı gibi unsurların icra müdürlüğünce tespit edilmesi gerektiğini belirtir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Şikayetçi borçlunun, sair sebepler yanında satışın köyde, muhtarlıkta ilan edilmediğini ileri sürerek ihalenin feshi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, İlk Derece Mahkemesi’nce şikayetin reddine hükmedildiği, borçlu tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi’nce istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği, kararın borçlu tarafından temyiz edildiği görülmüştür.
İİK'nun 126/2. maddesinde ilanın, birinci ihale tarihinden en az bir ay önce yapılacağı düzenlenmiştir. Yine aynı maddenin son fıkrasının göndermesi ile taşınmaz satışlarında da uygulanması gereken aynı Kanun'un 114/2. maddesi gereğince ilanın şekli, artırmanın tarzı, yer ve günü ve gazete ile yapılıp yapılmayacağı, icra müdürlüğünce ilgililerin menfaatine uygun olacak şekilde tespit edilir.
Somut olayda, ihaleye konu taşınmazın, tapuda ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 905 parsel olarak kayıtlı olup, 10350 m2 tarla vasfında olduğu, 01.12.2019 tarihli satış kararında, satış ilanının ilan panosu ile adliye divanhanesinde, ... Bakanlığı e-ilan sitesinde ve bir gazetede yayınlattırmak suretiyle yapılmasına karar verilmiş ise de, mahallede-muhtarlıkta ilan yapılmasına karar verilmediği, satışın mahallede ilan edilmediği görülmektedir.
Somut olayda, 2.070.000,00 TL muhammen değerli taşınmazın 03.12.2019 tarihli 1. artırma da, alacağa mahsuben 1.700.000,00 TL bedelle ihale edildiği, ihalede alacaklı ve diğer katılımcı ...’ dan başka bir katılımcı bulunmadığı görülmektedir. İhale konusu taşınmazın köyde olması sebebiyle, köyde ilan edilmesi, talep ve talibi arttırabileceğinden ve dolayısıyla taşınmazın gerçek değeri üzerinden satılması imkanını sağlayacağından tarafların menfaatine uygundur. Taşınmazın düşük bedelle ihale edilmiş olması ve 2 katılımcıdan başka katılan olmaması, alacağa mahsuben alacaklıya ihale edilmesi yapılan satış ilanının yetersiz olduğunu ortaya koymaktadır. Her ne kadar 6360 sayılı ... ... İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Altı İlçe Kurulması İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile bazı köyler mahalleye dönüştürülmüş ise de; bu düzenleme taşınmazın idari yapısına ilişkin olup, taşınmazın fiilen köy vasfında olan yerde bulunduğu gerçeğini değiştirmeyeceğinden ve o yöredeki muhtemel alıcılara da satışın duyurulması yönünden köyde ilan gerekliliğini ortadan kaldırmayacaktır.
O halde mahkemece, ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi ve istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesi’nce, başvurunun esastan reddine karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz isteminin kısmen kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddesi uyarınca, ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi'nin 02.03.2022 tarih ve 2021/1890 E. - 2022/444 K. sayılı kararının (KALDIRILMASINA), Orhangazi İcra Hukuk Mahkemesi'nin 09.10.2020 tarih ve 2019/176 E. - 2020/160 K. sayılı kararının (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesi'ne, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmesine, 07/06/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.