Esas No: 2022/1120
Karar No: 2022/7680
Karar Tarihi: 22.06.2022
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2022/1120 Esas 2022/7680 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2022/1120 E. , 2022/7680 K.Özet:
Alacaklının, üçüncü şirketin haciz edilen malına ilişkin itirazının İİK’nun 97/1 maddesi uyarınca takibi durduruldu. Ancak üçüncü şirket, istihkak davası açmamak suretiyle istihkak iddiasından vazgeçmiş sayıldı. İlk derece mahkemesi, alacaklının talebi üzerine takibe devam edilerek mahcuzların satışı yapılması gerektiğine karar verdi. İlk derece mahkemesi ayrıca, üçüncü kişinin istihkak iddiasından vazgeçtiğine ve alacaklıya İİK’nun 99. maddesi uyarınca 7 günlük süre verilmesine ilişkin kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna hükmetti. Bölge Adliye Mahkemesi, ilk derece mahkemesinin kararının yerinde olduğunu belirtirken, borçlunun istinaf talebinin esastan reddedilmesi gerektiği halde yazılı şekilde karar verildiğini vurguladı.
İİK’nun 97/1 maddesi, üçüncü şahsın istihkak iddiasına karşı itiraz edilmesi halinde dosyanın hemen icra mahkemesine verileceğini ve icra mahkemesinin mürafaa ile yapacağı inceleme sonucuna göre takibin devamına veya talikine karar vereceğini belirtmektedir
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Davacı vekili dava dilekçesinde; ... 17. İcra Müdürlüğü’nün 2018/7190 E. sayılı takip dosyası üzerinden davalı borçlu ... Grafik Tasarım Ltd. Şti. adlı şirket hakkında takip başlatıldığını, ... İcra Müdürlüğünce haciz işlemi yapıldığını, icra müdürlüğünce haczin İİK'nun 96. maddesi uyarınca yapıldığına ve İİK 97. maddesi gereğince karar verilmek üzere dosyanın icra mahkemesine gönderilmesine karar verildiğini, ... 3. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2019/376 E.- 359 K. sayılı ilamı ile “İİK’nun 97. maddesinin uygulanmasının mümkün olmadığı, üçüncü kişinin zilyetliğindeki malların haczedilmiş sayılacağı ve istihkak iddiasının İİK’nun 99. maddesi gereğince değerlendirileceği, bu suretle İİK’nun 97/1-3. ve 36. maddeleri gereğince haczedilen mahcuz malların niteliği ve asıl alacak miktarı dikkate alınarak 50.000 TL teminat mukabilinde takibin talikine” karar verildiği, söz konusu kararın davalı üçüncü kişi şirkete 26.08.2019 tarihinde tebliğ olunduğunu, üçüncü kişi şirket tarafından teminatın yatırıldığını, ancak tebliğden itibaren 7 günlük süre içinde ne şikayet ne de istihkak davası açılmadığını, 30.10.2019 tarihinde üçüncü kişi şirket vekili tarafından icra müdürlüğünün İİK'nun 96. maddesinin uygulanmasına yönelik kararın ve teminatın değiştirilmesine yönelik kararın iptali istemiyle dava açıldığını, ... 8. İcra Hukuk Mahkemesince "teminat karşılığında takibin talikine karar verildiği, teminatın icra müdürlüğünce değerlendirilmesi" gerektiğinden bahisle karar verildiğini, bu hali ile İİK'nun 99. maddesinin uygulanmasına ilişkin şikayetin reddolunduğunu, akabinde icra müdürlüğünden üçüncü kişinin istihkak iddiasından vazgeçmiş sayılması gerektiğini, bu nedenle yatırılan teminatın ödenmesine ve satış işlemlerine geçilmesini talep ettiklerini, ancak icra müdürlüğünce 30.12.2019 tarihli kararı ile taleplerinin reddine karar verildiğini, akabinde üçüncü kişi şirket vekilinin talebi üzerine 23.01.2020 tarihli kararı ile İİK'nun 99. maddesi uyarınca taraflarına dava açmak üzere 7 günlük süre verildiğini, ... 3. İcra Hukuk Mahkemesi’nin takibin talikine ilişkin kararının şikayet mahiyetinde olmadığı, anılan mahkemece teminat karşılığında takibin talikine karar verildiğini, aynı karar içinde İİK'nun 99. maddesi uyarınca işlem yapılmasına ilişkin karar verilmesinin mümkün olmayacağını belirtmek suretiyle icra müdürlüğünün 30.12.2019 tarihli ve 22.01.2020 tarihli kararlarının
iptaline karar verilmesinin talep edildiği, ilk derece mahkemesince; üçüncü kişiye takibin talikine ilişkin ... 3. İcra Hukuk Mahkemesi’nin ilamının 26.08.2019 tarihinde tebliğinden itibaren 7 günlük süre içinde dava açılmaması karşısında üçüncü kişinin alacaklıya karşı istihkak iddiasından vazgeçmiş sayılacağı, bu minvalde alacaklı tarafa İİK’nun 99. maddesi kapsamında istihkak davası açmak üzere süre verilmesi yönündeki talebin icra müdürlüğünce kabul edilmesi yönündeki kararın yasaya ve dosya kapsamına uygun düşmediği, teminatın alacaklıya ödenmemesine ilişkin icra müdürlüğü kararının ise bahsi geçen takibin talikine ilişkin kararda teminatın alacaklı tarafa ödenmesine ilişkin bir hüküm bulunmadığı, söz konusu teminatın alacaklının zararının karşılanmasına yönelik olmadığı gerekçesi ile şikayetin kısmen kabulü ile şikayet konusu 30.12.2019 tarihli icra müdürlüğü kararının kısmen iptaline, takibin devamı ve talimat dosyası ile haczedilen malların satışı hususundaki taleplerin reddine ilişkin kararın iptaline, yine şikayet konusu 22.01.2020 tarihli icra müdürlüğü kararının kısmen iptaline, alacaklı vekilince İİK’nun 99. maddesi uyarınca istihkak davası açmak üzere 7 günlük süre verilmesine ilişkin kararın iptaline karar verildiği, davalı üçüncü kişi tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, her ne kadar takibin talikine ilişkin ... 3. İcra Hukuk Mahkemesince İİK’nun 99. maddesi uyarınca değerlendirme yapılması gerektiği işaret edildikten sonra İİK’nun 97/3 maddesi hükmü uyarınca talik kararı verilmesi çelişkili olmuştur ve ayrıca takibin durdurulmasına ilişkin kararlarda dava açma yükümlülüğü yasa gereği üçüncü kişide ise de anılan mahkeme kararına karşı taraflarca üst yargı yoluna gidilmediği ve kararın bu şekilde kesinleştiği değerlendirildiğinde; dava konusu yapılan icra müdürlüğü işlemleri kesinleşen icra mahkemesi kararına uygun olduğu gerekçesi ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davalı üçüncü kişinin istinaf başvurusunun kabulü ile şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür.
2004 sayılı İcra İflas Kanunu’ nun “ Üçüncü şahsın istihkak iddiası” başlıklı 97/1. maddesi;
“İstihkak iddiasına karşı alacaklı veya borçlu tarafından itiraz edilirse, icra memuru dosyayı hemen icra mahkemesine verir. İcra mahkemesi, dosya üzerinde veya lüzum görürse ilgilileri davet ederek mürafaa ile yapacağı inceleme neticesinde varacağı kanaate göre takibin devamına veya talikine karar verir.” şeklindedir.
Yine aynı Kanunun aynı maddesinin 3. fıkrasına göre; takibin talikine karar verilirse, haksız çıktığı takdirde alacaklının muhtemel zararına karşı davacıdan teminat alınacağı düzenlenmiştir. Aynı maddenin 6. fıkrasına göre ise üçüncü şahıs, takibin talikine veya devamına ilişkin kararının tefhim veya tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra mahkemesinde dava açmaya mecbur kılınmış, bu süre zarfında dava açılmadığı takdirde üçüncü şahsın istihkak iddiasından vazgeçmiş sayılacağı belirtilmiştir. Buna göre, takibin taliki kararı verilmesi halinde de dava açma yükünün yasa gereği üçüncü kişiye ait olduğu açıkça düzenlenmiştir. Öte yandan, takibin talikine veya devamına ilişkin karar gerekçesinde ya da hüküm fıkrasında dava açma yükünün kime düştüğünün belirtilmemesi üçüncü kişinin dava açma yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacaktır.
Somut olayda, ... 3. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2019/376 E.- 359 K. sayılı ilamında her ne kadar İİK’nun 99. maddesinden bahsedilmiş ise de icra müdürlüğünce icra mahkemesine gönderilen haciz hakkında İİK’nun 97. maddesine göre takibin talikine karar verildiği, bu durumda dava açma yükümlülüğünün üçüncü kişide olduğu, üçüncü kişiye takibin taliki kararının 26.08.2019 tarihinde tebliğinden itibaren 7 günlük yasal hak düşürücü süre içinde istihkak davası açmayarak istihkak iddiasınından vazgeçmiş olduğundan, alacaklının talebi üzerine icra müdürlüğünce takibe devam edilerek mahcuzlar hakkında satış işlemlerinin yapılmasına karar verilmesi gerekmektedir. Ayrıca, üçüncü kişi istihkak iddiasından vazgeçmiş
sayıldığından icra müdürlüğünce alacaklıya İİK’nun 99. maddesi uyarınca da istihkak davası açmak üzere 7 günlük süre verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen alacaklının bahsi geçen şikayetlere ilişkin talebinin kabulüne yönelik kararı yerindedir.
Öte yandan, takibin taliki için dosyaya yatırılan teminat alacaklının uğrayacağı muhtemel zararlar için olup, ilk derece mahkemesince verilen alacaklıya ödenmesi talebinin reddine ilişkin karar da yerindedir.
O halde, ilk derece mahkemesinin şikayetin kısmen kabulüne ilişkin kararı yerinde olup, Bölge Adliye Mahkemesince borçlunun istinaf isteminin esastan reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ:
Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi’nin 11.11.2021 tarih ve 2021/646 E. - 2021/2553 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 22/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.