Esas No: 2022/6742
Karar No: 2022/7816
Karar Tarihi: 27.06.2022
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2022/6742 Esas 2022/7816 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2022/6742 E. , 2022/7816 K.Özet:
Bir borçlu usulsüz tebliğ şikayeti ile birlikte ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesi, icra dosyasına yapılan itirazın kabulü ve hacizlerin kaldırılması talebiyle icra mahkemesine başvurdu. Mahkeme, şikayetin yasal süresinde olmadığı gerekçesiyle davanın süre aşımından reddetti. Şikayetçi tarafından istinaf başvurusu yapıldı ve bölge adliye mahkemesi takibin aleyhine başlatıldığı adı geçen borçlunun tüzel kişiliğinin dolayısıyla taraf ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin kabulü ile takibin iptaline kesin olarak karar verdi. Karara karşı temyiz yoluna başvurulmadı ve kanun yararına bozma başvurusu yapıldı. Daire, kanun yararına temyiz yoluna başvurma yetkisinin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına veya Adalet Bakanlığına ait olduğunu belirtti ve dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verdi.
Kanunlar:
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 363. maddesi: Kanun yararına temyiz yoluna başvurma yetkisi Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına veya Adalet Bakanlığına aittir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının dosyası dairemize gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlu tarafından usulsüz tebliğ şikayetiyle birlikte ödeme emri tebliğ tarihinin 04/12/2021 tarihi olarak düzeltilmesi, icra dosyasına yapılan itirazın kabulü, hacizlerin kaldırılması talebiyle icra mahkemesine başvurulduğu, Mahkemece; borçlunun takipten 04/12/2021 tarihinde haberdar olduğunun şikayet dilekçesinde belirtildiği, 19/01/2022 tarihinde yapılan şikayetin yasal süresinde olmadığı gerekçesiyle davanın süre aşımından reddine karar verildiği, şikayetçi tarafından istinaf yoluna başvurulduğu, bölge adliye mahkemesince takibin ... aleyhine başlatıldığı adı geçen borçlunun tüzel kişiliğinin dolayısıyla taraf ehliyetinin bulunmadığı bu hususun dava şartlarından olup yargılamanın her aşamasında resen dikkate alınacağı gerekçesiyle şikayetçinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına yeniden esas hakkında şikayetin kabulü ile takibin iptaline kesin olarak karar verildiği, kararın taraflara 03/05/2022 tarihinde tebliğ edildiği, taraflarca temyiz yoluna başvurulmadığı ve bahsi geçen karara kesinleşme şerhinin işlendiği akabinde davalı alacaklı tarafından iki ayrı dilekçe ibraz edildiği, bunlardan birinde karar düzeltme talebinde bulunulduğu, diğerinde ise kanun yararına bozma başvurusunda bulunulduğu görülmüştür.
Karar düzeltme dilekçesi olarak sunulan 28/04/2022 tarihli dilekçenin incelenmesinde;
Bölge adliye mahkemesi kararının kesin olarak verilmiş olması ve temyiz yoluna başvurulmadığı gözetilerek yapılacak bir işlem bulunmadığından dilekçenin REDDİNE,
Kanun yararına bozma dilekçesi olarak sunulan diğer dilekçenin incelenmesinde ise;
Bilindiği üzere kanun yararına temyiz yoluna başvurma yetkisi 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 363. maddesi gereğince Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı veya ... Bakanlığına aittir.
Anılan maddedeki belirtilen hususlar değerlendirilmeksizin ve istem bir tutanağa bağlanmaksızın dosyanın Mahkemesince Dairemize gönderilmesi isabetsiz olup gerekli işlemlerin yapılması için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verilmesi uygun görülmüştür.
SONUÇ: Alacaklının istemine ilişkin olarak 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 363. maddesi uyarınca gerekli değerlendirmelerin yapılması amacıyla dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 27/06/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.