Esas No: 2022/1146
Karar No: 2022/7993
Karar Tarihi: 29.06.2022
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2022/1146 Esas 2022/7993 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2022/1146 E. , 2022/7993 K.Özet:
Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi'nin verdiği kararın müddeti içinde temyiz edilmesi üzerine dosya incelenmiş, temyiz itirazlarına ilişkin olarak 5311 sayılı Kanunun 364/2. maddesi ile değişik 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 364/2. maddesi uyarınca temyiz yoluna başvurma süresinin aşıldığı tespit edilmiştir. Ayrıca, takip konusu senetteki imzaya ilişkin bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin giderilmeden yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir. Bu nedenlerle alacaklının temyiz itirazları kabul edilerek karar bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 364/2. ve 352. maddeleri
- 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 343/3., 118/1. ve 366. maddeleri
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacılar ve alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
1- Davacılar ..., ..., ..., ...’ın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
2.3.2005 tarihli ve 5311 sayılı Kanunun 25. maddesi ile değişik 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 364/2. maddesine göre, temyiz yoluna başvurma ve incelemesi, Hukuk Muhakemeleri Kanununa göre yapılır. 6100 Sayılı HMK’nin 361/1. maddesi uyarınca ise, Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabilir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 364/2. maddesinin atfıyla uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nin temyize ilişkin 366. maddesine göre; kıyas yoluyla uygulanacak olan istinafa ilişkin aynı Kanunun 343/3. maddesi gereğince, istinaf yoluna başvurma tarihi konusunda, yine aynı Kanunun 118. maddesi hükmü uygulanır. HMK’nin 118/1. maddesine göre ise; dava, dava dilekçesinin kaydedildiği tarihte açılmış sayılacağından, temyiz dilekçesinin kaydedildiği tarihte de temyiz yoluna başvurulmuş sayılır.
Somut olayda, Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz eden ..., ..., ..., ... vekillerine 01.12.2021 tarihinde tebliğ edildiği halde, temyiz dilekçesi belirli süre geçirildikten sonra 27.12.2021 tarihinde verilip kaydettirilmiştir.
5311 sayılı Kanunla değişik İİK.nun 364/2 maddesi ve 6100 Sayılı HMK'nin 366.maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 352. maddesi uyarınca temyiz başvuru talebinin SÜRE AŞIMINDAN REDDİNE
2- Davalı alacaklının temyiz itirazlarına gelince;
Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlu muris ...’a örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine yasal süresi içerisinde icra mahkemesine başvurusunda, bono üzerindeki imzanın borçluya ait olmadığı ileri sürülerek imzaya itiraz edildiği, ilk derece mahkemesince, imzaya itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına, alacaklı aleyhine tazminata ve para cezasına karar verildiği, alacaklı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, 15.03.2018 ve 30.11.2018 tarihli raporlar imzanın borçluya ait olmadığı konusunda kesin kanaat
içermediğinden alacaklı aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmesine yer olmadığı gerekçesi ile alacaklının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, imzaya itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına ve alacaklı aleyhine tazminata ve para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Somut olayda; takip konusu bono üzerinde yapılan ilk inceleme sonrası alınan 21.03.2017 tarihli grafoloji uzmanı tarafından hazırlanan raporda bono üzerindeki keşideci imzasının borçlu ... eli ürünü olduğu mütalaa edilmiş, mahkemece aldırılan Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 21.08.2017 tarihli raporda borçlunun mukayese imzaları arasında biçimsel benzerlikler bulunmakla birlikte, gerek inceleme konusu imzanın basit tersimli, taklidi kolay bir imza olması, gerekse ...’ın mukayese imzalarının ileri derecede polimarf imzalar olmaları nedeniyle söz konusu senetteki borçlu imzasının ...’ın eli ürünü olduğu ya da olmadığı hususunda daha ileri bir tespite gidilemediği yönünde görüş bildirilmiş, mahkemece adli belge inceleme uzmanlarından kurulu üç kişilik bilirkişi heyetinden alınan 09.02.2018 tarihli raporda ise senette bulunan imzaların borçlu eli ürünü olmadığı mütalaa edilmiş, mahkemece ... Kriminal Laboratuvar Amirliği’nden alınan 15.03.2018 tarihli raporda inceleme konusu imzanın kişiye atfedilebilecek kadar kaligrafik ve karakteristik özellikler ihtiva etmemesi, taklidi kolay, basit tersimli imzalar olması nedeniyle, inceleme konusu senedin ödeyecek hanesindeki imzanın ... eli ürünü olup olmadığı hususunda bir kanaat bildirilemediği mütalaa edilmiş, mahkemece ... Kriminal Polis Laboratuvar Müdürlüğü’nden alınan 30.11.2018 raporda keşideci imzasının çizgisel el hareketlerinden oluşan basit tersimli imza olması sebebiyle ... elinden çıkıp çıkmadığı hususunda teknik incelemeye dayalı herhangi bir kanaat beyanında bulunulamayacağı mütalaa edilmiştir. Buna göre, kesin kanaat içeren 21.03.2017 tarihli ve 09.02.2018 tarihli raporlar arasındaki çelişki daha sonra alınan raporlar ile tam olarak giderilmeden ilk derece mahkemesince karar verilmiş ve Bölge Adliye Mahkemesince istinaf incelemesi yapılmıştır.
O halde, 21.03.2017 rapordaki tespit alacaklı lehine, 09.02.2018 tarihli rapordaki tespit borçlu lehine olduğu, daha sonra aldırılan raporların bu iki rapor arasındaki çelişkiyi gidermediği, çelişkinin giderilmesi için grafoloji alanında uzman üç kişilik ehil bilirkişi kurulundan rapor aldırılmak suretiyle oluşacak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, çelişki giderilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir.
SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi’nin 17.11.2021 tarih ve 2021/1052 E. - 2021/2605 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, bozma nedenine göre davacı ...’ın temyiz nedenlerinin incelenmesine yer olmadığına, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 29/06/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.