Esas No: 2022/7816
Karar No: 2022/8661
Karar Tarihi: 13.09.2022
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2022/7816 Esas 2022/8661 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2022/7816 E. , 2022/8661 K.Özet:
Borçlunun ödeme şartını ihlâl suçundan yargılanan sanığın, taahhüt tarihi ile son taksit tarihi arasındaki işleyecek faizi göstermediği gerekçesiyle unsurları oluşmayan müsnet suçtan beraat ettiği karar, daha sonra yapılan itiraz sonucunda bozuldu. Sanığın taahhüdü ihlâl suçunu işlediği sabit görüldü ve İcra ve İflas Kanunu'nun 340/1. maddesi uyarınca takdiren 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına karar verildi. Ancak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, taahhüt tutanağında belirsizlik bulunduğuna ve taahhüdün geçerli olmadığına dair gerekçelerle kararın kanun yararına bozulması istemiyle başvurdu. Sonuç olarak, sanık hakkında verilen tazyik hapsi kaldırıldı ve karar bozuldu. İlgili kanun madde ise 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 340/1. maddesi. Bu maddeye göre, taahhüdü ihlâl suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekâlet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlun
"İçtihat Metni"
Borçlunun ödeme şartını ihlâl suçundan sanık ... hakkında yapılan yargılama sonucunda sanığın taahhütte bulunduğu tutanakta taahhüt tarihi ile son taksit tarihi arasındaki işleyecek faiz gösterilmediğinden bahisle unsurları oluşmayan müsnet suçtan beraatine dair ... ... 12. İcra Ceza Mahkemesinin 26/09/2017 tarihli ve 2017/243 esas, 2017/547 sayılı kararına karşı yapılan itirazın kabulüne, beraat kararın kaldırılmasına ve taraf teşkili sağlanıp yargılama yapılmak üzere dosyanın mahkemesine icra dosyası ile birlikte iadesine ilişkin ... ... 13. İcra Ceza Mahkemesinin 18/07/2018 tarihli ve 2018/101 değişik ... sayılı kararını takiben, sanığın taahhüdü ihlâl suçunu işlediği sabit olmakla eylemine uyan 5358 sayılı Kanunla değişik 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 340/1. maddesi uyarınca takdiren 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına dair ... ... 12. İcra Ceza Mahkemesinin 19/11/2019 tarihli ve 2018/704 esas, 2019/684 sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin ... ... 13. İcra Ceza Mahkemesinin 26/02/2021 tarihli ve 2020/50 değişik ... sayılı kararı aleyhine ... Bakanlığı'nın 13/05/2022 gün ve 94660652-105-34-8431-2021-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 08/06/2022 gün ve KYB- 2022/74112 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize gönderilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
Yargıtay 19. Ceza Dairesinin 06/06/2018 tarihli ve 2018/3315 esas, 2018/7246 karar sayılı ilâmında; " ... tebligat gideri, tahsil harcı ve peşin harcın ayrı ayrı rakamsal olarak gösterilmediği, takip öncesi ve sonrası faiz ile ödeme taahhüdünden son taksit tarihine kadar işleyecek faizin taahhüt tutanağında ayrı ayrı gösterilmediği gibi, alacaklının son ödeme tarihine kadar işleyecek faizden feragat beyanının da yer almadığı, bu nedenlerle işleyen ve işleyecek faiz miktarının taahhüt tutanağında usulüne uygun olarak gösterilmemesi nedeniyle belirsizlik bulunduğu dolayısıyla sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmadığı anlaşılmakla, sanığın beraatine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesinde isabet görülmediği ... " şeklinde yer alan açıklamalar nazara alındığında,
Dosya kapsamına göre, 2004 sayılı Kanun'un 340. maddesi gereğince taahhüdü ihlâl suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekâlet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiği halde, ... ... 21. İcra Müdürlüğünün 2017/187 esas sayılı takip dosyasında mevcut olup haciz sırasında borçlu tarafından verilen 01/12/2020 tarihli ödeme taahhüdünde kalan borç miktarı, başvuru harcı, tebligat gideri ve peşin harç ayrı ayrı rakamsal olarak gösterilmediği gibi takip tarihinden taahhüt tarihine kadar işlemiş ve taahhüt tarihinden ödeme tarihine kadar işleyecek faiz olup olmadığının da açıkça belirtilmemiş olması nedeniyle belirsizlik bulunduğundan taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmaması nedeniyle beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden ... ... 13. İcra Ceza Mahkemesinin 26/02/2021 tarihli ve 2020/50 değişik ... sayılı kararının CMK’nın 309/4-d maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanık hakkında ödeme şartını ihlal eyleminden dolayı hükmolunan tazyik hapsinin kaldırılmasına, bu eylemle ilgili olarak sanık hakkında tazyik hapsi infaz edilmekte ise salıverilmesine; 13/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.