Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2006/9-21 Esas 2006/72 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2006/9-21
Karar No: 2006/72

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2006/9-21 Esas 2006/72 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Ankara 11. iş mahkemesinde açılan izin ücretinden kaynaklanan alacak davası sonucunda davanın kabulüne dair verilen kararın davalı vekili tarafından istenmesi üzerine, Yargıtay 9. Hukuk Dairesi tarafından bozulmuştur. Ancak, dava sonrası yapılan ıslahın kabul edilemeyeceği ve bozma kararından sonra tahkikat yapılmadığı için direnme kararı usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. Hukuk Genel Kurulu kararı ile davalı vekilinin temyiz itirazları kabul edilerek direnme kararı bozulmuştur. Mahkeme kararında Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 84. ve 87. maddeleri yer almaktadır. 84. maddeye göre ıslah, tahkikat bitene kadar yapılabilir, 87. madde ise Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu         2006/9-21 E.  ,  2006/72 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :  Ankara 11.İş Mahkemesi 
    Günü  : 27.7.2005    
    Sayısı  : 951-421    

    Taraflar arasındaki “izin ücretinden kaynaklanan alacak” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 11.İş Mahkemesince davanın  kabulüne dair verilen  22.3.2005 gün ve  2004/1405-2005/104 sayılı kararın incelenmesi davalı  vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 9.Hukuk Dairesinin 14.4.2005 gün ve 2005/10939-13333  sayılı ilamı ile;
    (...Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 04.02.1948 tarih ve 10-3 sayılı kararı uyarınca bozmadan sonra ıslah yapılabilmesi mümkün değildir. Mahkemece anılan İçtihadı Birleştirme Kararına aykırı olarak, Dairemizin bozma kararından sonra davacı tarafından verilen ıslah dilekçesine itibar edilmek suretiyle hüküm kurulması hatalıdır...)
    Gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
     TEMYİZ  EDEN  : Davalı vekili
    HUKUK GENEL KURULU KARARI
     Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
     Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 84.maddesine göre ıslahın; tahkikata tabi davalarda tahkikat bitinceye kadar, tahkikata tabi olmayan davalarda yargılamanın sonuna kadar yapılabileceği açıklanmıştır.
     Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 4/2/1948 tarih ve 1944/10 E., 1948/3 K. sayılı ilamında “...Islah, Yasanın 84.maddesinin açık kuralı içinde soruşturma ve yargılama bitinceye kadar yapılabilip, Yargıtay’ca karar bozulduktan sonra bu yoldan yararlanmaya olanak yoktur.” denilerek, kaide bu şekilde belirlenmiştir.
     Anayasa Mahkemesi 20/7/1999 gün ve 1999/ 1 E., 1999/33 K. sayılı ilamın da; sonuç olarak; 18/6/1927 günlü, 1086 sayılı “Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu”nun 87.maddesinin son tümcesinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar vermiştir.
     İptal edilen kısım son cümledir. “Müddei ıslah suretiyle müddeabihi tezyit edemez” amir hükmünü içermektedir.
     Görüldüğü gibi bundan böyle şartlar elverdiği zaman miktar artırılabilecektir. Bu iptal kararı ıslahın diğer maddelerinde değişiklik yapmamıştır. Bu nedenle, yukarda bahsedilen Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararı varlığını sürdürmektedir.
     Bu görüşümüzü, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 22/10/2003 gün ve 2003/9-596 E., 601 sayılı ilamıda “...bozmadan sonra ıslahla dahi dava sebebinin değiştirilmesinin olanaklı olmamasına göre, yerel mahkemenin davacının bozmadan sonra verdiği dilekçesini esas alarak davanın genel hükümlere dayalı tazminat davası olduğu yönündeki nitelendirmesi doğru olmadığından...” demek suretiyle teyit etmektedir.
     Somut olayda; Tüm deliller toplanmıştır. Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Dava husumetten red edilmiştir. Dosya esas yönünden de karar vermeye hazırdır. Bilirkişi incelemesi yapılıp, miktar belirlendikten sonra, karar verilinceye kadar ıslah yapma imkanı da vardır. Bu imkan kullanılmamıştır. Tahkikat bitmiştir. Usul işlemleri tamamlanmıştır. Bozmadan sonra herhangi bir tahkikatda yapılmamıştır. Yapılan ıslahın açıklanan nedenlerle kabulü mümkün değildir. Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır
     S O N U Ç : Davalı  vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine,  15.3.2006  gününde, oyçokluğu ile karar verildi.

    Hemen Ara