Esas No: 2022/7485
Karar No: 2022/9164
Karar Tarihi: 21.09.2022
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2022/7485 Esas 2022/9164 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2022/7485 E. , 2022/9164 K.Özet:
Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen ve temyiz edilen davanın reddedilmesine ilişkin kararın usul ve kanuna uygun olduğu belirtilmiştir. Davanın ihalenin feshi davası olduğu ve hukuki bilgiyle çözümlenmesi mümkün olduğu ifade edilmiştir. Mahkeme, bilirkişiye başvuruyu hatalı bulmuş, ancak dosyadaki diğer bilgi ve belgeler ile Bölge Adliye Mahkemesinin değerlendirmeleri dikkate alındığında kararın onanması gerektiği sonucuna varmıştır. Kararda, HMK'nun 266. maddesi ve 279. maddesinin 4. fıkrasına değinilmiştir. Hükümlerde, mahkemenin özel ya da teknik bilgi gerektiren hallerde bilirkişiye başvurma durumunu belirleyebileceği, ancak hukuki nitelendirme ve değerlendirmelerde bulunmasının bilirkişinin görevi olmadığı açıklanmaktadır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki asıl dava ile birleşen davanın davacıları tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
HMK’nun 266. maddesinde; “Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. (Değişik cümle: 3/11/2016-6754/49 md.) Ancak genel bilgi veya tecrübeyle ya da hâkimlik mesleğinin gerektirdiği hukukî bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişiye başvurulamaz.” hükmü getirilmiştir.
Aynı kanunun “Bilirkişi açıklamalarının tespiti ve rapor” başlıklı 279. maddesinin 4. fıkrasında da; “(Değişik: 3/11/2016-6754/54 md.) Bilirkişi, raporunda ve sözlü açıklamaları sırasında çözümü uzmanlığı, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hususlar dışında açıklama yapamaz; hâkim tarafından yapılması gereken hukuki nitelendirme ve değerlendirmelerde bulunamaz.” düzenlemesi yer almaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, dava, İİK. nun 134. maddesine dayalı ihalenin feshi davası olup, davanın hâkimlik mesleğinin gerektirdiği hukukî bilgiyle çözümlenmesi mümkündür.
Mahkemece duruşma hazırlığına ilişkin tensip tutanağının 6 numaralı bendinde ;
"6- Birleştirilen her iki dosya ve takip dosyasının kül halinde Hukukçu Hesap bilirkişisine tevdii ile;
Dava ve şikayete konu muhammen bedel, satış masrafları ve satış bedeli kapsamı ile ihale başlangıcından ve sonuna kadar bedel arttırımları hususunda rapor aldırılmasına, 350 TL bilirkişi ücretinin birleştirilen her iki dosyadaki avanslar toplamından karşılanmasına, aldırılacak raporun taraflara tebliğine, tebliğ masraflarının da birleştirilen her iki dosya kapsamındaki avanstan karşılanmasına, " şeklinde bir ara kararı alınarak bilirkişi incelemesi yaptırılmış,
Bilirkişi raporunda ihale ve icra safahatını açıkladıktan sonra sonuç olarak;
" Bu itibarla davaya ve takibe konu ihalede, dava ve birleşen davadaki iddialar da nazara alınarak, gerek ihaleye hazırlık ve gerekse de ihalede her hangi bir usulsüzlük olmadığından yapılan ihale usul ve yasaya uygundur. " görüşüne yer verilmiştir.
Mahkemenin hâkimlik mesleğinin gerektirdiği hukukî bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan bu davada, tensiben bilirkişiye başvurması ve yasaya aykırı şekilde hâkim tarafından yapılması gereken hukuki nitelendirme ve değerlendirmelerde bulunan bilirkişi raporunu hükme esas alması hatalı ise de, dosyadaki bilgi ve belgeler ile Bölge Adliye Mahkemesinin değerlendirmeleri dikkate alındığında temyiz edilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanması gerekmiştir.
SONUÇ;
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 Sayılı Kanun ile değişik İİK'nin 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 Sayılı HMK'nin 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA, alınması gereken 80,70 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenlerden tahsiline, 21/09/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.