Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2022/1866 Esas 2022/9256 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/1866
Karar No: 2022/9256
Karar Tarihi: 22.09.2022

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2022/1866 Esas 2022/9256 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Şikayetçiler, alacaklı tarafından ilamlı icra takibi yapılmak istenen ipoteğin limit ipoteği olduğunu ve ilamsız takip yapılması gerektiğini iddia etti. İlk Derece Mahkemesi, şikayeti reddetti fakat Bölge Adliye Mahkemesi, istinaf başvurusunu esastan reddetti. Yapılan tetkik sonucunda, şikayetçilerin temyiz itirazları kısmen kabul edildi ve icra emrinin iptaline karar verildi. İpotek veren mirasçıların takip konusu ilamlarda borçlular arasında yer almadıkları, limitin aşıldığı ve alacaklı tarafından ilamlı takip yapılamayacağı ortaya çıktı. Ayrıca, üst sınır ipoteğinin borcun ulaşacağı miktarı belirsizliği nedeniyle, taşınmazların ne miktar için teminat teşkil edeceği ipotek akit tablosundaki limitle sınırlandırıldığı belirtildi. Kararda, ilgili kanun maddeleri olan İİK'nun 150/h ve 150/ı maddeleri ile TMK'nun 851., 881. ve 875. maddeleri de detaylı ve açıklayıcı bir şekilde görüşleri desteklemek için kullanıldı.
12. Hukuk Dairesi         2022/1866 E.  ,  2022/9256 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçiler tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
    Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
    Alacaklı tarafından başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibinde, asıl borçlu şirket ile ipotekli taşınmaz maliki ... mirasçıları ... ve ....’ın, süresi içerisinde, takip dayanağı ipoteğin limit ipoteği olması ve muacceliyet koşullarının oluşmaması nedeniyle İİK’nun 150/ı maddesine göre ilamlı takip yapılamayacağının yanısıra, takip konusu mahkeme ilamlarında taşınmaz maliklerinin taraf olmadığını ve limitin aşıldığını ileri sürerek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurdukları, İlk Derece Mahkemesince, şikayetin reddine hükmedildiği, şikayetçiler tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği, kararın şikayetçiler tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır.
    İİK'nun 150/h maddesine göre; alacağın veya rehin hakkının yahut her ikisinin bir ilamda veya ilam mahiyetini haiz belgelerde tespit edilmiş olması halinde, ilamların icrasına dair hükümler kıyasen uygulanır.
    Takip konusu ipotek resmi senetlerinin incelenmesinde; 25.10.2001 tarihli ipotek belgesi ile tapunun 92 Parselinde kayıtlı 2 numaralı dükkan vasıflı taşınmaz üzerinde malik ... tarafından, ... ... Ltd. Şti.’nin doğmuş ve doğacak borçlarını teminen ... ... A.Ş. lehine, 40.000,00 TL tutarlı limit ipoteği tesis edildiği, müteakiben 13.11.2006 tarihinde ipoteğin 55.000,00 TL’ye, 28.3.2007 tarihinde de 70.000,00 TL’ye yükseltildiği, alacaklı tarafından takip dayanağı yapılan ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 05.12.2012 tarih ve 2009/793 E. - 2012/1263 K. sayılı ve ... ... 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 20.10.2015 tarih ve 2014/519 E. - 2015/996 K. sayılı ilamlarının incelenmesinde ise; davacısının Allianz ... A.Ş., davalılarının ... ... Ltd. Şti. ile ... olduğu, her iki ilamın hüküm kısmında ... ... Ltd. Şti. yönünden davanın kabul edilerek adı geçen şirket aleyhine alacağa hükmedildiği, diğer davalı ... yönünden ise “davanın açılmamış sayılmasına” karar verildiği görülmektedir. Buna göre ipotek veren ... mirasçıları olmaları nedeniyle ipotek borçlusu olarak haklarında takip başlatılan şikayetçiler ... ve .... yönünden ESAS NO : 2022/1866
    (takip konusu ilamlarda murisleri aleyhine hükmedilmiş bir alacak bulunmadığından) ilama bağlanmış bir alacaktan söz edilmesi mümkün değildir.
    Hal böyle olunca; ipotek borçluları ... ve .... hakkında İİK’nun 150/h koşulları oluşmadığından ve aynı Kanunun 150/ı maddesine göre de alacaklı, banka ve kredi veren kuruluşlardan olmadığından, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi yapılması mümkün olmayıp, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler uyarınca, İlk Derece Mahkemesince adı geçenler yönünden icra emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
    Öte yandan; TMK'nun 851. ve 881. maddelerinde ifadesini bulan ve muhtemel bir alacağın teminatı olarak tesis edilen üst sınır (limit) ipoteğinde, borcun ulaşacağı miktar belirsiz olduğundan, taşınmazların ne miktar için teminat teşkil edeceği ipotek akit tablosundaki limitle sınırlandırılmıştır. TMK'nun 875. maddesinde belirtilen ve ipotekle teminat altına alınan ana borç, faiz, icra takip giderleri ve taraflarca kararlaştırılan eklentilerden oluşan toplam borç miktarının, bu limiti aşması mümkün değildir (HGK. 24.05.1989 tarih ve 1989/11-294 E, 1989/378 K). Limit aşımına ilişkin şikayet, süresiz olarak her zaman ileri sürülebilir.
    Somut olayda; toplam ipotek limitinin 70.000,00 TL olmasına karşın, takip talebi ve icra emrinde istenen toplam alacağın 187.701,93 TL olduğu ve ayrıca takip tarihinden itibaren alacak kalemlerine işleyecek faiz, icra masrafları ve avukatlık ücretinin de talep edildiği görülmektedir. Bu durumda; her ne kadar asıl borçlu ... ... Ltd. Şti. hakkında İİK’nun 150/h maddesi gereğince, ilamdan kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip yapılabilmesi mümkün ise de; ipotek limitinin aşılması nedeniyle icra emrinde talep edilen ve ipotek limitinin üzerinde olan “ 117.701,93 alacak ile alacak kalemlerine işleyecek faiz, icra masrafları ve avukatlık ücreti” talepleri yönünden takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, aksi yönde hüküm tesisi de doğru bulunmamıştır.
    SONUÇ : Şikayetçilerin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddesi uyarınca, ... Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nin 08.12.2021 tarih ve 2021/573 E. - 2021/3291 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA ve ... ... 22. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 16.9.2020 tarih ve 2020/121 E. - 2020/28 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 22/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara