Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2022/3183 Esas 2022/10297 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/3183
Karar No: 2022/10297
Karar Tarihi: 13.10.2022

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2022/3183 Esas 2022/10297 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Alacaklı tarafından yapılan temyiz istemi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen karar incelendi. İcra mahkemesince yapılan inceleme sonucunda, senetlerdeki imzanın borçluya ait olmadığına karar verilmesi üzerine, takibin durdurulması ve alacaklının tazminat ile para cezasına mahkum edilmesine karar verildi. Ancak, mahkemece imza incelemesi yapılmadan önce imzanın şirketi temsilen yetkili olan kişiye ait olmadığı kabul edildiği için tazminat ve para cezasına hükmedilemeyeceği, alacaklının kötü niyetli veya ağır kusurlu olmadığı kesin olarak kanıtlanamadığı için de sorumlu tutulamayacağına karar verildi. Bu nedenle, ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerektiği belirtildi. 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddeleri uyarınca kararın kaldırılmasına ve düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararının bahsi geçen hususlar yönünden düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulması gerektiği belirtilirken, kararda İİK'nun 170/3,
12. Hukuk Dairesi         2022/3183 E.  ,  2022/10297 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
    Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
    İİK'nun 170/3. maddesi uyarınca icra mahkemesi, aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapacağı inceleme sonucunda inkar edilen imzanın borçluya ait olmadığına kanaat getirirse, itirazın kabulüne karar verir. İtirazın kabulü kararı ile takip durur. Aynı maddenin 4. fıkrasında ise; icra mahkemesince itirazın kabulüne karar verilmesi halinde, senedi takibe koymada kötüniyeti veya ağır kusuru bulunduğu takdirde alacaklının takip konusu alacağın % 20'sinden aşağı olmamak üzere tazminatla sorumlu tutulacağı ve alacağın % 10'u oranında para cezasına mahkum edileceği hususu düzenlenmiştir.
    Somut olayda alacaklı vekilinin henüz bilirkişi raporu alınmasına karar verilmeden önce 13.10.2016 havale tarihli cevap dilekçesinde, takibe konu senetlerdeki imzaların, Celil Cengiz Yetkin 'e ait olduğunu beyan ettiği, ticaret sicil kaydına göre senetlerin tanzim tarihi itibariyle şirket yetkilisinin münferiden ... olduğu, Adli Tıp Kurumu’nca düzenlenen 01.04.2019 tarihli raporda “… söz konusu imzaların ...'in mevcut mukayese imzaları arasında ilgi ve irtibat tespit edilemediğinin” bildirilmesi üzerine, mahkemece bu rapor esas alınarak asıl dava ve birleşen dava yönünden imzaya itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına ve alacaklının tazminat ile para cezasına mahkum edilmesine karar verildiği görülmektedir.
    Bu durumda; alacaklı tarafından imzanın bonoların keşide tarihi itibari ile şirketi temsile yetkili olan ...'e ait olmadığının kabul edilmesi karşısında mahkemece imza incelemesi yapılması gereksiz olup bu nedenle alacaklı aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilemeyeceği gibi, kabule göre de, hükme esas alınan raporda imzaların borçluya aidiyeti kesin olarak tespit edilemediğinden ve dolayısıyla alacaklının senedi takibe koymada kötüniyetli veya ağır kusurlu olduğu kesin olarak kanıtlanamadığından, bu nedenle de tazminat ve para cezası ile sorumlu tutulması isabetsiz olup, Bölge Adliye Mahkemesince; HMK’nın 353/1-b-2 ve 356. maddeleri gereğince, İlk Derece Mahkemesi kararının bahsi geçen husus yönünden düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulması gerekirken, bu yönde karar verilmediği anlaşılmış olmakla, İlk Derece Mahkemesi kararının belirtilen nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekmiştir.
    SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi’nin 21/12/2021 tarih ve 2021/584 E. - 2020/2978 K. sayılı kararının, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA, Soma İcra Hukuk Mahkemesi’nin 26/09/2020 tarih ve 2016/47 E. - 2020/65 K. sayılı kararının hüküm bölümünün asıl dava hakkında verilen tazminata ilişkin “2” nolu bendi ile para cezasına ilişkin “3” nolu bendinin tamamen silinerek karar metninden çıkartılmasına, yine hükmün birleşen dosya hakkında verilen kararın tazminata ilişkin “2” nolu bendi ile para cezasına ilişkin “3” nolu bendinin tamamen silinerek karar metninden çıkartılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 370/2. maddesi uyarınca ONANMASINA, mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 13/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara