Esas No: 2022/7207
Karar No: 2022/12251
Karar Tarihi: 24.11.2022
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2022/7207 Esas 2022/12251 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2022/7207 E. , 2022/12251 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi-borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Borçlunun ihalenin feshi istemiyle mahkemeye yaptığı başvuruda, İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddi ile ihale bedelinin %10 ‘u oranında para cezasına hükmedildiği, borçlunun istinaf yoluna başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği, bu kararın tebliğ üzerine borçlu tarafından temyiz yasa yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince temyiz harç ve giderlerinin yatırılması için süre verildiği ancak verilen süre içerisinde yatırılmadığından bahisle Bölge Adliye Mahkemesi’nin 15/04/2022 tarihli ek kararı ile temyiz dilekçesinin reddine karar verildiği, bu defa ek karara karşı borçlunun temyiz yoluna başvurduğu anlaşılmaktadır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2010/19-286 esas - 2010/330 karar sayılı kararında bir muhtıranın geçerli olması için gereken özellikler belirtilmiştir. Buna göre;
Temyiz harç ve giderlerinin eksik ödendiğinin anlaşılması halinde muhtıra gönderilerek kararı veren Hâkim veya Mahkeme Başkanı tarafından yedi günlük kesin süre içinde harç ve giderin tamamlanması, aksi halde temyizden vazgeçmiş sayılacağı hususu temyiz edene yazılı olarak bildirilir. Verilen süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde, mahkeme kararın temyiz edilmemiş sayılmasına karar verir. Bu kararın da temyiz edilmesi halinde 432. maddenin son fıkrası hükmü kıyasen uygulanır.
Hâkim veya Mahkeme Başkanı tarafından “temyiz harç ve giderlerinin tamamlanması için yedi günlük kesin süre” verilmesi ve ayrıca yazılı olarak “aksi halde temyizden vazgeçmiş sayılacağı hususu”nun bildirilmesi gerekmektedir.
Bu nedenle muhtırada Hâkim veya Mahkeme Başkanı’nın sicili ve imzası bulunmalıdır. Muhtıra Hâkim veya Mahkeme Başkanı tarafından imzalanmadan verilmişse, usulünce düzenlenmiş muhtıranın varlığından söz etmeye olanak yoktur.
Mahkeme Yazı İşleri Müdürü’nün veya kalem personelinin temyiz harcı veya giderinin tamamlanması için temyiz edene süre vermesi veya tebligat zarfı üzerine ihtar/uyarı şeklinde yazılan ve Hâkim imzası taşımayan muhtıra usule aykırıdır, Mahkeme Yazı İşleri Müdürü’nün veya kalem personelinin vermiş olduğu süre ya da tebligat zarfı üzerine ihtar/uyarı şeklinde yazılan ve Hâkim imzası taşımayan muhtıra üzerine temyiz harcını veya giderini ödememiş olan taraf, temyiz talebinden vazgeçmiş sayılamaz.
Yargıtay’ın kararlılık kazanmış uygulamasına göre, muhtırada yapılması gereken işlemin ne olduğu açıkça ve ilgili tarafın yanılmasına neden olmayacak biçimde gösterilmeli; bu açıdan ikmal edilecek harç ya da giderin miktarı ve yatırılma merci ve süresi, bunun yapılmamasının sonuçları net biçimde açıklanmalıdır. Örneğin, “dosyaya yatırılması” şeklindeki ifade tarafın yanılmasına neden olabileceğinden, bu ifadeyi taşıyan muhtıra geçersiz olacaktır.( HGK 2014/9-1743 E. 2017/372 K.)
Somut olayda, mahkemece borçluya gönderilen muhtıraya eksik giderin mahkeme veznesine yatırılması yerine “dosyamıza yatırılması” gerektiği şeklinde ihtar yazıldığı ve böylelikle gönderilen muhtıranın usulüne uygun olmadığı, anlaşılmaktadır.Anılan sebeple, borçluya gönderilen muhtıra usulsüz olduğundan, muhtıra tebliğine rağmen harcın süresinde tamamlanmaması sebebi ile borçlunun temyiz talebinin reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesinin 15/04/2022 tarihli ve 2021/1914 E. 2022/311 K. sayılı ek kararı hatalı olup, ek kararın kaldırılmasına oybirliği ile karar verildikten sonra borçlunun esasa ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine geçildi:
1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, şikayetçinin ihalenin feshi talebinin reddine yönelik temyiz itirazları ile aşağıdaki bendin dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Davacı aleyhine taktir edilen para cezasına ilişkin re'sen yapılan değerlendirmede;
İİK'nun ihalenin feshi şikayetine ilişkin usül ve esasları belirten 134. maddesine 24/11/2021 tarih ve 7343 sayılı Yasa'nın 27.maddesi ile eklenen fıkra ile;
"İhalenin feshi talebi üzerine icra mahkemesi talep tarihinden itibaren yirmi gün içinde duruşma yapar ve taraflar gelmeseler bile icap eden kararı verir.
Ancak ihalenin feshi talebinin usulden reddi gereken hâllerde duruşma yapılmadan da karar verilebilir. İcra mahkemesi;
1. Satış isteyen alacaklı, borçlu, mahcuzun resmî sicilinde kayıtlı olan ilgililer ve sınırlı ayni hak sahipleri ile pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler dışında kalan kişilerce talep edilmesi nedeniyle,
2. Satış isteyen alacaklı, borçlu, mahcuzun resmî sicilinde kayıtlı olan ilgililer ve sınırlı ayni hak sahipleri dışında kalan kişiler bakımından feragat nedeniyle,
3. İşin esasına girerek,
talebin reddine karar verirse ihalenin feshini talep edeni feshi istenen ihale bedelinin yüzde onuna kadar para cezasına mahkûm eder. " hükmü getirilmiştir.
Düzenlemenin gerekçesi, ihalenin feshi talebi yukarıdaki sebeplerle reddedilen davacının ihale sürecini uzatma amacı ile hareket edip, etmediğine ve fesih iddiasının ağırlığına göre para cezasının taktir edilebilmesini sağlamaktır.
Mahkeme, para cezasına hükmedecekse oranını davacının ihale sürecini uzatma amacı ile hareket edip, etmediğine ve fesih iddiasının ağırlığına göre ölçülü şekilde belirlemelidir.
Para cezasının oranı, hem istinaf aşamasında, hemde temyiz aşamasında re'sen değerlendirilir.
Para cezasının oranına ilişkin değişikliğin, ne zaman, ne şekilde uygulanacağına ilişkin olarak İİK'na 24/11/2021 tarih ve 7343 sayılı Yasa'nın 33. maddesi ile eklenen GEÇİCİ MADDE 18/4. maddesi;
"134 üncü maddede bu maddeyi ihdas eden Kanunla yapılan değişiklikler, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte ilk derece mahkemeleri ve bölge adliye mahkemeleri ile Yargıtayda görülmekte olan ihalenin feshi talepleri hakkında uygulanmaz. Ancak, ihale bedelinin yüzde
onuna kadar para cezasına mahkûmiyete ilişkin hüküm görülmekte olan ihalenin feshi talepleri hakkında da uygulanır. Temyiz kanun yolu incelemesi aşamasında bulunan dosyalar bakımından para cezasının oranına ilişkin olarak yapılan değişiklik tek başına bozma nedeni yapılamaz. Yargıtay değişikliği uygulamak suretiyle hükmü düzeltebilir. " hükmünü içermektedir.
Bu yasal düzenlemeler ve lehe değişiklik dikkate alınarak ihalenin feshi talebinin esastan reddi nedeni ile şikayetçi aleyhine hükmedilen para cezasının oranı değerlendirildiğinde;
Somut uyuşmazlıkta, şikayetçi/borçlu aleyhine ihale bedelinin % 10'u oranında para cezasına hükmedilmiş ise de, 7343 sayılı Kanun'la değişik İİK'nun 134/5-3 maddesi gereğince fesih gerekçeleri ve fesih isteyenin sıfatı gözönünde bulundurulduğunda davanın ihale sürecini uzatmaya matuf olmadığı görülmekle, Anayasa'nın 13.maddesinde düzenlenen ölçülülük ilkesi de nazara alınarak ihale bedelinin % 10'u olarak belirlenen para cezasının %5 oranında belirlenmesinin hak, nesafet ve ölçülülük ilkelerine uygun olacağı anlaşıldığından, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının para cezası yönünden düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:
1-Şikayetçi-borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi’nin 17.02.2022 tarih ve 2021/1914 E. - 2022/311 K sayılı kararının, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddeleri uyarınca (KALDIRILMASINA),
2-Ankara 3. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 07/10/2021 tarih ve 2021/1137 E. - 2021/1606 K. sayılı kararının hüküm fıkrasının para cezasına ilişkin “2” numaralı bendinde yer alan “ % 10’u oranında (40.270,00 TL)” ibaresinin hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine “% 5’i” ibaresinin yazılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2 ve 7343 sayılı Yasa' nın 33.maddesi ile eklenen GEÇİCİ MADDE 18/4. maddelerinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 370/2. maddesi uyarınca bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, harç alınmasına yer olmadığına, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine, dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 24/11/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.