Esas No: 2015/581
Karar No: 2015/485
Karar Tarihi: 07.05.2015
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/581 Esas 2015/485 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanık Osman için kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan verilen cezayı, sanığın uyuşturucu temin edip verdiği anlaşıldığı için yanlış değerlendirerek, uyuşturucu ticareti yapma suçundan mahkum etmek gerektiğine karar verdi ve mahkumiyet hükmünü bozdu. Sanık Hakan hakkında ise kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçuyla cezalandırılmıştı. Mahkeme, sanığın bu suç nedeniyle daha önce tedavi ya da denetimli serbestlik tedbiri almadığı tespit edilirse, hükmün ağırlaştırılması gerektiği belirtildi. Ancak, sanığın bu suçu tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri sürecinde işlediği tespit edilirse, davanın düşmesi gerektiği söylendi. Bu hüküm de bozuldu.
Kanun Maddeleri:
- Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 188/3-4. Maddeleri: Uyuşturucu Maddelerin Ticareti Suçu
- TCK'nın 191. Maddesi: Kullanmak İçin Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde Bulundurma Suçu
- TCK'nın 5320 sayılı Kanun'a eklenen Geçici 7. Maddesi'nin 2. Fıkrası: 191. Maddeden Kaynaklanan Hüküml
20. Ceza Dairesi 2015/581 E. , 2015/485 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
2-...
Suçlar : 1-Uyuşturucu madde ticareti yapma(sanık ... hakkında)
2-Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma(sanık Hakan hakkında)
Hüküm : Her iki sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkûmiyet
2- Sanık Hakan müdafii
3- Cumhuriyet savcısı(sanık ... aleyhine)
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Sanık Osman hakkındaki mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Diğer sanıkların da içinde bulunduğu sürücülüğünü sanığın yaptığı araçta yapılan aramada, şoför kol dayama yerinde net 0,14 gram kokain, sanık ...’ın üzerinden attığı poşet içerisinde net 0,04 gram kokain ve sanık ...’ın üzerinde 3 ayrı pakette net 0,25 gram kokain ele geçirildiği, olay yakalama tutanağı, sanık savunmaları ve tüm dosya kapsamından sanık ...’ın kokain temin edip verme eylemini gerçekleştirdiği anlaşılmasına göre; TCK"nın 188/3-4. maddesinde belirtilen suçtan mahkûmiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, suçun niteliği yanlış değerlendirilerek kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafileri ve Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
B) Sanık Hakan hakkındaki mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra;
1- Sanık hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse, bu suç nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan sanık hakkında, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanun"un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına",
2- Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
07.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.