Uyuşturucu madde ticareti yapma - Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/2363 Esas 2015/424 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/2363
Karar No: 2015/424
Karar Tarihi: 05.05.2015

Uyuşturucu madde ticareti yapma - Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/2363 Esas 2015/424 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Bu mahkeme kararında, sanığın uzerinde hukuka uygun bir arama kararı olmadığı için ele geçirilen uyuşturucu maddenin kullanım amacıyla bulundurulduğu kabul edilerek uyuşturucu ticareti suçundan beraat kararı verilmesine karar verilmiştir. Ancak, sanığın kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkum edildiği kısımda, sanığın daha önce benzer bir suçtan dolayı tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında da bu suçu işleyip işlemediği belirlenmeden karar verildiği tespit edilmiştir. Bu nedenle, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan verilen mahkumiyet hükmü bozulmuştur. Kanunlar olarak ise bahsedilen maddeler şunlardır: 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi, Türk Ceza Kanunu'nun 191. maddesi, 5320 sayılı Kanun'a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası, ve Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223. maddesinin 8. fıkrası.

 

 

20. Ceza Dairesi         2015/2363 E.  ,  2015/424 K.

  •  


"İçtihat Metni"

Mahkeme :. Ağır Ceza Mahkemesi
Suçlar : a) Uyuşturucu madde ticareti yapma
b ) Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hükümler : 1- Beraat (Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan)
2- Mahkûmiyet (Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan)
Temyiz Edenler : a) Cumhuriyet savcısı (Beraat hükmüne yönelik olarak ve sanık aleyhine)
b) Sanık müdafii
b) Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün bozulması
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
A) "Uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan kurulan beraat hükmünün incelenmesinde:
Sanığın üzerinde yapılan arama işlemine dayanak olan bir arama kararının olmaması sebebiyle işlemin hukuka aykırı olduğu ve elde edilen bulguların delil olarak kullanılamayacağı gerekçesiyle sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerekirken, ele geçirilen suç konusu uyuşturucu maddenin kullanma amacıyla bulundurulduğu kabulüyle beraat kararı verilmesi sonuca etkili görülmediğinden; Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, sonucu itibariyle doğru olan beraat hükmünün ONANMASINA,
B) "Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra;
a) Sanık hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse, bu suç nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan sanık hakkında, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanun"un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına",
b) Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine”
Karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA,
05/05/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.














 

 

 

Hemen Ara