Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/1384 Esas 2015/423 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/1384
Karar No: 2015/423
Karar Tarihi: 05.05.2015

Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/1384 Esas 2015/423 Karar Sayılı İlamı

20. Ceza Dairesi         2015/1384 E.  ,  2015/423 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
    b) Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma (Sanık ... hakkında)
    Hükümler : a) Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyet (Tüm sanıklar hakkında)
    b) Tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri (Sanık Musa hakkında)

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
    A) Sanık Musa hakkında "Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçundan verilen karara yönelik kanun yolu isteğinin incelenmesinde:
    Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 20.03.2012 tarihli ve 2011/785-2012/101 sayılı kararında açıklandığı üzere; “kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma” suçundan dolayı, TCK"nın 191. maddesinin 2. fıkrası gereğince verilen “tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararın, sözü edilen fıkraya 6217 sayılı Kanunla eklenen cümlenin yürürlüğe girdiği 14.04.2011 tarihinden önce ya da sonra verilip verilmediğine bakılmaksızın, temyiz değil itiraz kanun yoluna tabi olması nedeniyle, itirazla ilgili gerekli kararın yetkili ve görevli itiraz merciince verilmesi için, bu suçla ilgili olarak dosyanın incelenmeksizin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na İADESİNE,
    B) Sanıklar .. ve ... hakkında kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde:
    Suç konusu 1055 gram esrarı evinde bulunduran sanık Şükran"ın, suçun kanuni tanımında yer alan kullanma dışında bir amaçla “uyuşturucu madde bulundurma” fiilini gerçekleştirdiği ve TCK"nın 37. maddesi kapsamında “fail” konumunda olduğu gözetilmeden, suçun işlenmesine yardım ettiği gerekçesiyle TCK"nın 39. maddesi uyarınca cezasından indirim yapılması, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni sayılmamıştır. Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile eleştiri ve aşağıda belirtilenler dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- Hükmolunan adli para cezalarının ve yargılama giderlerinin, 5083 sayılı Kanun"un 1. maddesi ile hükümden sonra 01.01.2009 tarihinde yürürlüğe giren Bakanlar Kurulunun 04.04.2007 tarih ve 2007/11963 sayılı kararının 1. maddesi uyarınca Türk Lirası (TL) olarak belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    2- Sanıklar hakkında TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrası uygulanırken, sanıkların bu hakları kullanmaktan yoksunluğunun; (3) numaralı fıkra gereğince kendi altsoyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmelerine kadar, (2) numaralı fıkra gereğince ise diğer haklar ve yetkiler yönünden hapis cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar süreceğinin gözetilmemesi,
    3- 5271 sayılı CMK’nın 325. maddesinin 2. fıkrası uyarınca, sanıklara sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinin ayrı ayrı yükletilmesi gerekirken, yargılama giderinin sanıklardan müteselsilen tahsiline karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, sanıkların temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, CMUK"nın 321. maddesi gereğince hükümlerin BOZULMASINA; ancak bu aykırılıkların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan;
    1- YTL olarak hükmolunan adli para cezasının ve yargılama giderinin TL"ye dönüştürülmesi,
    2- TCK’nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümlerin hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına“ ibaresinin yazılması,
    3- Hükümdeki yargılama giderlerine ilişkin bölümde yer alan “her üç sanıktan müteselsilen tahsiline” ibaresinin “sanıklardan eşit olarak alınarak hazineye gelir olarak kaydedilmesine” biçiminde değiştirilmesi,
    Suretiyle, hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    C) Sanık Vildan hakkındaki mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
    Suç konusu esrarı sanık olan oğlu ... ile birlikte evinde bulunduran ve sonrasında diğer sanık .. teslim eden sanık ..., suçun kanuni tanımında yer alan kullanma dışında bir amaçla “uyuşturucu madde bulundurma” fiilini gerçekleştirdiği ve TCK"nın 37. maddesi kapsamında “fail” konumunda olduğu gözetilmeden, suçun işlenmesine yardım ettiği gerekçesiyle TCK"nın 39. maddesi uyarınca cezasından indirim yapılması, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni sayılmamıştır.
    Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile eleştiri ve aşağıda belirtilenler dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- Hükmedilen gün para cezasının, adli para cezasına çevrilmesinin dayanağı olan yasa maddesinin ve kaç TL üzerinden paraya çevrildiğinin gösterilmemesi,
    2- Hükmolunan adli para cezasının ve yargılama giderinin, 5083 sayılı Kanun"un 1. maddesi ile hükümden sonra 01.01.2009 tarihinde yürürlüğe giren Bakanlar Kurulunun 04.04.2007 tarih ve 2007/11963 sayılı kararının 1. maddesi uyarınca Türk Lirası (TL) olarak belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    3- Sanık hakkında TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrası uygulanırken, sanığın bu hakları kullanmaktan yoksunluğunun; (3) numaralı fıkra gereğince kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmesine kadar, (2) numaralı fıkra gereğince ise diğer haklar ve yetkiler yönünden hapis cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar süreceğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, CMUK"nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA; ancak bu aykırılıkların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan;
    1- Hüküm fıkrasının bu sanıkla ilgili 3. bendinin altındaki 7. paragrafında yer alan “Sanığa yükletilen 1000 YTL” ibaresinden önce gelmek üzere “Sanığın 5237 sayılı TCK"nın 52. maddesinin 2. fıkrası uyarınca bir gün karşılığı 20 TL"den 1000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” ibaresinin yazılması,
    2- YTL olarak hükmolunan adli para cezasının ve yargılama giderinin TL"ye dönüştürülmesi,
    3- Sanık Vildan hakkında TCK’nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına“ ibaresinin yazılması,
    Suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 05.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara