20. Ceza Dairesi 2015/2464 E. , 2015/418 K.
"İçtihat Metni"Yüksek Adalet Bakanlığı"nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan hükümlü ... hakkında .... Sulh Ceza Mahkemesi"nce 15.10.2010 tarihinde 2009/1801 esas ve 2010/956 karar sayı ile verilen hapis cezası ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararın kanun yararına bozulmasına ilişkin talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 13.11.2014 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı. Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
.... Sulh Ceza Mahkemesi"nce 15.10.2010 tarihinde 2009/1801 esas ve 2010/956 karar sayı ile verilen, hükümlü ..."ın TCK"nın 191/1. maddesi gereğince 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, ayrıca aynı Kanunun 191/2. maddesi gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına, 191/6. maddesi gereğince hakkında hükmolunan cezanın infazının ertelenmesine ve 191/7. maddesi gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranması halinde cezanın infaz edilmiş sayılmasına ilişkin hükmün kesinleştiği; hükümlü ..."ın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerini yerine getirmemesi üzerine, .... Sulh Ceza Mahkemesi"nce 31.01.2013 tarihinde 2009/1801 esas ve 2010/956 karar sayılı ek karar ile hükümlünün tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uymadığı gerekçesiyle TCK"nın 191/1 ve 57/7. maddesi gereğince 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve sağlık kuruluşunda tedavi altına alınmasına karar verildiği, ek kararın tebliği sırasında hükümlünün annesinin, oğlu...ın önceden vefat ettiğini belirtmesi üzerine tebligatın yapılamadığı, bunun üzerine yapılan araştırma sonucunda, gerçek ..."ın 20.05.1995 tarihinde vefat ettiği, olayın gerçek failinin...ın kardeşi ... olduğu hususlarının mahkemece tespit edildiği, ..."ın mahkemece alınan ifadesinde de, ölen kardeşi...ın nüfus cüzdanına kendi fotoğrafını yapıştırdığını ve olayın gerçek failinin kendisi olduğunu, olay günü yakalandığında da bu sahte kimliği kullanarak kendisini ... olarak tanıttığını beyan etmesi üzerine ... hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma, iftira ve resmî belgede sahtecilik suçlarından dolayı suç duyurusunda bulunulduğu ve mahkemenin ... hakkında kurduğu hükme karşı kanun yararına bozma talebinde bulunduğu anlaşılmıştır.
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, "Dosya kapsamına göre, sanık ..."ın 20/05/1995 tarihinde vefat ettiğinin anlaşılması karşısında, 5237 sayılı Kanun"un 64/1. maddesinde yer alan "Sanığın ölümü hâlinde kamu davasının düşürülmesine karar verilir...." hükmü gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının düşürülmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir." denilerek, .... Sulh Ceza Mahkemesi"nin 15.10.2010 tarihli kararının bozulması istenmiştir.
Kanun yararına bozma talebine dayanan ihbarnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; .... Sulh Ceza Mahkemesi"nin 15.10.2010 gün ve 2009/1801 esas, 2010/956 karar sayılı hükmünün 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince BOZULMASINA;
aynı Kanun’un 309. maddesinin 4. fıkrasının (d) bendinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanığın ölmüş olması nedeniyle 5237 sayılı TCK’nın 64 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri uyarınca, hakkında açılan KAMU DAVASININ DÜŞMESİNE, dosyanın adı geçen Mahkemeye iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmesine, 05.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.