20. Ceza Dairesi 2015/238 E. , 2015/166 K.
"İçtihat Metni"Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu Madde Ticareti Yapma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Tekirdağ il merkezinde oturan bazı kişilerin uyuşturucu madde ticareti yaptıklarına ilişkin ihbarlar ve istihbarî bilgi edinilmesi üzerine, gizli soruşturmacı görevlendirilmesi kararı alınmıştır.
Gizli soruşturmacı 25.07.2014 tarihinde sanığın evinin önünden geçtiği esnada sanık ile iletişime geçerek, sanıktan 30 TL karşılığında net ağırlığı 0,7 gram olan esrar satın almıştır. Böylece sanığın "satmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde bulundurma" suçu belirlenmiş ve delil elde edilmiştir. Buna rağmen aynı soruşturmacı 05.08.2014 tarihinde aynı yerde sanıktan 40 TL verip tekrar net ağırlığı 1,0 gram esrar, 08.08.2014 tarihinde 5 TL karşılığında 0,05 gr esrar ve 15.08.2014 tarihinde 50 TL karşılığı 0,9 gr esrar olmak üzere 4 kez toplamda 2,65 gr esrar satın almıştır.
Somut olayda, sanığın atılı suçu "örgüt faaliyeti çerçevesinde işlemediğinden” bu suçla ilgili gizli soruşturmacı atanması kanuna aykırıdır. Ancak kolluk görevlisi “suçu ve failini belirleme, suçla ilgili delilleri toplama” konusundaki genel görevi kapsamında, örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmese de, uyuşturucu ticareti yapma suçu ile ilgili olarak, alıcı rolüne girerek sanıktan uyuşturucu madde alabilir. Bu şekilde elde edilen delil hukuka uygundur.
Adli kolluk görevlisinin 25.07.2014 tarihinde sanıktan 30 TL karşılığı 1 paket uyuşturucu madde (esrar) satın alması üzerine sanığın "satmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçu belirlenmiş ve bu suçun delili elde edilmiştir. Buna rağmen adli kolluk görevlisinin açık kimlik bilgilerini bildiği sanıktan tekrar 3 kez uyuşturucu madde alması gereksiz olduğu gibi görevleri kapsamında da değildir. Öte yandan, gizli soruşturmacıların asıl amacı "uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak" değil, "suçu ve failini belirlemek, suçla ilgili delilleri elde etmekten ibarettir." Bu nedenlerle gizli soruşturmacı tarafından sanıktan ikinci kez esrar alınması, ayrıca suç oluşturmayacağı ve gerçek anlamda bir "alım -satım" söz konusu olmadığı gözetilmeden atılı suçun zincirleme olarak işlendiği kabul edilerek, sanığın cezasının TCK’nın 43. maddesi ile artırılması suretiyle fazla ceza tayin edilmesi;
Yasaya aykırı sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan hükmün, BOZULMASINA,17.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.