Esas No: 2015/8185
Karar No: 2015/4749
Karar Tarihi: 18.11.2015
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/8185 Esas 2015/4749 Karar Sayılı İlamı
20. Ceza Dairesi 2015/8185 E. , 2015/4749 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 10 - 2015/34065
Mahkeme : NİZİP Ağır Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi- Numarası : 17.12.2014 – 2014/171 esas ve 2014/208 karar
Suçlar : a) Uyuşturucu madde ticareti yapma ( İsa, Mehmet, Ömer Faruk, Mustafa, Uğur, Saim ve Müslüm hakkında)
b) Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma (sanık Cüneyt hakkında)
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Gerekçeli karar başlığında suç tarihlerinin “18.03.2014–10.04.2014–17.04.2014” yerine “18.03.2014–10.04.2014–27.05.2014" olarak yanlış yazılması, tutuklu sanıkların tutuklama tarihlerinin yazılmaması ile sanık C.müdafinin adının yazılmaması mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
Sanıklar M.. B.. ve Ö.. O.. hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan açılan dava ile ilgili Mahkemesince her zaman karar verilmesi mümkün görülmüştür.
27.08.2014 tarihli duruşmada iddianame ve eklerinin okunduğunun belirtilmesi ve hükme esas alınan olay tutanakları, fiziki takip tutanakları, sanıkların iletişimlerinin tespitine ilişkin çözüm tutanakları, ele geçen uyuşturucu maddelere ilişkin ekspertiz raporları, sanıklara ait nüfus ve adli sicil kayıtları iddianame eki kapsamında olduğundan tebliğnamedeki 1 numaralı bozma düşüncesi benimsenmemiştir.
A) Sanıklar İ. M. Ö.F. M.ve U. hakkındaki mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenlerin dışında doğru olarak belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Sanık İ. tekerrüre esas alınan Nizip Asliye Ceza Mahkemesi’nin 15.02.2012 tarih 2011/230 esas ve 2012/224 karar sayılı ilamına konu olan suçu işlediği tarihte 18 yaşından küçük olması nedeniyle bu hükmün 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesinin 5. fıkrası uyarınca tekerrüre esas alınamayacağı, ancak Nizip 2. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 05.02.2014 tarih, 2013/314 esas ve 2014/74 karar sayılı ilamı ile verilen 1 yıl hapis cezasına ilişkin mahkûmiyetinin tekerrüre esas teşkil ettiğinin gözetilmemesi,
2- Adli emanetin 2014/468 ve 2014/580 sırasına kayıtlı bulunan delil niteliğindeki sanıkların konuşmalarının bulunduğu DVD"lerin dosyada delil olarak saklanmalarına karar verilmesi yerine TCK"nın 54/1-4. maddesi uyarınca müsaderelerine karar verilmesi,
3- ... Kriminal Polis Laboratuvarınca suç konusu uyuşturucu maddelerden alınan tanık numunelerin de müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Kanuna aykırı, Cumhuriyet savcısı, sanıkların müdafileri ile sanıklar İ. M. ve M. temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükümlerin BOZULMASINA; ancak bu aykırılıkların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan;
1- Hüküm fıkrasından sanık İsa hakkında tekerrür uygulanmasına ilişkin bölümünün çıkarılması ve yerine “sanık İsa hakkında tekerrür oluşturan Nizip 2. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 05.02.2014 tarih, 2013/314 esas ve 2014/74 karar sayılı ilamı ile verilen 1 yıl hapis cezası nedeniyle, hükmolunan cezanın 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesinin 6 ve 7. fıkraları uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezasının infazından sonra sanık hakkında denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına" ibaresinin yazılması
2- Hüküm fıkrasındaki müsadereye ilişkin bölümünde yer alan "2014/468 ve 2014/580" ibarelerinin çıkarılması, müsadereye ilişkin bölümün sonuna gelmek üzere " Nizip Adli Emanetinin 2014/468 ve 2014/580 sırasında kayıtlı sanıkların konuşmalarının bulunduğu DVD"lerin dosyada delil olarak saklanmalarına” ibaresinin hüküm fıkrasına eklenmesi,
3- Hüküm fıkrasının müsadereye ilişkin kısmında yer alan "eşyaların" ibaresinden sonra gelmek üzere "ve Adana Kriminal Polis Laboratuvarınca alınan tanık numunelerin" ibaresinin eklenmesi,
Suretiyle, hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B) Sanıklar Saim, Müslüm ve Cüneyt hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde:
Sanık C. hakkında 5237 sayılı TCK"nın 191/1 ve 62 maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, ayrıca aynı maddenin 6. fıkrası yollaması ile 2. fıkrası uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verildiği, hükmün temyize tabi olduğu anlaşıldığından Mahkemenin verdiği 25.12.2014 tarihli karar ile Gaziantep 4. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 12.01.2015 tarih, 2015/17 değişik iş sayılı kararlarının hukuki değerden yoksun oldukları kabul edilerek sanık C.müdafiinin temyizi nedeniyle de inceleme yapılmıştır.
1- Dosyadaki bilgi ve belgelere göre sanık Saim"in 10.04.2014 tarihinde ele geçirilen suç konusu uyuşturucu maddeleri diğer sanıklar Müslüm ve Cüneyt ile birlikte kullanmak için bulundurduğu sabit ise de; 17.04.2014 tarihinde hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yapılan M.. Ş.."de ele geçen uyuşturucu maddeyi birlikte kullandıklarına ilişkin, savunmasının aksine kuşku sınırlarını aşan kesin ve yeterli delil bulunmadığı gibi bu tarihte uyuşturucu madde kullandığının da teknik yöntemler ile belirlenmediği de gözetilmeden bu eylemi nedeni ile sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerekirken, atılı suçun zincirleme olarak işlendiği kabul edilerek cezasının TCK"nın 43. maddesi ile arttırılması suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
2- Sanıklar hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra;
Sanıklar hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse, bu suç nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan sanık hakkında, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanun"un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına",
Sanıklar bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine”,
Karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
3- Kabule göre;
a) Hükme esas alınan ve 17.04.2014 tarihinde hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yapılan M.. Ş.."de ele geçirilen suç konusu uyuşturucu maddeye ilişkin ekspertiz raporunun dosyada bulunmadığı anlaşıldığından; ele geçen maddeye ilişkin ekspertiz raporunun varsa aslı veya onaylı örneğinin getirtilerek bu dosya içine konulması, yoksa bu maddeye ilişkin ekspertiz raporu alınması gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
b) Sanık Saim hakkında hükmün 17.04.2014 tarihli olaya ilişkin gerekçe bölümünde “sanık S.. N.."ın kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçunu işlediği sabit görüldüğünden atılı suçtan cezalandırılmasına karar vermek gerekmiş, sanığın aynı suçu iki kez işlediği” şeklindeki gerekçe gösterilerek sanığın cezasının TCK 43/1 maddesi uyarınca artırıldığı belirtilmesine karşın, hükmün esasını oluşturan kısa karar ve gerekçeli kararın hüküm fıkrasında “Sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçu ve başka suçlardan sabıkalarının bulunduğu” şeklindeki gerekçe ile sanık hakkında TCK"nın 43. maddesinin uygulanması suretiyle, gerekçe ve hüküm fıkraları arasında çelişki oluşturularak hükmün karıştırılması,
c) 5237 sayılı TCK"nın 191/1. maddesinde sadece hapis cezası öngörüldüğü halde sanık Saim hakkında ayrıca adli para cezasına da hükmedilmesi,
d) Sanık S.hakkında Şanlıurfa 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 24.06.2010 tarih 2010/77 esas ve 2010/169 karar sayılı ilamı ile TCK"nın 188/3, 62. maddeleri gereğince verilen 5 yıl hapis ve 10.000 TL adli para cezasına ilişkin ilamı tekerrüre esas alındığı halde, hükmün esasını oluşturan kısa karar ve gerekçeli kararın hüküm fıkrasında mahkeme isminin infazda tereddüt yaratacak şekilde Şanlıurfa 3. Asliye Ceza Mahkemesi olarak yanlış yazılması;
Kanuna aykırı, Cumhuriyet savcısı, sanıkların müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA,
18.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.