Esas No: 2021/998
Karar No: 2021/2547
Karar Tarihi: 08.06.2021
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2021/998 Esas 2021/2547 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :...Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen kararın temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili; davalı kooperatifin üyesi olduğunu, halen kendisine ait araçla taşıma işi yaptığını, davacının kooperatif üyelerinin bir kısmının kooperatiften atıldığına dair duyumlar alması üzerine kooperatife gittiğini ve kendisinin de üyeliğinin düşürüldüğünü öğrendiğini, davacının ortaklıktan çıkarılması ve üyeliğinin düşürülmesi işleminin usul ve esas bakımından kanunlara aykırı olduğunu ileri sürerek, ihraç kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davacının 1163 sayılı Kooperafitler Kanunu ve Kooperatif Ana Sözleşmesinin 10/3-5. Fıkralarındaki şartları kaybetmiş olması sebebi ve 14/1-2. maddesi gereğince 15.06.2011 tarihinde yönetim kurulu kararı gereğince ortaklıktan çıkarıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamında; davacıya usulünce yapılmış geçerli ihtarnamelerin bulunmadığı ve temerrüde düşürülmediği gerekçesiyle davanın kabulüne, ihraç kararının iptaline karar verilmiş, karara karşı davalı vekili istinaf talebinde bulunmuştur.
Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesince; davacının aidat yükümlülüğü bulunan kooperatife aidat ödemediği, kooperatife uzun süre uğramadığı, aidat borcunun bulunup bulunmadığını takip etmediği anlaşıldığından davacının ihraç kararını zımnen kabul ettiği, üyelik haklarından zımnen vazgeçtiği ve ortaklıktan çıkma iradesini bu şekilde ortaya koyduğu, davanın bu nedenle TMK" nın 2. maddesinde öngörülen iyi niyet kuralına aykırı olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf taleplerinin kabulüyle yeniden esas hakkında davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali istemine ilişkindir.
Kooperatiften çıkarılan ortağın hak ve borçları, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 16/son maddesi gereğince ihraç kararının kesinleşmesine kadar devam eder. Aidat yükümlülüğü bulunan bir kooperatifte ortağın uzun süre uğramaması, aidat borcunun bulunup bulunmadığını takip etmemesi halinde üyeliğinin sona erdiğini ortağın zımnen kabul ettiği, diğer anlatımla üyelik haklarından zımnen vazgeçtiği, eylemli olarak ortaklıktan çıkma iradesini yansıttığı ve böyle bir davacının açtığı davanın TMK"nın 2. maddesinde öngörülen iyi niyet kuralına aykırı düştüğü ilke olarak kabul edilmelidir. Mahkemece ve Bölge Adliye Mahkemesince kooperatifin aidat toplayan bir kooperatif olup olmadığı, davacının kooperatifle ilişki kurup kurmadığı hususları yeterince araştırılmamıştır.
Bu durumda mahkemece, davalı kooperatifin defter, kayıt ve belgelerinin öncelikle kooperatiften istenilmesi, ibraz edilmezse kooperatifin adresinde defter ve kayıtların incelenmesi için keşif yapılması, buna rağmen inceleme yapılamaz ya da defter ve belgelere ulaşılamaz ise Ticaret Sicil Memurluğundan, mümkün olmazsa kooperatif anasözleşmesinin 41. maddesi uyarınca ilgili bakanlık il müdürlüğünden, kooperatifin bilançosu, gelir gider cetvelleri, yönetim ve denetim raporları, genel kurul tutanakları, ortaklık cetvelleri celbedilip kooperatif konusunda uzman bilirkişi aracılığı ile inceleme yapılarak, genel kurul kararları ile aidat alınmasına ilişkin karar alınıp alınmadığı ve davacının varsa kooperatifin banka hesabına aidat yatırıp yatırmadıkları, diğer anlatımla kooperatifin aidat toplayan bir kooperatif olup olmadığı, davacının varsa ödeme yükümlülüklerini yerine getirip getirmediği, davalının davacıyı genel kurul toplantılarına çağırıp çağırmadığı, hazirun listelerinde isminin yer alıp almadığı, kooperatif ile ilişkisini devam ettirip ettirmediği hususunda rapor alınıp, anasözleşme ya da alınan bir genel kurul kararı uyarınca ortağın kooperatifle bağlantı kurmasını zorunlu kılan başka bir yükümlülüğü varsa, bunun üzerinde de durularak, sonuç olarak davacının 15.06.2011 tarihi ile dava tarihi arasında geçen süre itibariyle davanın TMK"nın 2. maddesine uygun olup olmadığının ve davanın bu nedenle reddi gerekip gerekmediğinin yeterince tartışılması, sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken, bu yönden eksik incelemeye dayalı olarak, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin ilk derece mahkemesince verilen kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında verdiği karar usul ve yasaya aykırı görüldüğünden BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, HMK"nun 373/2. maddesi gereğince dosyanın Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesine, kararın bir örneğinin de ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 08.06.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.