Esas No: 2015/15274
Karar No: 2015/4648
Karar Tarihi: 12.11.2015
Suç işlemek amacıyla kurulan örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma - Suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetme - Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/15274 Esas 2015/4648 Karar Sayılı İlamı
20. Ceza Dairesi 2015/15274 E. , 2015/4648 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suçlar : 1-Suç işlemek amacıyla kurulan örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma: Tüm sanıklar hakkında
2- Suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetme: Sanıklar
... ve ...hakkında
3-Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma: Sanıklar
... ve ... dışında diğer sanıklar hakkında
Hükümler : 1-Mahkûmiyet:Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan
sanıklar... ve hakkında
2-Beraat: Suç işlemek amacıyla kurulan örgüt faaliyeti
çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan
sanıklar ....ve ... hakkında
3-Beraat: Suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetme,
suç işlemek amacıyla kurulan örgüte olma üye suçundan tüm sanıklar hakkında
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Sanık ... müdafiinin temyiz incelenmesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin talebinin hükmedilen cezanın süresi dikkate alınarak 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 318. ve CMK"nın 299. maddeleri uyarınca reddine karar verilerek, temyiz incelemesi, sanıklar .... ve.... müdafilerinin duruşma isteği üzerine oybirliğiyle, sanıklar ....ve ... hakkında ise müdafilerinin duruşmalı temyiz isteği hakkında üye .... ve üye ...’ın karşı oyları ve oyçokluğuyla duruşmalı olarak, diğer sanıklar hakkında duruşmasız olarak yapıldı.
1-Sanıklar ... ve.... hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetme; sanıklar.... ve... hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüte olma suçundan verilen beraat hükümlerinin incelenmesi:
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
2-Sanıklar....ve ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
A-Suç konusu ele geçirilen net 27.356 gram eroinin miktarına bağlı olarak oluşturduğu tehlikenin ağırlığı nedeniyle, TCK"nın 3. maddesindeki orantılılık ilkesi ve TCK"nın 61. maddesindeki ölçütler gereğince temel cezanın üst sınır veya üst sınıra yakın olarak belirlenmesi gerektiği gözetilmeden temel hapis cezasının 10 yıl olarak eksik tayini,
B-Sanık... hakkında iletişimin tespiti kararı ve teknik araçla izleme kararı bulunduğu, fiziki takibinin yapıldığı ve kullandığı aracın bagajında valiz içinde net 11.060 gram eroinin ele geçirilmesiyle suçunun sabit olduğu, daha sonra ikametinde aramaya başlandığı sırada evinde sakladığı net 15.721 gram eroinin yerini göstermesinin suç tayin ve vasfına etkili olamayacağı, kaldı ki arama sonucunda bu eroinin de bulunacağı dikkate alınmadan TCK"nın 192/3 maddesi uyarınca cezasından indirim yapılması,
Kanuna aykırı, sanıklar.... ve ... müdafileri, sanıklar .... ile Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları ve sanıklar...ve ... müdafilerinin duruşmalı inceleme sırasındaki sözlü savunmaları bu nedenle yerinde olduğundan hükümlerin BOZULMASINA, hükmolunan hapis cezasının süresi ile tutuklama tarihine göre sanıklar ... ve ...’in salıverilmelerine ilişkin taleplerin reddine,
3-Sanıklar ... ve ... hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen beraat hükümlerinin incelenmesi:
Suça konu ele geçirilen eroinlerin Van ilinden İstanbul"a getirildiği ve İstanbul"da yakalandığı tespit edildiğinden; eylemlerin TCK"nın 188/3-4. maddelerinde tanımlanan suçu oluşturduğunun belirlenmesine göre, sanık savunmaları ve tüm dosyadaki bilgi ve belgeler ile iletişim tespit tutanakları, fiziki takip tutanakları içerikleri ile ele geçirilen uyuşturucu maddeler arasında bağlantı bulunduğu anlaşıldığından, sanıklar....ve ..."ın da hakkında mahkûmiyet kararı verilen diğer sanıklar ile birlikte bu eylemlerin gerçekleşmesinde katkılarının bulunduğu gözetilerek mahkûmiyet kararı verilmesi gerektiği halde delil bulunmadığından bahisle beraat kararı verilmesi,
Kanuna aykırı Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA,
4-Sanık... hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetme; sanıklar ... ve ... hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma; sanıklar ... ve ... hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçlarından verilen beraat hükümlerinin incelenmesi:
Yargıtay Ceza Genel Kurulu ve Dairemizin uyum gösteren kararlarında da belirtildiği üzere, fiilin suç oluşturmaması nedeniyle derhal beraat kararı verilmesi dışında delillerin takdir ve tayini gereken durumlarda sanıkların sorgusu yapılıp savunmaları saptanmadan beraat kararı verilemeyeceği gözetilmeden beraat kararı verilmesi suretiyle CMK"nın 191. maddesine muhalefet edilmesi,
Kanuna aykırı Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin BOZULMASINA, 12/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
KARŞI OY;
Sanıklar ... ve ... müdafilerinin, duruşma istemi yasal süresinden sonra olması nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği halde, duruşmaya kabul edilmesi 1412 sayılı CMUK"nın 318. ve 5271 sayılı CMK"nın 299. maddeleri amir hükmüne açıkça aykırılıktır. Şöyle ki;
1- EŞİTLİK kavramı, her yer ve koşulda vazgeçilmez temel bir dinamiktir. AY"nın 10. ve TCK"nın 3. maddelerinde, herkesin yasalar önünde eşit olduğu açıkça vurgulanmıştır. Adaletin temel taşı olan objektiflikten uzaklaşılmaması ilkesi, yargı mekanizmasında yerleşik kuralların yansız ve taraf gözetmeksizin uygulanması ile doğrudan ilintilidir.
Dairemizin emsal uygulamaları, süresinden sonra yapılan duruşma isteklerinin reddi yönündedir. Herhalde, temyiz incelemesi yapılan dosyalarda sanık sayısının tek veya birden fazla olması durumu, bu kuralın değişken olarak uygulanmasını gerektirmez, yani yasadaki emredici kural bütün dosyalarda aynı şekilde tatbik edilmelidir. Şayet, çoğunluk görüşüne itibar edilecek ise; süre tutum dilekçesinde duruşma isteği yer almadığı halde, gerekçeli temyiz dilekçesinde duruşma istenmiş ise, bu dosyaların dahi (sanık sayısına bakılmaksızın) duruşmalı olarak incelenmesinde zorunluluk vardır.
2- RE"SEN duruşma açma, Yargıtay"ın yetkisi dahilindedir. Ancak, buna ilişkin ön inceleme raporu ve ihtiyaç durumunun tespitinden sonra duruşmada bulunmasına karar verilen sanık veya müdafilerine tebligat yapılıp çağrılmalıdır. Halbuki, dosyada ön inceleme raporu ve re"sen duruşma açılması yönünde bir kararda bulunmamaktadır. Dolayısıyla, duruşma günü kendiliğinden çıkıp gelen sanıklar müdafilerinin bu bağlamda duruşmaya kabul edilmesi olanaksızdır.
3- SAVUNMA HAKKI, evrensel hukuk ilkelerindendir. Süresinde istemde bulunmayan sanıkların duruşmaya kabul edilmesi; duruşmaya çağrılmayan dosyanın diğer sanıkları açısından savunma hakkının kısıtlanması manasına gelecektir. Zira, bu şekildeki imtiyaz ve ayrıcalıktan duruşmadan haberdar olmayan diğer sanıkların da yararlanması ve duruşmaya çağrılmaları gerekir. Bunun aksini düşünmek, duruşmada yeniden kendilerini anlatma imkanı verilmediğinden adalet ve kanun önünde eşitlik ilkelerinin ihlal edilmesi manasına gelecektir.
SONUÇ OLARAK; duruşma isteği yasal süresi geçtikten sonra yapıldığı anlaşıldığı halde duruşma isteği kabul edilmesi ve duruşmaya kabulüne karar verilmesi hukuk ve yasalara aykırıdır. Bu nedenlerle, çoğunluğun sanıklar ... ve ... müdafilerinin duruşmaya kabulüne ilişkin kararına katılmıyoruz. 12.11.2015 TEFHİM TUTANAĞI: 12.11.2015 tarihinde verilen bu karar Yargıtay Cumhuriyet savcısı ..."nun katılımıyla ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan Sanık ... müdafiisi Avukat ..., sanık ... müdafiisi Avukat ..., sanık ... müdafii Avukat ..."ın yokluklarında, sanık ... müdafii Avukat ..."ın yüzüne karşı 19.11.2015 tarihinde, açık olarak okunup anlatıldı.