Uyuşturucu madde ticareti yapma - Suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve kurulmuş örgüte üye olma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/14637 Esas 2015/4627 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/14637
Karar No: 2015/4627
Karar Tarihi: 10.11.2015

Uyuşturucu madde ticareti yapma - Suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve kurulmuş örgüte üye olma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/14637 Esas 2015/4627 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme 5 sanık hakkında verilen mahkumiyet kararını inceledi. Bir sanık hakkındaki beraat kararı onandı. Diğer sanıkların hükümleri çeşitli nedenlerle bozuldu. Örgüt kurma suçunda sanıkların suç işlemeye yönelik faaliyetleri kanıtlanmadığından beraatleri gerektiği belirtildi. Uyuşturucu ticareti yapma suçundan hüküm giyen sanıkların cezalarında artırım ve zincirleme suç hükümleri uygulanması gerektiği ifade edildi. Kanun maddeleri: 5320 sayılı Kanun’un 8/1, 1412 sayılı CMUK’nın 318 ve CMK"nın 299, TCK’nın 188, 43 ve 64. maddeleri.

 

 

20. Ceza Dairesi         2015/14637 E.  ,  2015/4627 K.
"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 10 - 2010/203001
Mahkeme : İSTANBUL 11. Ağır Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi- Numarası : 02/10/2009- 2007/436 esas ve 2009/195 karar
Suç : 1-Uyuşturucu madde ticareti yapma
2-Suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve kurulmuş örgüte üye olma (sanıklar Metin Davut, Levent ve Yusuf için)

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Sanık S. temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteminin, hükmedilen cezanın süresi dikkate alınarak, 5320 sayılı Kanun’un 8/1, 1412 sayılı CMUK’nın 318 ve CMK"nın 299. maddeleri uyarınca reddine karar verilerek duruşmasız inceleme yapılmıştır,
1-Sanık B.hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan verilen beraat kararının incelenmesinde;
Yargılama sürecinin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından, Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, kararın ONANMASINA,
2- Sanıklar A.S. ve Ş.hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
3- Sanıklar T. ve S. hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;
UYAP aracılığı ile MERNİS’ten alınan güncellenmiş nüfus kayıt örneğinde sanık T. hükümden sonra 19/11/2014, sanık S. 01/03/2013 tarihinde öldüklerinin belirtildiği anlaşıldığından; sanıkların ölüp ölmediğinin kesin olarak belirlendikten sonra 5237 sayılı TCK"nın 64. maddesi uyarınca hüküm kurulmasında zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık Turhan müdafii ve sanık Süreyya’nın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin, CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA,
4- Sanıklar M.D. .ve Y.hakkında "Suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve kurulmuş örgüte üye olma" suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;
5237 sayılı TCK’nın 220. maddesinde düzenlenen “suç işlemek için örgüt kurmak” suçunun işlendiğinin ve örgütün varlığının kabul edilebilmesi için; üye sayısının en az üç kişi olması, üyeler arasında soyut bir birleşme değil gevşek de olsa hiyerarşik bir ilişkinin bulunması, suç işlenmese bile suç işlemek amacı etrafında fiili bir birleşmenin olması, niteliği itibariyle devamlılık göstermesi gereklidir. Örgütün yapısı, sahip bulunduğu üye sayısı ile araç ve gereç bakımından, amaçlanan suçları işlemeye elverişli olması da aranmalıdır. Örgüt yapılanmasında, işlenmesi amaçlanan suçların konu ve mağdur itibariyle somutlaştırılması mümkün, ancak zorunlu değildir. Soyut olarak sanık sayısının üç kişiden fazla olması örgütün varlığının kabulü için yeterli olmayıp, bu durumda iştirak ilişkisinden söz edilebilir.
Somut olayda; örgüt oluşturmak için sanıkların sayısı yeterli ise de, suç işleme iradelerinde devamlılık ve aralarında hiyerarşik ilişki saptanamayan sanıkların atılı suçtan mahkûmiyetlerine yeterli delil bulunmadığı gözetilmeden;
Sanık M. D.hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve sanıklar L. ve Y. hakkında suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olma suçundan beraat yerine mahkûmiyet hükmü kurulması,
Kanuna aykırı, sanık Y.müdafii ile sanıklar M. D. ve L. temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA,
5- Sanıklar M. D. L. ve Y.hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilen dışındaki yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a-) 4 numaralı bozma nedeni göz önüne alınarak; uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan dolayı sanıkların cezalarının TCK’nın 188. maddesinin 5. fıkrası uyarınca artırılması,
b-) Sanıklar M. D.ve L. 13.07.2007 ve 02.08.2007 tarihlerinde bir suç işleme kararı icrası kapsamında aynı suçu iki kez işlemeleri nedeniyle haklarında zincirleme suç hükümleri gereğince TCK"nın 43. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık Y. müdafii ile sanıklar M. D. ve L. temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanun’un 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 326/2. maddeleri uyarınca sonuç ceza yönünden sanıklar M.D. ve L. kazanılmış haklarının saklı tutulmasına,
6- Sanık E.ve A. D. hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;
Sanıklarda herhangi bir uyuşturucu veya uyarıcı madde ele geçirilemediği ve içeriğine değişik anlamlar yüklenebilecek telefon konuşmaları dışında ve savunmalarının aksine, uyuşturucu madde ticareti yapma suçları sabit olan diğer sanıklarda ele geçirilen uyuşturucu maddelerle ilgileri olduğuna ya da onların suçlarına iştirak ettiklerine ve dolayısıyla atılı suçu işlediklerine ilişkin, kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı, sanık A. hakkında Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Ses ve Görüntü İnceleme Şube Müdürlüğü tarafından düzenlenen 10/09/2009 tarihli ses aidiyet analizine ilişkin rapora göre telefon görüşmelerindeki ses kayıtlarının tam eleme sağlayacak şekilde sanığın ses özelliklerinden farklılık gösterdiği gözetilmeden, sanıklar hakkında beraat yerine mahkûmiyet hükmü kurulması,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafilerinin temyiz itiriazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA,
10/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

Hemen Ara