Esas No: 2020/1710
Karar No: 2022/674
Karar Tarihi: 24.02.2022
Danıştay 5. Daire 2020/1710 Esas 2022/674 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, öğretmen olarak görev yaparken kamudan çıkarılmış ve OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu başvurusu reddedilmiştir. Davacı, görevine iade edilip parasal hakları ödenmesi ve özlük haklarının iadesi talebiyle açtığı davanın reddi kararına itiraz ederek istinaf başvurusu yapmıştır. İstinaf talebi reddedilince temyiz başvurusu yapılmıştır. Davacı, olağanüstü hal döneminde uygulanan kamu görevinden çıkarma cezasının hukuka aykırı olduğunu ve adil yargılama hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür. Davalı idare ise Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuka aykırılık bulunmadığını savunmuştur. Danıştay, temyiz isteminin reddine karar vermiştir.
Kanun Maddeleri:
- 672 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname
- OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu Kanunu
- Anayasa
- Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi
- İdari Yargılama Usulü Kanunu (2577 sayılı)
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu (6100 sayılı)
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/1710
Karar No : 2022/674
Temyiz Eden (Davacı) : ...
Karşı Taraf (Davalı) : ...Bakanlığı / ...
Vekili : Av. ...
İstemin Özeti : Davalı idare bünyesinde öğretmen olarak görev yapmakta iken, 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki listesinde ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin ...tarih ve ...sayılı işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının ödenmesine ve özlük haklarının iadesine karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen .... İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun, İdare Mahkemesi kararının vekalet ücreti ve yargılama giderlerine ilişkin kısmının düzeltilerek reddine ilişkin ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdare Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Davacı tarafından; Olağanüstü Hal döneminde uygulanan kamu görevinden çıkarma cezasının ceza hukuku anlamında bir ceza olduğu, bu nedenle ceza hukukuna ilişkin tüm ilkelerin somut olayda uygulanması gerektiği, kamu hizmetinden çıkarılmaya ilişkin usul ve esasların Anayasa ve kanunlarda düzenlendiği, bu usul ve esaslara uyulmaksızın soruşturma açılmadan ve savunma hakkı tanınmadan tesis edilen işlemin açıkça hukuka aykırı olduğu, adil yargılanma hakkının ihlal edildiği, FETÖ/PDY ile bağını gösteren hiçbir somut delilin bulunmadığı, mahkumiyetine ilişkin ceza mahkemesi kararının kesinleşmediği, kanunsuz suç ve ceza olmaz ilkesi ve masumiyet karinesine aykırı hareket edildiği, Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinde güvence altına alınan temel hak ve özgürlüklerinin ihlal edildiği, FETÖ/PDY'nin 26 Mayıs 2016 tarihinde terör örgütü olarak ilan edilmesi nedeniyle bu tarihten önce ilan edilmiş bir terör örgütü olmadığı için geçmişteki fiilleri nedeniyle terör örgütü üyeliğinden ceza verilemeyeceği, geçmişteki yasal faaliyetlerin gerekçe gösterilerek kamu görevinden çıkarılması ile suç ve cezaların geçmişe yürümezliği, kanunsuz suç ve ceza olmaz, hukuk devleti ilkesi gibi en temel hukuk ilkelerinin ihlal edildiği, dernek, vakıf ve sendika üyeliğinin örgütlenme özgürlüğü kapsamında olduğu, Bankasya verilerinin kullanılmasının özel hayata saygı hakkına müdahale oluşturduğu, bankaya para yatırma fiilinin yasal bir faaliyet olması nedeniyle iltisak ve irtibata delil olarak kabul edilemeyeceği iddia edilmektedir.
Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Davalı idare tarafından; Bölge İdare Mahkemesi kararında usul ve esas bakımından hukuka aykırılık bulunmadığı, davacının temyiz iddialarının 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uymadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : ...
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Dava Dairesi kararının gerekçe eklenmek suretiyle onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 334. maddesi uyarınca adli yardım talebi .... İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:...sayılı kararıyla kabul edilmiş olan davacının, aynı Kanun'un 335. maddesinin 3. fıkrasında yer alan "adli yardım, hükmün kesinleşmesine kadar devam eder." düzenlemesi gereğince temyiz aşamasındaki adli yardım talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin varlığı halinde mümkün olup, davacı tarafından ileri sürülen hususlar bunlardan hiçbirisine uymamaktadır.
Her ne kadar İdare Mahkemesi kararının gerekçesinde davacının hapis cezası ile cezalandırıldığı belirtilerek hüküm kurulmuş ise de; davacının mahkumiyet kararı kesinleşmemiş olduğundan, yargılama süreci devam eden ceza davasının davacı aleyhine bir durum olarak değerlendirilmesi "masumiyet karinesi" gereğince mümkün değildir. Bununla birlikte dava dosyasında yer alan davacı hakkındaki tespitler değerlendirildiğinde ise davacının FETÖ/PDY ile iltisak ve irtibatının bulunduğu sonucuna varılmıştır.
...Bölge İdare Mahkemesi .... İdare Dava Dairesinin yukarıda belirtilen kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda belirtilen gerekçenin eklenmesi suretiyle ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, davacının adli yardım istemi kabul edildiğinden, temyiz aşamasında tahsil edilmeyen yargılama giderlerinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 339. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacıdan tahsili için Mahkemesince ilgili merciine müzekkere yazılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 24/02/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.