Esas No: 2015/1320
Karar No: 2015/4198
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/1320 Esas 2015/4198 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
1- Sanık ... hakkında ‘’uyuşturucu madde ticareti yapma’’ suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde;
UYAP aracılığı ile MERNİS’ten alınan güncellenmiş nüfus kayıt örneğinde sanığın hükümden sonra 08/03/2010 tarihinde öldüğünün belirtildiği anlaşıldığından; sanığın ölüp ölmediğinin kesin olarak belirlendikten sonra 5237 sayılı TCK"nın 64. maddesi uyarınca hüküm kurulmasında zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin, CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA,
2- Sanıklar...ve ... hakkında ‘’uyuşturucu madde ticareti yapma’’ suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;
Dosya kapsamına göre, sanıklar ... ve ... ile temyize gelmeyen sanık ... hakkında başka soruşturmalardan CMK’nın 135. maddesine göre uygulanan iletişimin dinlenilmesi tedbirinden, olay tarihinde sanıkların uyuşturucu naklettikleri bilgisine ulaşılıp; 08/10/2008 tarihinde sanık ... ve temyize gelmeyen sanık ...’nın içerisinde bulunduğu ... plakalı aracın durdurularak, usulune uygun yazılı arama kararı olmaksızın yapılan aramada aracın bagaj kısmında net 2072 gram esrar ele geçirildiği anlaşılmaktadır.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 2013/610 - 2014/512, 2013/841 - 2014/513 ve 2014/166-514 sayılı kararlarında da belirtildiği üzere; adli arama kararı gerektiren bir olayda önleme araması kararına dayanılarak ya da koşullarına uygun olmayan arama kararı üzerine yapılan arama hukuka aykırıdır. Böyle bir arama sonucu bulunan deliller ya da suçun maddi ./..
konusu "hukuka aykırı yöntemlerle elde edilmiş" olacağından, Anayasa"nın 38. maddesinin 6. fıkrası ile CMK"nın 206. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendi, 217. maddesinin 2. fıkrası, 230. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi ve 289. maddesinin 1. fıkrasının (i) bendi uyarınca hükme esas alınamaz.
Somut olayda uygulanan iletişimin dinlenilmesi tedbiri nedeniyle bir suçun işlendiği konusunda şüphe oluşmuştur. CMK"nın 116, 117 ve 119. maddelerine uygun şekilde "adli arama kararı" alınmadan, sanıkların bulunduğu araçta arama yapılması hukuka aykırıdır. Bu arama sonucu bulunan uyuşturucu madde ise hem "suçun maddi konusu" hem de "suçun delili" olup "hukuka aykırı yöntemle elde edildiğinden hükme esas alınamaz.", dolayısıyla sanıklara isnat olunan suçun maddi konusu olan uyuşturucu maddenin hukuka aykırı yöntemle elde edilmesi nedeniyle hükme esas alınamayacağından dosyada bulunan diğer deliller birlikte değerlendirilerek sanıkların hukuki durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Kabule göre de;
a- Gerekçeli kararın hüküm fıkrasında sanık ...’un adının "..., ..." olarak yazılması,
b- Hükmolunan adli para cezasının ve yargılama giderinin 5083 sayılı Kanun"un 1. maddesi ile hükümden sonra 01.01.2009 tarihinde yürürlüğe giren Bakanlar Kurulu"nun 04.04.2007 tarih ve 2007/11963 sayılı kararının 1. maddesi uyarınca Türk Lirası (TL) olarak belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükümlerin BOZULMASINA, 20/10/2014 günü oybirliğiyle karar verildi.