Esas No: 2020/2672
Karar No: 2020/5579
Karar Tarihi: 01.12.2020
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/2672 Esas 2020/5579 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 17. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 20/06/2017 tarih ve 2016/1048 E- 2017/663 K. sayılı kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi"nce verilen 04/01/2019 tarih ve 2017/2066 E- 2019/4 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı ile dava dışı şirket arasında genel kredi ve gayri nakdi kredi sözleşmelerinin imzalandığını, bu sözleşmeleri davacının müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığını, ancak davacının kredi sözleşmelerindeki kefaletinin 6098 sayılı TBK"nın ilgili maddelerindeki şartları taşımadığını, kefilin sorumlu olacağı miktar ile kefalet tarihinin bulunmadığını, davalı tarafından bu sözleşmelere dayalı davacı aleyhine takip başlatıldığını ileri sürerek, bu nedenlerle davacının takipten dolayı dolayı borçlu olmadığına ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının tacir olduğunu ve sözleşmenin geçersizliğini ödeme aşamasında ileri sürmesinin ticari hayatla bağdaşmadığını, kefalet sözleşmesinin geçerli olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince, yapılan yargılama, toplanan deliller ve mahkemece benimsenen bilirkişi raporlaruna göre, asıl borçlu dava dışı şirketin kredi kartı hesabı, kredili mevduat hesabı ve cari hesap sözleşmelerinde davacı kefil tarafından kendi el yazısı ile yazılması gereken kefalet tarihinin olmadığı, kredi kartı hesabında ayrıca el yazısıyla kefalet türünün de yazılmadığı, bu nedenlerle davacının kefaletinin geçerli olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, dava konusu takip dosyasında dayanak olarak gösterilen kredi sözleşmesinde davacının kefaletinin geçersizliğinin ve dosya yönünden davacının borçlu olmadığının tespitine, davacı tarafın tazminat isteminin reddine karar verilmiş olup, hükme karşı taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, davalının istinaf sebepleri yönünden yapılan incelemede, takip dayanağı ve dava konusu olan genel kredi sözleşmeleri ve kredi kartı sözleşmelerinin 6098 Sayılı TBK döneminde düzenlendiği, davalı tarafından başlatılan takipte davacının bu sözleşmelerdeki müşterek ve müteselsil kefalet sorumluluğuna dayanıldığı, ancak sözleşmelerde kefalet düzenlemelerinde kefalet tarihinin davalı yönünden bulunmadığı, buna göre sözleşmelerin geçersiz olup geçersiz sözleşmeler uyarınca davanın müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla sorumluluğuna gidilemeyeceği, davacının kötüniyet tazminat talebi yönünden ise, İİK"nın 72/5. maddesinde davanın borçlu lehine hükme bağlanması halinde borçluyu bu davayı açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olması halinde talebi üzerine tazminata hükmedileceğinin düzenlendiği, alacaklının takipte haksız çıkmasının yeterli olmayıp aynı zamanda kötü niyetli olarak takip yapması şartının da arandığı, ancak kefalet sözleşmesindeki imzaların davacıya ait olduğu ve davalının takipte kötü niyetli sayılamayacağı gerekçeleriyle taraf vekillerinin istinaf taleplerinin HMK"nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiş olup, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, karar örneğinin bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 6.306,56 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, aşağıda yazılı bakiye 10,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 01.12.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.