Esas No: 2015/14647
Karar No: 2015/3725
Karar Tarihi: 17.09.2015
İzinsiz kenevir ekme - Hakkı olmayan yere tecavüz - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/14647 Esas 2015/3725 Karar Sayılı İlamı
20. Ceza Dairesi 2015/14647 E. , 2015/3725 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : Asliye Ceza Mahkemesi
Suçlar :1)İzinsiz kenevir ekme
2)Hakkı olmayan yere tecavüz
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya İncelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
1-Sanıklar ..., ..., ... ve Halil hakkında "hakkı olmayan yere tecavüz" suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç tipi ile aşağıda belirtilen dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanıklar hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezalarının adli para cezasına çevrilmesi sırasında uygulama maddesi olan TCK"nın 50/1-a fıkrasının gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 232/6. maddesine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak; bu durumun yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan;
Hükmün 6, 7, 8, 9 ve 10. fıkralarının 4. bentlerinde yer alan "TCK"nın 52/2. maddesi uyarınca" ibarelerinden önce gelmek üzere "TCK"nın 50/1-a fıkrası uyarınca" ibaresinin eklenmesi suretiyle, hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Sanıklar ..., ..., ... ve Halil hakkında "izinsiz kenevir ekme" suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde:
Sanık ... hakkında 2313 sayılı Kanun"un 23/4. son fıkraları ve TCK"nın 43/1. fıkrası uyarınca belirlenen "2 yıl 13 ay 15 gün hapis cezası" üzerinden TCK"nın 62. maddesi gereği 1/6 oranında takdiri indirim uygulanırken, sonuç cezanın "2 yıl 7 ay 7 gün" yerine, hesap hatası sonucu "1 yıl 19 ay 7 gün" olarak belirlenmesi, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç tipi ile aşağıda belirtilen dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrası uygulanırken, sanıkların bu hakları kullanmaktan yoksunluğunun; (3) numaralı fıkra gereğince kendi altsoyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmesine kadar, (2) numaralı fıkra gereğince ise diğer haklar ve yetkiler yönünden hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar süreceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; TCK’nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümlerin hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerlerine “Sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına“ ibaresinin yazılması suretiyle, hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3) Sanık Haydar hakkında "izinsiz kenevir ekme"ve "hakkı olmayan yere tecavüz" suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde:
Dosyadaki bilgi ve belgelere göre sanığın, üzerine atılı "izinsiz kenevir ekme" ve "hakkı olmayan yere tecavüz" suçlarını işlediğine ilişkin savunmasının aksine mahkûmiyetine yetecek, kesin ve yeterli kanıt bulunmaması nedeniyle beraatine karar verilmesi gerekirken, dosya kapsamına uygun olmayan gerekçelerle mahkûmiyetine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık Haydar müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin BOZULMASINA, 17/09/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.