Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/2499 Esas 2015/3650 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/2499
Karar No: 2015/3650
Karar Tarihi: 16.09.2015

Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/2499 Esas 2015/3650 Karar Sayılı İlamı

20. Ceza Dairesi         2015/2499 E.  ,  2015/3650 K.

    "İçtihat Metni"

    Yüksek Adalet Bakanlığı’nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkında Asliye Ceza Mahkemesi"nce 07.11.2014 tarihinde 2014/731 esas ve 2014/304 karar sayı ile verilen sadece tedavi ve denetimli serbestlik uygulanmasına ilişkin kararının kanun yararına bozulmasına ilişkin talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 28.01.2015 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın dairemize gönderildiği anlaşıldı.
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    Asliye Ceza Mahkemesi"nce 07.11.2014 tarihinde 2014/731 esas ve 2014/304 karar sayı ile sanığın TCK"nın 191/2. maddesi gereğince sadece tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
    Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, «Dosya kapsamına göre; 6545 sayılı Kanun’un 85. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"a eklenen geçici 7. maddesinin 2. fıkrasındaki “Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Türk Ceza Kanunu"nun 191"inci maddesinde tanımlanan suç nedeniyle yürütülen kovuşturmalarda, hakkında daha önce denetimli serbestlik veya tedavi tedbiri uygulanmayan kişilerle ilgili olarak 191"inci madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir.” şeklindeki düzenleme karşısında; hakkında daha önce denetimli serbestlik veya tedavi tedbiri uygulanmayan ve kullanmak için uyuşturucu madde bulundurduğu kabul edilen sanık hakkındaki yapılan yargılama sonunda, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.» denilerek, Asliye Ceza Mahkemesi"nin 07.11.2014 tarihli kararının bozulması istenmiştir.
    Sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra;
    a) Sanık hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse, bu suç nedeniyle daha önce tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan sanık hakkında, karardan önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanun"un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına",
    b) Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine”
    Karar verilmesinde zorunluluk bulunduğunun gözetilmemesi yasaya aykırı, kanun yararına bozma talebi bu nedenle yerinde görüldüğünden; Asliye Ceza Mahkemesi"nin 07.11.2014 tarihli 2014/731 esas ve 2014/304 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine, 16.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara