Esas No: 2021/17630
Karar No: 2022/10091
Karar Tarihi: 28.06.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/17630 Esas 2022/10091 Karar Sayılı İlamı
6. Ceza Dairesi 2021/17630 E. , 2022/10091 K.Özet:
Sanıklar hakkında nitelikli yağma ve mala zarar verme suçundan verilen hükümlere yönelik yapılan temyiz istemleri incelenmiştir. Mahkeme, beş yıldan az hapis cezaları ve adli para cezalarına ilişkin istinaf başvurularının reddedildiği ve ilk derece mahkemelerinden verilen beş yıldan az hapis cezalarını arttırmayan bölge adliye mahkemesi kararlarının temyiz edilemeyeceği yönünde hüküm vermiştir. Nitelikli yağma suçunu silahla, iş yerinde, kişinin kendisini tanınmayacak hale koyması suretiyle, gece vakti, birden fazla kişiyle işleyen sanıkların cezaları ise yasaya uygun olarak belirlenmediği için hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 286/2-a ve 286/2-b maddeleri, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 61 ve 149. maddeleri, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 288, 294 ve 301. maddeleri belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇLAR : Nitelikli yağma ve mala zarar verme
HÜKÜMLER : İstinaf başvurusunun reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Sanıklar ... ve ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Hükmolunan cezanın miktarları ve türü gözetildiğinde, 5271 sayılı CMK'nın 286/2-a maddesi uyarınca, ilk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adli para cezalarına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair bölge adliye mahkemesi kararları ile aynı Kanunun 286/2-b maddesi uyarınca, ilk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezalarını arttırmayan bölge adliye mahkemesi kararlarının temyizleri mümkün olmadığından, sanıklar ve müdafiilerinin temyiz istemlerinin 5271 sayılı CMK'nın 298. maddesi uyarınca REDDİNE,
II-Sanıklar ..., ... ve ... hakkında nitelikli yağma, sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesine gelince;
5271 sayılı CMK'nın 288. maddesinin ''Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır.'', aynı Kanunun 294. maddesinin ''Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir.'' ve aynı Kanunun 301. maddesinin ''Yargıtay, yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlardan kaynaklanmışsa, temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında incelemeler yapar.'' şeklinde düzenlendiği de gözetilerek sanıklar müdafiileri ile sanık ... ve sanık ...’in temyiz istemleri hakkında anılan sebeplere yönelik yapılan incelemede;
Sanıkların nitelikli yağma suçunu silahla, iş yerinde, kişinin kendisini tanınmayacak bir hale koyması suretiyle, gece vakti, birden fazla kişiyle işlediğinin anlaşılması karşısında; 5237 sayılı Yasanın 149. maddesinin 1. fıkrasının (a), (c), (d), (h) bentlerinin yanı sıra (b) bendi ile de uygulama yapılmamış olması aynı Yasanın 61. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken, alt sınırdan uzaklaşılmış olması nedeniyle sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Oluş ve dosya içeriğine göre, sanıklar hakkında nitelikli yağma suçu ile sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır.
Ayrıca dosyada CMK'nın 289. maddesinde sayılan hukuka kesin aykırılık hâllerinin herhangi birinin varlığı da tespit edilememiştir.
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine göre, sanıklar hakkında nitelikli yağma suçu ile sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerde ileri sürülen temyiz sebebi yönünden bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, 5271 sayılı CMK'nın 302/1. maddesi uyarınca, sanıklar müdafiileri ile sanıklar ... ve ...’in yerinde görülmeyen TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ ile tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN ONANMASINA dosyanın mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine, 28.06.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.