Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/16762 Esas 2022/10885 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/16762
Karar No: 2022/10885
Karar Tarihi: 06.07.2022

Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/16762 Esas 2022/10885 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık hakkında nitelikli hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından dava açılmıştır. Ancak verilen cezaların miktarları ve türü göz önüne alınarak, adli para cezaları ve 5 yıl veya daha az hapis cezalarına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Sanık ve müdafinin temyiz istemleri reddedilmiştir. Sanığın verilen hükümle ilgili hiçbir sebep belirtmeden yaptığı temyiz başvurusu reddedilmiştir. Ayrıca, verilen hükümde bir isabetsizlik bulunmadığından dolayı, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ ile hükmün ONANMASINA karar verilmiştir. 5271 sayılı CMK'nın 286/2-a, 294, 298, 301, ve 302/1 maddeleri uyarınca karar verilmiştir.
6. Ceza Dairesi         2021/16762 E.  ,  2022/10885 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
    SUÇLAR : Nitelikli hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme
    HÜKÜMLER : Esastan red, temyiz isteminin reddine


    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    I-Sanık ... hakkında mala zarar verme ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
    Hükmolunan cezaların miktarları ve türü gözetildiğinde, 5271 sayılı CMK'nın 286/2-a maddesi uyarınca, ilk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adli para cezalarına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair bölge adliye mahkemesi kararlarının temyizi mümkün olmadığından, sanık ... müdafiinin temyiz isteminin 5271 sayılı CMK'nın 298. maddesi uyarınca REDDİNE,
    II-Sanık ... hakkında tüm suçlardan kurulan hükümler yönünden sanık ... ve müdafii tarafından yapılan temyiz istemlerinin incelenmesinde;
    Sanık ...’un yokluğunda verilen hükmün sanığa ceza evinde CMK’nın 35/3. maddesine uygun olarak 08.05.2017 tarihinde tebliğ edildiği, 12.05.2017 tarihli temyiz dilekçesinde temyiz sebebi bildirmediği; sanık müdafiine 08.05.2017 tarihinde tebliğ edilen hükmün, dosyaya karardan sonra vekaletname sunan diğer müdafii olan Avukat ... tarafından 16.05.2017 tarihinde süresinden sonra temyiz edildiği anlaşılan olayda;
    5271 sayılı CMK’nın kabul ettiği sistemde savunma makamı bir bütün olarak kabul edilmekle birlikte, 1412 sayılı CMUK’dan farklı olarak sebebe bağlı denetim esastır.
    Sanığın temyizi süresinde olmakla birlikte, herhangi bir sebep içermediği, sanığın sonradan vekaletini üstlenen müdafiinin temyizinin ise, sebep içermekle birlikte süresinden sonra yapıldığı anlaşıldığından; sebep yokluğu gerekçesiyle usulden redde mahkûm bir temyiz başvurusunun, aynı şekilde süreden sonra başvuruda bulunulması gerekçesiyle usulden redde mahkûm başka bir başvuruyla ihya edilmesi mümkün değildir.
    Bu itibarla;
    1-5271 sayılı CMK'nın 294. maddesinde düzenlenen, ''Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır.'' şeklindeki düzenlemede gözetilerek sanık ...’in temyiz dilekçesinde herhangi bir sebep göstermediğinin anlaşılması karşısında; sanığın temyiz isteminin 5271 sayılı CMK'nın 298. maddesi uyarınca REDDİNE,
    2-Sanık hakkında hırsızlık suçundan verilen kararın sanık ... müdafiine 08.05.2017 tarihinde tebliğ edildiği, sanık müdafiinin temyiz başvurusunun ise 16.05.2017 tarihinde yasal süresi içerisinde yapılmadığı anlaşıldığından, ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesince verilen temyiz isteminin reddine ilişkin 13.06.2017 tarihli ek kararda bir isabetsizlik görülmediğinden, bu karara yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazlarının reddiyle, temyiz isteminin reddine dair ek kararın ONANMASINA,
    III-Sanık ... hakkında nitelikli hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince;
    5271 sayılı CMK'nın 288. maddesinin ''Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır.'', aynı Kanunun 294. maddesinin ''Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir.'' ve aynı Kanunun 301. maddesinin ''Yargıtay, yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlardan kaynaklanmışsa, temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında incelemeler yapar.'' şeklinde düzenlendiği de gözetilerek sanık müdafiinin temyiz isteminin kararın hukuka aykırı olduğu, yeterli delil olmadığı hususlarına yönelik olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
    Olay tarihinde gündüz saat 18:00 sıralarında müştekinin ikamet etmekte olduğu Göl Konakları adlı siteye ... plaka sayılı araçla gelen şüphelilerin site girişindeki güvenlik görevlilerinin bulunduğu kulübeye geldikleri, görevlilerin söz konusu aracı durdurduğu, şüphelilerden ...'un güvenlik görevlisi ...'a "Beni tanımadın mı" demesi üzerine ...'ın şüphelilerin siteye gelen misafir olduğunu zannederek girişine izin verdiği, bu şekilde siteye giren şüphelilerin müştekiye ait A-10 sayılı villaya bahçe balkonundaki PVC pencerenin mekanizmasını bozmak suretiyle girdikleri ve villada bulunan tabanca, kıymetli evrak, ziynet eşyası, kasa ve parayı alarak olay yerine geldikleri araca yükleyip kaçtıkları olayda sanık hakkında nitelikli hırsızlık suçundan kurulan hükümde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır.
    Ayrıca dosyada CMK'nın 289. maddesinde sayılan hukuka kesin aykırılık hâllerinin herhangi birinin varlığı da tespit edilememiştir.
    Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine göre, sanık ... hakkında nitelikli hırsızlık suçundan kurulan hükümde ileri sürülen temyiz sebepleri yönünden bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, 5271 sayılı CMK'nın 302/1. maddesi uyarınca, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ ile tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN ONANMASINA, dosyanın mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine, 06.07.2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.



    Hemen Ara