İNCELENEN KARARIN;
Mahkemesi : Vize Asliye Ceza Mahkemesi
Suç Tarihi : 09/09/2013
Hüküm : CMK’nın 223/2-a-c maddeleri gereğince beraat

Taksirle öldürme suçundan sanıkların beraatine ilişkin hüküm mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dosya içeriğine göre, Vize İlçesi, Evrencik Köyünde bulunan Traçim Çimento Fabrikasında, fabrikanın ham madde nakliyesi işini üstlenen ...şirketinin kamyon şoförü olan çalışan 61 yaşındaki ...in, 09/09/2013 günü saat 11:50 sıralarında, sevk ve idaresindeki aracı park ettikten sonra, servis aracını beklemek üzere fabrikanın üretim sahasındaki hammade kırıcılarının bulunduğu alanda iki hammade kırıcısının arasında bulunan korkuluk demirlerinin alt kısmındaki dizlik demirine oturmak istediği sırada, korkuluk demirinin kaynak yerinden kopması sonucu yaklaşık 10,5 metre yükseklikten zemine düşerek öldüğü, sanıklardan ...in çimento fabrikasının müdürü, ..."ın fabrikanın korkuluk imalat ve montaj işlerini 2008 yılında yapan...isimli firmanın yetkilisi, ..."ın fabrikanın 2007 ve 2009 yılları arasındaki proje müdürü, ..."in üretim müdürü, ... ...’ın çevre ve iş güvenliği şefi, ...in mekanik bakım müdürü, ...,"un koruyucu bakım müdürü, ... "in ölenin işçisi olduğu ...firmasının sorumlu yöneticisi olduğu olayda,
Olay yeri tespit tutanağında, kopan demir parçasının iki tarafının da küflendiği, kaynaklı yerlerinden koptuğu, kaynak yerlerinin çok az şekilde yapıldığının gözlemlendiği, 25.10.2013 tarihinde A Sınıfı iş güvenlik uzmanı tarafından hazırlanan raporda; kazanın birinci nedeninin korkuluk demirinin yeterli sağlamlıkta yapılmamış olması, usulüne uygun kaynak yapılmadığı, iki ucun kaynak yapılırken boru profil uçlarının “dairesel kesitin” kaynak dikişiyle tam olarak donatılmamış olduğu, belirlenerek korkuluğu yapan kaynakçı ustası ile yapılan işin usulüne uygun olup olmadığını kortrol ederek işi teslim alan kişinin asli kusurlu, sanıklar ... ile ...’nin ise ölen işçi ile birlikte tali kusurlu olduklarının belirlendiği; 09.04.2014 tarihinde A Sınıfı iş güvenlik uzmanlarından oluşan üç kişilik bilirkişi heyetinin düzenlediği raporda da korkulukların gerekli sağlamlık ve uygunlukta yapılmadığı belirlenerek, korkulukların yapılmasından ve güvenli olarak tutulmasından sorumlu olan ilgili birim yetkilisinin tali kusurlu olduğu, bu kişinin Savcılık makamı tarafından tespitinin uygun olacağının belirtildiği, fabrikanın iş sağlığı ve güvenliği şefi sanık ...’nin tali kusurlu, ...sorumlu yöneticisi sanık ...’ın düşük derecede tali kusurlu olduğunun belirlendiği, mahkemece hükme esas alınan 10.05.2015 tarihli iş güvenlik uzmanlarından oluşan bilirkişi heyet raporunda ise; korkuluğun iki uç kısmında bulunan kaynak dikişlerinde zamanla korozyon (paslanma) oluşarak dayanıklılığın zayıfladığı, ölenin ağırlığına dayanamayıp koptuğu, korkuluğun kaynak dikişlerinde oluşan oksitlenme ve paslanmanın dıştan yapılan gözle kontrol ve muayenede farkedilmesinin mümkün olmadığı, kopmanın meydana geldiği bağlantı noktasındaki oksitlenme ve paslanmanın tamamen iç kısımda boya altında gerçekleştiği belirlenerek sanıklara kusur atfedilmediği görülmekle,
Korkuluk yapımına ilişkin kabul tutanakları temin edilerek korkuluklarının imalat ve montajının gerekli sağlamlık ve uygunlukta yapılıp yapılmadığı ile usulüne uygun şekilde kontrol edilerek onaylanıp onaylanmadığının tespitine çalışılması, gerekli görülmesi halinde sanık ...’ın kolluk ifadesinde adını geçirdiği Hel İnşaat firması ile Traçim arasında korkulukların denetim ve kontrolüne dair sözleşme yapılıp yapılmadığının araştırılması, geçen süreçte fabrikadaki denetim sorumluluğunun kimin üzerinde olduğunun net bir şekilde tespit edilmesi ve mevcut bilirkişi raporları arasındaki çelişkileri giderecek şekilde metalurji ve malzeme mühendisi iş güvenlik uzmanlarından oluşturulacak heyetten bilirkişi raporu alınarak neticesine göre sanıkların hukuki durumlarının değerlendirilmesi gerekirken, raporlardaki çelişkiler giderilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 21.06.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.