Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/5672 Esas 2020/5556 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/5672
Karar No: 2020/5556
Karar Tarihi: 01.12.2020

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/5672 Esas 2020/5556 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2020/5672 E.  ,  2020/5556 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 6. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 12.11.2018 tarih ve 2018/126 E- 2018/735 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’nce verilen 17.01.2020 tarih ve 2019/252 E- 2020/81 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
    6100 sayılı HMK"nın 362/1-a maddesi hükmüne göre, Bölge Adliye Mahkemelerinin miktar veya değeri 40.000,00 TL"yi (HMK"nın Ek 1. maddesi uyarınca, 2020 yılı için 72.080 TL) geçmeyen davalara ilişkin verdiği kararlar aleyhine temyiz yoluna başvurulamaz. Keza, HMK"nın 362/2. fıkrası 2. cümlesi uyarınca, alacağın tamamının dava edilmiş olması halinde, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü 40.000 (2020 yılı için 72.080 TL) Türk Lirasını geçmeyen tarafın temyiz hakkı yoktur. Davada ihtiyari dava arkadaşı olan iki davacı bulunmakta olup, davaya konu 20.000.- TL’nin ve daha sonra ıslahla 75.269,81 TL’nin davacılara ödenmesinin talep edildiği, İlk Derece Mahkemesince her bir davacı yararına 37.632,50 TL olacak şekilde “75.265 TL’nin davacı tarafa ödenmesine” şeklinde hüküm kurulduğu, bu cihetle miktar itibariyle temyiz kesinlik sınırının her bir davacı lehine hükmedilen bedel dikkate alınarak ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiği gözetildiğinde, Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın yukarıda anılan madde hükmüne göre karar tarihindeki temyiz sınırı olan 72.080 TL’nin altında kaldığı anlaşılmaktadır. HMK"nın 366. maddesi delaletiyle kıyasen uygulanması gereken aynı Kanun"un 346/2. maddesi hükmü uyarınca, kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında Bölge Adliye Mahkemesince bir karar verilmesi gerekmekle birlikte, Yargıtay tarafından da bu yolda karar verilebileceğinden, davacılar vekilinin kesin olan karara yönelik temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükme yönelik TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE, işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 01.12.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara