Esas No: 2021/17981
Karar No: 2022/11979
Karar Tarihi: 20.09.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/17981 Esas 2022/11979 Karar Sayılı İlamı
6. Ceza Dairesi 2021/17981 E. , 2022/11979 K.Özet:
Sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği ancak denetim süresi içerisinde işlediği dolandırıcılık suçuna ilişkin mahkumiyetin uzlaşma kapsamına alındığı ve kanunların değişikliği sebebiyle sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği belirtilerek, mahkeme kararı bozuldu. Sanık hakkında verilen mahkumiyet kararı, 5237 sayılı TCK'nın 157/1. maddesinde düzenlenen dolandırıcılık suçuna ilişkindi. 5237 sayılı TCK'nın 7/2. maddesi uyarınca, kanunların değişikliği sebebiyle failin lehine olan kanun uygulanması gerektiği belirtildi. 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK'nın 254. maddesi uyarınca aynı kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usule göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği belirtildi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 06/07/2013 tarihinde kesinleştiği, sanığın denetim süresi içerisinde işlediği ihbara konu Dursunbey Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/285 esas 2015/118 karar sayılı ilamındaki mahkumiyetin, 5237 sayılı TCK' nın 157/1. maddesinde düzenlenen dolandırıcılık suçuna ilişkin olması ve hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK'nın 157/1. maddesinde tanımı yapılan dolandırıcılık suçunun uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK'nın 7/2. maddesi uyarınca; ''Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.'' hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanun'un 35. maddesi ile değişik CMK'nın 254. maddesi uyarınca aynı kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usule göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz istemi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 20/09/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.