İftira - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/5531 Esas 2016/102 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/5531
Karar No: 2016/102
Karar Tarihi: 11.01.2016

İftira - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/5531 Esas 2016/102 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, bir suçlama üzerine yapılan yargılama sonucunda sanığın iftira suçundan TCK'nın 267/1, 62, 50/3, 50/1-a, 52/4. maddeleri uyarınca mahkumiyetine karar verdi. Ancak, 50/6. madde ve fıkrasındaki \"seçenek yaptırımın\" ibaresinin \"seçenek tedbirin\" olarak değiştirilmesi sonucunda sanığın adli para cezasının infazında yanlışlık yapıldığı tespit edildi. Bu nedenle karar, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince bozuldu ve TCK'nın 50/6. maddesi hakkındaki hüküm kaldırılarak, diğer yönleri usul ve kanuna uygun olan kararın düzeltilerek onanması kararı verildi.
Kanun maddeleri açıklamalı olarak şöyledir:
- TCK'nın 267/1 maddesi: \"Bir kişinin namus, şeref veya saygınlığına saldırı suçu\"
- TCK'nın 62 maddesi: \"Suçun birden fazla kişi tarafından işlenmiş olması hallerinde hükmün tüm failler bakımından ortak koşullarının tayin edilmesi\"
- TCK'nın 50/1-a maddesi: \"Para cezası\"
- TCK'nın 50/3 maddesi: \"Adli para cezası\"
- TCK'nın 52/4 maddesi: \"Mahkumiyet hükmünün hükmün kesinleşmesinden sonra hükümlü tarafından işlenen farklı bir suç nedeniyle uygulanacak cezanın arttırılması\"
- TCK'nın 50/6 maddesi: \"
16. Ceza Dairesi         2015/5531 E.  ,  2016/102 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : İftira
    Hüküm : TCK"nın 267/1, 62, 50/3, 50/1-a, 52/4. maddeleri uyarınca mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    01.03.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5739 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikle TCK"nın 50/6. madde ve fıkrasında yer alan ""seçenek yaptırımın"" ibaresinin ""seçenek tedbirin"" olarak değiştirilmesi ile sözü edilen maddenin birinci fıkrasının ""a"" bendi uyarınca hapis cezasının paraya çevrilmesi ""seçenek yaptırım"", diğer bentlerde düzenlenen hususların ise ""seçenek tedbir"" niteliğinde olduğu; TCK"nın 50/6. maddesinin, hüküm kesinleştikten sonra Cumhuriyet savcılığınca yapılan tebligata rağmen otuz gün içinde seçenek tedbirin gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesinin sonuçlarını düzenlediği, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106. maddesi gereğince adli para cezasını içeren ilamın Cumhuriyet Başsavcılığına verileceği ve infazın bu maddeye göre, Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılacağı hususları gözetilmeden, infazı kısıtlayacak şekilde sanık hakkında hükmedilen adli para cezasına ilişkin olarak TCK"nın 50/6. maddesinin uygulanması,
    Kanuna aykırı olup; sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan TCK"nın 50/6. maddesinin uygulanmasına ilişkin bendin hükümden çıkarılması ile sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 11.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara